Birinci Dünya Savaşında, Osmanlı Devletine en büyük kötülük Hicaz Emiri Şerif Hüseyin ve oğullarından gelmiştir. Üstelik bu kötü adamın iki oğlu Osmanlı Meclis-i Mebusanın da milletvekili idi. Şerif Hüseyin ve oğulları durumu müsait görünce 1915 Ağustosunda, İngilizlere, Arapların oturduğu bölgelerde bir Arap devleti kurmak için askeri işbirliği önerisinde bulunurlar. Daha sonra karşılıklı isteklerde bulunarak yazışmalar yapılır. Her yazışmada anlaşmaya yakın bir düşünceye yaklaşılır. Fakat Şerif Hüseyin halkı Arap olan Suriye üzerinde ödün vermiyordu. Avrupalı Emperyalistler savaştan önce ve savaş esnasında Osmanlı Asya'sının paylaşılması ilgili siyasi görüşmelerde, Fransa'nın ısrarla istekte bulunduğu yer Suriye ve Kilikya dır. Bu nedenle İngiltere Dışişleri Bakanı Grey, Şerif Hüseyin'in isteklerini Fransa ila görüşmek ve bir anlaşma sağlamak ister.Fransa, Suriye konusunu görüşmek üzere Grey'den istek gelince eski Beyrut Genel Konsolosu Jorj Piko'yu Londra'ya temsilci olarak gönderilir.Londra'da başlayan görüşmede İngiltere Dışişleri Temsilcisi Mayk Sayks, Rus'lara verilen Boğazlar ve Doğu Anadolu bölgesi dışındaki Osmanlı Asya'sının İngiltere, Fransa ve Şerif Hüseyin arasında paylaşılması için hazırladığı öneriyi Jorj Pico'ya verir. İki diplomat bu öneri üzerinde çalışmaya başlar. Bu önerinin özeti şöyledir: İngiltere, Irak'ın güney kısmını, Basra ve Bağdat yöresini alacak. Kuzeyindeki Arapların oturduğu bütün Arap topraklarını Şerif Hüseyin alacaktır. Suriye'de, Şam, Hama Humus ve Halep'in batısından, Halep'le Ravadiz'in kuzeyinden geçen bir çizginin güneyinde kalan yerlerdeki Arapların oturduğu bölge de Şerif Hüseyin'in egemenliğinde Arap devletleri kurulacak. Bu bölgenin himayesini İngiltere ile Fransa aralarında paylaşacaklardır. Akaba'dan doğuya giden bir çizginin güneyinde kalan yerlerde Şerif Hüseyin'in kesin Egemenliğinde olacak. Yani Arap yarımadasının tamamında.Kudüs hizasından, İran'da bulunan Urmiye gölüne uzanan çizginin güneyinde kalan bölgeler İngiltere'nin, kuzeyindeki bölgelerde Fransa himayesinde olacaktır. Palestin Uluslar arası bir yönetimle bütün Hıristiyan dünyanın ortak malı olacak. Hayfa özgür bir liman olacak ve İngiltere'ye verilecek, İskenderun'da Fransızlara ait, özgür bir liman olacaktır.Suriye kıyılarından dar bir şerit halinde Kilikya'ya uzanan bütün belgelerden Sivas'a uzanan çizginin güneyide kalan bütün Güney Anadolu toprakları Fransa'ya ait olacaktır.Yukarıdaki İngiltere ve Fransa'ya düşen yerler, Mısır, Fas ve Tunus'ta uygulanan sömürge yönetimi ile yönetileceklerdir. Yukarıdaki kararlar 3 Ocak 1916 da imza altına alınır. Grey bu tasarının Rusya tarafından onaylanmasından sonra uygulanacak kesin bir anlaşma olacağını söyler. Yukarıdaki anlaşmaya göre, savaştan önce kapitülasyon haklarla sömürülen Türk halkı, yukarıda ki anlaşma önerisinin imzalanması ile toprakları paylaşılarak siyasi haklarından mahrum olarak Sömürge devletlerinin hukukuna göre yönetileceklerdi.
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
- Erzincan ateşkesi ve sonucu / 14.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011