logo
29 MART 2024

Ortadoğu'da kan ve kaos

29.01.2007 00:00:00
Ortadoğu'da kargaşa, 1700'lü yılların sonunda Osmanlının bu bölgedeki gücünün zayıflaması ve dönemin süper gücü olarak bilinen İngilizlerin burada kirli bir takım bölücü senaryoları hayata geçirmesiyle başlar.Ondan sonraki dönemde Ortadoğu'da kan, gözyaşı ve çatışma asla eksik olmamıştır. Osmanlı döneminde kurt-kuzu yan yana kardeş kardeşe huzur içinde bu coğrafyada yaşarken, maalesef İngilizlerin burada yaydığı fitne tohumlarıyla kardeş kardeşi öldürür hale gelmiştir.SSCB'nin dağılmasıyla tek süper güç olarak sahneye çıkan ABD, İngilizlerden devraldıkları bu kanlı mirası devam ettirmekteler.Önceleri İsrail'in arzı mevut hayali ve enerji kaynaklarına ulaşma hesapları kapsamında başlayan ABD'nin Ortadoğu süreci, bilim adamlarının hazırladığı küresel ısınma ile ilgili bir takım felaket raporları sebebiyle artık milli bir ideal haline geldi.Başlangıçta ABD, kuruluşunda büyük rol oynayan ve ABD'nin bütün finans gücünü elinde bulunduran Yahudi lobilerinin etkisiyle sadece Büyük İsrail Devleti bazlı çalışıyordu, ama şimdi kendisine vatan arıyor.Konu, birçok medeniyetin ve milletin yaşadığı, eski medeniyetlerin merkez noktası tarihi Mezopotamya bölgesi olunca ve buradaki nüfus azımsanamayacak kadar fazla olunca ve yine burada yaşayan insanların medeniyetleri köklü olunca ABD'nin bu bölgede kendine yer açması oldukça güç olacaktı.ABD, 11 Eylül saldırılarını bahane ederek işgal sürecini hızlandırdı, ama Irak'ta tam manasıyla bir bataklığa saplandı. Irak'ı kolay lokma zannediyordu, ama direniş beklediğinden oldukça fazla çıkmıştı.Fakat ABD için önemli olan bu coğrafyadaki nüfusun azaltılması, köklü medeniyetlerin ise ortadan kalkmasıydı.Bununla ilgili olarak bu bölgedeki unsurları tek tek ele aldılar. Irak'ta önce Saddam'ı desteklemişler ve ona kanlı bir takım müdahaleler yaptırmışlardı. Gerek Peşmergelerin, gerek Şiilerin ve gerekse Türkmenlerin maruz kaldığı katliamlar bilinmektedir.Saddam'a bu katliamları yaptıran ABD, bayram günü Saddam'ı idam ettirerek ve bunu Şiilerin üzerine yıkmaya çalışarak Şii-Sünni çatışmasını körüklemek istemiştir. Bu idamın öncesinde ve sonrasında bu çatışmayı çıkarmak hep istemiştir.Şimdi biraz tepelere çıkıp Ortadoğu coğrafyasının bugünkü haline yukarıdan bakalım:Irak'ta Şii-Sünni çatışması;Türkiye el altından Kuzey Irak'a sokulmak istenerek, Türk-Kürt çatışması;Filistin'de El-Fetih-Hamas çatışması;Lübnan'da Hükümet-Hizbullah çatışması;İran'da Azeri-Acem çatışması;Ve nihai olarak ABD'nin bu coğrafyaya yerleşmesi için en büyük engel olarak görülen Türkiye-İran çatışması çıkarılmak isteniyor.İngiliz Guardian gazetesinin haberine göre, İsrailli üst düzey savunma ve istihbarat analistleri toplanmışlar ve bayram değil seyran değil Türkiye'nin ve İran'ın Ortadoğu'da yükselen süper güçler haline geldiğini açıklamışlar.Bu açıklamanın ne anlama geldiğini ve neyin sinyalini vermeye çalıştığını herhalde anlarsınız.Bütün bu çatışmalarla birlikte ABD, kendisinin bir türlü beceremediği, becermesinin de asla mümkün olmadığı bir hedefi başarmak, yani Ortadoğu'yu istediği şekle sokmak istemektedir. İşte özetle Büyük Ortadoğu Projesi(BOP) bu.ABD'nin bu hedefini az çok anlayabiliyoruz da, hedef tahtasında birinci sırada görünen Türkiye'nin Başbakanı'nın bu projede eşbaşkan olmasını anlamak mümkün değil.