logo
29 MART 2024

Peygamberin gölgesinde Müslüman-Türkün Medine müdafaası -1-

06.09.2010 00:00:00


ÇÖL ASLANI: FAHRETTİN PAŞATürk Milleti'nin Çanakkale destanının bir benzeri Medine savunmasında yaşanmıştır. Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Daha sağlığında adını tarihe altın harflerle yazdıran kumandan" diyerek taltif ettiği Fahrettin Paşa'dır bu yüce destanın kahramanıBu çalışmayı; eserlerinden ilham alarak yola çıktığım ilim, fikir ve siyaset adamı Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş beyefendiye ithaf ederim.***

Değerli okurlar bu araştırma yazımızda, tarihimizin şerefli sayfaları arasında kalmış kutlu bir zafere ayna tutacağız. Müslüman-Türk'ün onurlu duruşunu yansıtan bir kahramanlık destanından, iftihar dolu bir vatan savunmasından söz ederek, okul yıllarında Türk evladına öğretilmeyen tarihî bir hakikati, "Şanlı Medine Savunması"nı ibret nazarlarınıza sunacağız."Şanlı bir savunma" derken, evet, Medine şehri de nihayetinde Osmanlı hakimiyetinden çıktı; tıpkı Mekke gibi, Kudüs gibi, Filistin gibi, Yemen gibi ve daha nice topraklarımız gibi... Ama Medine kolay olmadı... Ne canlar verildi, ne kanlar akıtıldı, ne ocaklar söndü, neler neler yaşandı âh bir bilseniz..! Açlığa, susuzluğa, yokluğa, hastalığa, kavurucu çöl sıcağına rağmen; silah, mühimmat, asker kıtlığına rağmen; zulmün, vefasızlığın ve ihanetin her türlüsüne rağmen bu kutlu şehir esaret zincirini kendi elleriyle boynuna takmadı ve yıllarca teslim olmadı...

Yüreği vatan sevgisiyle ve Peygamber aşkıyla dolu bir avuç kahraman

Peki, Hz. Peygamberin (sav) mübarek kabr-i şerifinin bulunduğu Medine-i Münevvere'yi kimler müdafaa etti, hangi koşullarda ve ne zamana kadar müdafaa etti? Geliniz, karşılıklı sohbet üslubunda bu soruların cevabını birlikte arayalım.  ***Müslüman-Türk Milleti'nin Çanakkale'de gösterdiği kahramanlık destanının bir benzeri Medine savunmasında yaşanmıştır. Yüreği vatan sevgisiyle ve Peygamber aşkıyla dolu bir avuç kahraman Türk askeri ve onların şanlı komutanı Fahrettin Paşa, mütareke şartlarını bir paçavra gibi Batılı devletlerin yüzüne çarpıyor, Osmanlı sarayının talimatlarını elinin tersiyle reddediyor, yerli ve yabancı işgal kuvvetlerinin alçakça saldırılarına karşı bu mukaddes toprakları ne pahasına olursa olsun sonsuz bir hürmetle savunuyordu...

Mekke Şerifi Hüseyin, İngiliz vaadlerine aldanarak Osmanlı'ya ihanet ediyor

Yıl 1916. Haziran ayının ilk günleri... İngilizlerin çil çil altınlarına ve büyük Arap krallığı vaadlerine aldanan Şerif Hüseyin, bedevi Arapları ayaklandırarak isyan başlatmış, Hicaz Cephesi'nde İngilizlerin yanında yer alarak Osmanlı'yı arkadan vurmuştur. Ünlü İngiliz casusu Lawrence'nin tahrikleriyle bütün Arapların liderliğine soyunan Mekke Şerifi Hüseyin, Osmanlı'ya sadece ihanet etmekle kalmamış; su kuyularını zehirlemek, demiryollarını dinamitlemek, Osmanlı askerlerinin ve sivil hac yolcularının güvenliğini sağlayan Ecyad Kalesini İngilizlerin verdikleri toplarla yerle bir ederek binlerce müslümanın kanını dökmüştür. Önce Mekke, ardından Cidde ve Taif'deki Türk garnizonları birer birer düşmüş, (Eylül 1916); Medine dışındaki tüm merkezler asilerin eline geçmiştir. İslam'ın son kalesi Medine ise, Şerif Hüseyin'in askerleri ve Arap çapulcuları tarafından acımasızca muhasara altına alınmıştır. Fahreddin Paşa, elinde bulunan son derece kısıtlı imkanlarla Medine'yi savunurken, muhasaradan kurtulabilmek için Istanbul'dan devamlı takviye kuvvet istemiştir ama, nafile? Çünkü Osmanlı, Birinci Dünya Savaşı'nı kaybetmek üzeredir ve cephelerden çekilmektedir?

