Hangi cins oldukları net olarak belli değil. Bunlar, bilinen cinslerden apayrı ve vaziyetleri epeyce karışık. Hangi köşe başından ne zaman çıkacakları net olarak kestirilemez."Havlayan köpek ısırmaz" atasözümüzün aksine bunlar hem havlar hem de ısırırlar. Hareketlerini dikkatle izleyenler; sahibi görünmeyen bir sesin talimatları ile harekete geçtiklerini rahatlıkla anlarlar. Tasmalarını ellerinde tutanların, dolayısıyla bu cinsten olanların önlerinden geçerken saygıda kusur etmeyenler, süklüm-büklüm, iki büklüm geçenler salyalarından ve saldırılarından emin olabilirler. Fakat, neden bu köşe başlarını tutmuşsunuz, gelip geçeni rahatsız ediyorsunuz anlamında sorgulayıcı bakışları hemen tanır ve saldırıya geçerler.Cinsleri-cibilliyetleri meçhul, epeyce de karışık olduğu için; yaşadığı toprakların, doyduğu kapının bekçiliğini yapma geleneğinin aksine, buralarda yapılan hırsızlıkların bekçiliğini yaparlar ve görevleri de zaten hırsızlara saldıranlara saldırmaktır. Bu yüzden olacak ki bunlar, mahallenin, köyün, kasabanın delikanlılarından, dik duruşlu, şahin bakışlı yiğitlerinden son derece rahatsız olurlar. Yaşadıkları yaylaları, ovaları, obaları, şehirleri ve kasabaları canı gibi sevenler ve gözü gibi koruyanlar, korumaya çalışanlar, ille de korunmalıdır diyenler bu çeşitlerin baş düşmanıdırlar. Bu delikanlıların karşılarına açıktan, mertçe çıkamasalar da, arkalarından koşup paçalarından kapmaları en yaygın davranış biçimleridir.Köyünü-kentini, yaylasını-ovasını, obasını seven, ecnebilerden kıskanan delikanlıların paçalarından kopardıkları parça başına tasmalarını tutanlardan kemik aldıkları için bütün işleri ayak altında dolaşıp fırsat buldukça paçaları koparmaktır.Özel eğitimli oldukları şuradan belli ki; küresel hırsızları ve içerdeki işbirlikçilerini hemen tanıyıp usulünce kuyruk salladıkları halde, bunlara karşı çıkıp hırsızlıklarını ifşa etmeye ve önlemeye çalışanları da hemen tanımakta ve seslerini yükseltmektedirler. Çoğu zaman da tutmuş oldukları köşe başlarının bekçisiymiş gibi rol yaptıkları için gelip-geçenleri ilk başta bu rollerine inandırırlar fakat kimlere kuyruk salladıkları anlaşılınca foyaları çabucak ortaya çıkar.Bilinen cinslere aykırı olan, aykırı davranışlar sergileyen bu tür tarih boyunca hep olmuş, sürünün bekçisi rolünde oynayıp sürüyü kurtlara teslim edenleri milletimiz tanımış ve belki merhametinden dolayı ekmek vermişse de pek yüz vermemiştir.Dün olduğu gibi bugün de bu tipler belki yalayacak üç-beş parça kemik bulacaklar ama bu aziz milletten asla yüz bulamayacaklardır.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Gazzeli çocukların çığlıkları çarpmış olabilir mi? / 04.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Gazzeli çocukların çığlıkları çarpmış olabilir mi? / 04.04.2024