Önemli olan bu coğrafyanın insanlardan arınmasıdır, kalabalık nüfusların, milletlerin, engel teşkil eden köklü medeniyetlerin ortadan kalkmasıdır.Bu sebeple ABD zıtlaşabilecek gruplar oluşturuyor, birini destekliyormuş gibi yapıp yanına çekiyor, diğerini karşısına alıp hedef gösteriyor ve neticede çatışmalar ve kaoslar yaşanıyor.Burada dikkatinizi çekmek istediğim, ABD hiç kimsenin yanında değildir, sadece kendi menfaatlerini düşünmektedir. ABD'nin bu coğrafyada, ne Acem'e, ne Türk'e, ne Kürt'e, ne Arap'a, ne de burada yaşayan herhangi bir topluma tahammülü vardır, çünkü ABD gelecek 20 yıl içinde maruz kalacağı felaket için bu bölgeyi vatan olarak seçti. Bu coğrafyaya yerleşmek için can atıyor ve bir an önce engelleri kaldırmak istiyor.Görüldüğü gibi ABD, Türkiye için asla bir stratejik müttefik değil, en önemli bir tehdittir. Kürtler için de böyledir, İranlılar için de, Araplar için de... Kısaca ABD bu coğrafyada yaşayan her fert için bir tehdittir. Peki, yapılması gereken nedir?Türkiye, ABD ve AB tavsiyeli politikaları derhal terk etmelidir. Çünkü bu tavsiyeler bizi kurtarmak için değil, kötü sona doğru hazırlamak için planlanmış. Zararın neresinden dönülse kardır.Türkiye, ülkemiz üzerinde hesabı olmayan, ama ABD tarafından ilişkilerimizin bozulmak istendiği İran, Rusya gibi ülkelerle stratejik bölgesel ilişkiler kurabilir, ABD tehlikesine karşı bir blok oluşturabilir. Fakat burada dikkat edilmesi gereken husus hangi ilişki olursa olsun ülkemizin çıkarları gözetilmelidir.Her şeyden önemlisi, Türkiye kendi gücünün farkına varmalı, milli projeleri hayata geçirerek önce iç birlik ve bütünlüğünü, sonra da bölgesindeki kaynaşmayı yeniden ve acil bir şekilde sağlamalıdır.Bu manada Türkiye, bizi sürekli iç ve dış tehditler konusunda uyaran, çözümler sunan, ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli ile ülkemizin ve de ezilen bütün ülkelerin ekonomik bağımsızlığa kavuşmasının önünü açan Prof. Dr. Haydar Baş'a fırsat vermelidir.Görünen o ki üzerimizde dolaşan kara bulutların dağılması, felaketlerin ortadan kalkması ancak Prof. Dr. Haydar Baş'ın liderliğinde Milli Ekonomi Modeli'nin uygulanması ile mümkündür.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
'Mazlumlara yaptığımız yardım için mimlendik'
Erdoğan da Gazze istismarı yaptı
Türkiye'nin en genç başkan adayı BTP'den
BTP Kadirli Adayı 18 yaşında
İsrail, Gazze'de önüne geleni öldürdü
171 BM çalışanı hayatını kaybetti
Mehmetçikin yolunu açma çalışması
Kar kalınlığı 7 metreyi buldu
Mansur Yavaş, Haymana'da vatandaşlarla buluştu
"Bir oy çok önemli"
Vatandaş geçim için karta yüklendi
Yüzde 122 artış!
Moskova'daki terör saldırısı
Can kaybı 144'e yükseldi
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
'Mazlumlara yaptığımız yardım için mimlendik'
Erdoğan da Gazze istismarı yaptı
Türkiye'nin en genç başkan adayı BTP'den
BTP Kadirli Adayı 18 yaşında
İsrail, Gazze'de önüne geleni öldürdü
171 BM çalışanı hayatını kaybetti
Mehmetçikin yolunu açma çalışması
Kar kalınlığı 7 metreyi buldu
Mansur Yavaş, Haymana'da vatandaşlarla buluştu
"Bir oy çok önemli"
Vatandaş geçim için karta yüklendi
Yüzde 122 artış!
Moskova'daki terör saldırısı
Can kaybı 144'e yükseldi
Patlamanın ardından yangın çıktı
Villanın bodrumunda ceset bulundu
AKP'li başkan 2 bin lira için halkı sıraya dizdi
Paralar seçimden sonra yatacak!
İsrail bu kez Suriye'ye saldırdı
38 kişi hayatını kaybetti
Seçil Erzan davasında önemli gelişme
Belgedeki imza sahte çıktı
Otomobilini park edip dilenmeye gitti
Yaşı daha da şaşırttı
Seçim zoruyla çevreci oldu
'Gündemimizde yok'
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Namazın hikmeti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.