"Resulullah'ın kutsal mevkiini Arap çapulculara ve İngiliz himayesine terk etmem"Tarih, 30 Ekim 1918... Osmanlı Devleti, Mondros Ateşkes Antlaşması'nı yeniden taraf olarak imzalamıştır. Bütün cephelerde savaş durmuş, Osmanlı birlikleri silah, cephane ve teçhizatlarıyla geri çekilmeye, Anadolu'ya sevkedilmeye başlamıştır. Mütareke şartları gereği, Türk kuvvetleri terhis edilirken, İstanbul Hükümeti ise, işgalci kuvvetlere kayıtsız şartsız teslim oluyordu. Yalnızca "Medine Seferi Kuvvetleri" verilen emirlere rağmen teslim olmamıştır. Ateşkes'in tarafları panik içindedir...

Mustafa Kemal Atatürk'ün gözüyle Fahrettin Paşa

Medine Seferi Kuvvetler Komutanı, "Çöl Aslanı" lakaplı Fahrettin Paşa teslim olmamakta, "Resulullah'ın kutsal mevkiini çapulculara ve İngiliz yaranlarının himayesine terk etmem" diye diretmektedir. Yakın tarihimizin şeref dolu sahnelerinden biri olan "Medine Müdafaası" işte bu iman ve kararlılıkla başlamıştır.Birinci Dünya Savaşı'nda, Türk ordusunun Çanakkale ve Kut'ül-Amare zaferlerinden sonra üçüncü önemli kahramanlık destanıdır Medine müdafaası? Mustafa Kemal Atatürk'ün, "Daha sağlığında adını tarihe altın harflerle yazdıran kumandan" diyerek taltif ettiği Fahrettin Paşa'dır bu yüce destanın kahramanı...Yarın: "Esaret ekmeği bizim boğazımızdan geçmez"Fahrettin Paşa kimdir?Ömer Fahrettin Paşa, (sonradan Türkkan soyadını almıştır) aslen Rusçukludur (d.1868), Mondros Mütarekesinden sonra teslim olmayıp Medine'yi 72 gün daha savunan Osmanlı kumandanıdır. "Medîne müdâfii", "Türk Kaplanı", "Çöl Kaplanı", "Medine Kahramanı" adlarıyla anılır.Fahrettin Paşa. 93 Harbi'nden sonra ailesiyle birlikte İstanbul'a yerleşti. Mekteb-i Harbiye-i Şahane'yi (Harp Okulu) ve Erkan-ı Harbiye Mektebi'ni (Harp Akademisi) bitirdikten sonra 1891'de kurmay yüzbaşı olarak Osmanlı ordusuna katıldı. Balkan Savaşında Çatalca savunmasında ve Edirne'nin geri alınışında görev aldı. I. Dünya Savaşı başladığında 4. Orduya bağlı 12. Kolordu komutanı olarak Musul'da bulunuyordu. 1915'te 4. Ordu komutan vekilliğine getirildi. Bu bölgede iken Ermenilerin tehcir işleriyle uğraştı. Urfa, Zeytun, Musadağı ve Haçin Ermenin isyan ve ihtilal hareketlerini bastırdı.1916'da 4. Ordu komutanı Cemal Paşa tarafından Medine'ye gönderildi. Fahrettin Paşa elindeki kısıtlı imkânlara rağmen aldığı tedbirler sayesinde Medine'yi "2 yıl 7 ay boyunca" savundu. Herhangi bir yağma ihtimaline karşı tedbir olarak, Medine'deki 30 parça Kutsal Emaneti 2000 askerin koruması altında İstanbul'a gönderdi. Medine'nin etrafı isyancıların eline geçmeye başlayınca İstanbul'daki hükümet, Medine'nin boşaltılmasını istedi. Fahrettin Paşa 'Peygamberin kabrinin bulunduğu Medine'deki Osmanlı Bayrağı'nı kendi elimle indiremem' diyerek şehirden ayrılmayı kabul etmedi.Bir süre sonra Medine'nin etrafı tamamen kuşatıldı. Osmanlı orduları kuzeye doğru geri çekilmeye başladı. Etrafındaki Türk birlikleriyle irtibatı tamamen kesilen Fahrettin Paşa şehri savunmaya devam etti.Yalnız şehrin tesliminden önce kendi kılıcını, bizzat kendi eliyle Yüce Peygamberin Kabri Şeriflerine gözyaşları içinde bıraktı. 