Oruç, İslam'ın beş temel şartlarından biridir. Bilerek terki büyük günahtır. Ancak aşağıda belirtileceği üzere, özrü olanlar, oruç tutamayabilir veya başlamış olduğu orucu bozabilir.
1- Hastalık:
Hasta olan kişi oruç tuttuğu takdirde, hastalığı artacak veya vücudu zarar görecek ise oruç tutmayabilir. İyileştikten sonra oruçlarını kaza eder.
Daha öncede belirtildiği gibi, burada doktorun görüşü alınmalıdır. Doktor da dini hassasiyeti olan biri olmalıdır.
2- Yolculuk:
Ramazanda en az doksan kilometre mesafeye yolculuk yapacak olanlar oruçlarını tutmayabilirler. Tutamadığı günleri sonradan kaza eder. Bu, yolculara ve yolculuk haline dinimizin gösterdiği bir kolaylıktır. Ancak bugünün imkânlarında uçakla bir saatte bin kilometreye rahatlıkla gidilebiliyor. Sağlığı elverişli olanlar, eğer bir güçlük yoksa oruç tutmayı tercih edebilirler.
3- Zor görmek:
Oruç tuttuğu takdirde ölümle tehdit edilen veya vücuduna herhangi bir zarar gelmesi ile tehdit altında olan kişi orucunu bozabilir. Sonra tutamadıkları orucu kaza eder. Bununla beraber yolcu ve hasta bulunmayan bir kimse, böyle bir zorlamaya rağmen Ramazan orucunu bozmaz da zulmen öldürülürse günahkâr olmaz, daha büyük bir sevap kazanır ve dindeki sağlamlığını göstermiş olur. (Büyük İslam İlmihali, Ömer Nasuhi Bilmen, s.287)
4- Gebe ve emzikli olmak:
Hamile ve emziren durumda olanlar eğer, oruç sebebi ile çocuğa bir zarar gelmesinden kokulursa oruç tutmayabilir. Sonra tutamadığı oruçlarını kaza eder. Burada da yine dini hassasiyeti olan hekimin görüşü esas alınmalıdır.
5- Şiddetli açlık ve susuzluk:
Oruçlu olan kişi, açlık ve susuzluk sebebi ile aklının bozulmasından veya vücuduna önemli bir zarar gelmesinden korkarsa orucunu bozabilir. Sonra kaza eder.
6- Yaşlılık ve düşkünlük:
Kendisine şeyh-i fani denilen çok yaşlı ve güçsüz bir kimse oruç tutmayabilir. Şeyh-i fani o ihtiyar ki, ölünceye kadar vücuduna zafiyet gelir ve tekrar kuvvet bulmadan ölür. (a.g.e.)
Böyle kişiler, orucunu da kaza edemeyecekleri için, her gün için fidye verirler.
7- Hayız ve nifas hali:
Kadınlara ait bir özürdür. Bu durumda olan kadınlar adetten ve nifastan kesilinceye kadar oruç tutmazlar. Sonra günleri kadar kaza ederler. Kadınların bu konuda mutlaka ilmihal bilgilerini bilmeleri gerekir.
1- Hastalık:
Hasta olan kişi oruç tuttuğu takdirde, hastalığı artacak veya vücudu zarar görecek ise oruç tutmayabilir. İyileştikten sonra oruçlarını kaza eder.
Daha öncede belirtildiği gibi, burada doktorun görüşü alınmalıdır. Doktor da dini hassasiyeti olan biri olmalıdır.
2- Yolculuk:
Ramazanda en az doksan kilometre mesafeye yolculuk yapacak olanlar oruçlarını tutmayabilirler. Tutamadığı günleri sonradan kaza eder. Bu, yolculara ve yolculuk haline dinimizin gösterdiği bir kolaylıktır. Ancak bugünün imkânlarında uçakla bir saatte bin kilometreye rahatlıkla gidilebiliyor. Sağlığı elverişli olanlar, eğer bir güçlük yoksa oruç tutmayı tercih edebilirler.
3- Zor görmek:
Oruç tuttuğu takdirde ölümle tehdit edilen veya vücuduna herhangi bir zarar gelmesi ile tehdit altında olan kişi orucunu bozabilir. Sonra tutamadıkları orucu kaza eder. Bununla beraber yolcu ve hasta bulunmayan bir kimse, böyle bir zorlamaya rağmen Ramazan orucunu bozmaz da zulmen öldürülürse günahkâr olmaz, daha büyük bir sevap kazanır ve dindeki sağlamlığını göstermiş olur. (Büyük İslam İlmihali, Ömer Nasuhi Bilmen, s.287)
4- Gebe ve emzikli olmak:
Hamile ve emziren durumda olanlar eğer, oruç sebebi ile çocuğa bir zarar gelmesinden kokulursa oruç tutmayabilir. Sonra tutamadığı oruçlarını kaza eder. Burada da yine dini hassasiyeti olan hekimin görüşü esas alınmalıdır.
5- Şiddetli açlık ve susuzluk:
Oruçlu olan kişi, açlık ve susuzluk sebebi ile aklının bozulmasından veya vücuduna önemli bir zarar gelmesinden korkarsa orucunu bozabilir. Sonra kaza eder.
6- Yaşlılık ve düşkünlük:
Kendisine şeyh-i fani denilen çok yaşlı ve güçsüz bir kimse oruç tutmayabilir. Şeyh-i fani o ihtiyar ki, ölünceye kadar vücuduna zafiyet gelir ve tekrar kuvvet bulmadan ölür. (a.g.e.)
Böyle kişiler, orucunu da kaza edemeyecekleri için, her gün için fidye verirler.
7- Hayız ve nifas hali:
Kadınlara ait bir özürdür. Bu durumda olan kadınlar adetten ve nifastan kesilinceye kadar oruç tutmazlar. Sonra günleri kadar kaza ederler. Kadınların bu konuda mutlaka ilmihal bilgilerini bilmeleri gerekir.
Feyyaz inanç / diğer yazıları
- İnsanı bilmek insanca davranmak / 09.06.2019
- Eski Boğaziçi'nden Türkiye'ye baktım? / 30.06.2017
- Dini, menfaate alet etmek / 29.06.2017
- Çok şükür bayrama eriştik / 24.06.2017
- Elveda yâ Şehr-i Ramazan / 23.06.2017
- Zekât kimlere verilmez? / 22.06.2017
- Kadir gecesine erişmek / 21.06.2017
- Zekât kimlere verilir? / 20.06.2017
- Zekat kimlere, nelerden verilir? / 19.06.2017
- Bir hatırlatma ve sadakanın fazileti / 18.06.2017
- Eski Boğaziçi'nden Türkiye'ye baktım? / 30.06.2017
- Dini, menfaate alet etmek / 29.06.2017
- Çok şükür bayrama eriştik / 24.06.2017
- Elveda yâ Şehr-i Ramazan / 23.06.2017
- Zekât kimlere verilmez? / 22.06.2017
- Kadir gecesine erişmek / 21.06.2017
- Zekât kimlere verilir? / 20.06.2017
- Zekat kimlere, nelerden verilir? / 19.06.2017
- Bir hatırlatma ve sadakanın fazileti / 18.06.2017