30 Ekim 1918'de Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesini imzalayarak I. Dünya Savaşından çekildi. Mütarekenin 16. maddesine göre Fahrettin Paşa'nın teslim olması gerekiyordu. Kendisine Mondros Mütarekesini tebliğ için İstanbul'dan gönderilen yüzbaşıyı hapsettirdi. Medine'ye en yakın Osmanlı birliği 1300 km uzakta olmasına rağmen Mondros Mütarekesinden sonra da teslim olmadı ve şehri savunmaya devam etti."Osmanlı devletinin teslim olmasında sonra "72 gün daha" Medine'yi savunmaya devam eden Fahrettin Paşa yiyecek, ilaç ve cephanenin bitmesinden sonra kendi askerleri tarafından etkisiz hale getirildi ve şehir 13 Ocak 1919'da teslim oldu. Böylece Medine'de 400 seneden beri süren Türk hakimiyeti sona ermiş oldu".İngilizler tarafından Türk Kaplanı ismi verilen Fahrettin Paşa, savaş esiri olarak önce Mısır'a daha sonra da Malta'ya gönderildi. 8 Nisan 1921'de Mustafa Kemal Atatürk'ün girişimleriyle İngiliz esaretinden kurtulduktan sonra Milli Mücadeleye katılmak üzere Ankara'ya geldi. 9 Kasım 1921'de TBMM tarafından Kabil Büyükelçiliğine tayin edildi. 1936'da Ferik Korgeneral rütbesi ile Türk Silahlı Kuvvetlerinden emekliye ayrılan Fahrettin Paşa, 1948'de İstanbul'da vefat etti. Peygamber âşığı bu kahraman askerin kabri, Fatih Sultan Mehmet'in, mimarına "Bir güzelce hisar yapasın, Muhammed'in mührünü vurasın" diyerek inşa ettirdiği Rumelihisarı gölgesindeki Âşiyan Mezarlığı'ndadır.
 
Oğuz Köroğlu / diğer yazıları
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
Oy sayımı iftar saatine denk geliyor
YSK 'iftar' konusunda karar verdi
'İBB adayını çek' teklifine yanıt verdi
AKP'ye 3 şartını açıkladı
AKP'den bir seçim klasiği
Seçime 3 gün kala gaz bulundu!
İSO'dan tarihi uyarı
'Eğitimli gençlerimizi avlamak için...'
'AJet ile anlaşmamız yok'
THY'den çok garip Ajet kararı!
Almanya'nın öteki yüzü
Avrupa'nın ilk siyonist ülkesi Almanya!
CHP adayı istifa edip AKP'ye katıldı
'Erdoğan'ın emrinde olacağız'
Rezalet ötesi
Yahudi askerler aşağılıkta da zirvede!
'Sandık, hepimizin namusuna emanettir'
Erdoğan son mitingini yaptı
'Gençler BTP’ye akın ediyor'
Zeytinburnu'nda BTP coşkusu
'Para sayma' soruşturmasında Muammer Keskin'in ifadesi
'Bağış karşılığı makbuz almadım'
Yargıtay Başkanı seçimi 31 Mart sonrasına kaldı
10. turda da sonuç çıkmadı
1 Nisan'da okullar tatil mi?
Milli Eğitim Bakanlığı açıkladı
Emekli maaşı için seçim sonrasını işaret etti
'Temmuz' ayında masaya yatıracağız'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.