Son dönem ayyuka çıkan F tipi cinayet ve tertipler serisinde asıl dikkat edilmesi gereken bir başka nokta var: Üçok'tan, Aksoy'a, onlardan Santora'ya ve Dink'in hunharca öldürülmesine uzanan seri cinayetlerin ve Şemdinli gibi tertiplerin hep Bakanlığı döneminde zuhur etmesi sebebiyle hakkında Meclis Soruşturması önergesi verilen İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, AKP'nin bakanı?AKP, Meclisteki çoğunluguyla önergeyi savuştursa da; Bakan Aksu hakkında verilen Meclis soruşturma önergesi basit bir önerge değildir? Bu önerge bir başka demokratik ülkede, hükümet yıkar, bakan devirir. Hatta mesela, Japonya'da gündeme gelse, ilgili bakan "harakiri" bile yapardı.Bizde ise çoğu zaman bakanın da, yapanın da yanına "kâr" kalıyor.Nitekim CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, son dönemde yaşanan faili meçhul cinayetlerden Çetin Emeç, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Turan Dursun, Necip Hablemitoğlu, Emekli Orgeneral Adnan Ersöz, Tuğgeneral Temel Cingöz, Emekli Korgeneral İsmail Selen, Emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk, Emekli Korgeneral Hulusi Sayın, Emekli Yarbay Ata Burcu, MİT Müsteşar Yardımcısı Hiram Abas, Milletvekili Erol Güngör'ün oğlu Mustafa Güngör, Danıştay Üyesi Mustafa Yücel Özbilgin cinayetleri ile iki Sinagog saldırısı, İngiltere Başkonsolosluğuna yönelik saldırı, HSBC Bank Genel Müdürlüğüne yapılan saldırı, Rahip Santora cinayeti, İsmail Ağa Camiindeki cinayet ve linç ile Hrant Dink cinayetleri gerçekleşirken İçişleri Bakanının "şimdiki İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu" olduğunu söylüyor?Bu olaylar ve cinayetler öyle sıradan işler değil.Bu vatan evlatlarının işi hiç değil, olamaz.Hatta Amerikancı, BOP'çu, AB'ci, Vatikancı, dinler arası diyalogcu ve medeniyetler arası ittifakçı gözü dönmüş işbirlikçi yerli bir avuç azınlık güruhun dahi tek başına yapacağı işler değildir bunlar.Ancak hepsinde "F tipi" karakterler ortaktır.İpuçları, görene? Köre ne?!Bu hunharca cinayetler ve tertipler eksenindeki "F tipi ipuçları" bir araya getirilirse; kimlerin kimlerle dans ettiğini açıkça görülür. Görene; köre ne??!AKP'li vekiller bu gerçek ipuçlarını görmek yerine; Dink cinayetinde "milliyetçi Trabzonlular"ı hedef almalarında olduğu gibi, cinayetleri alaca-karanlıkta birilerinin sırtına yüklemeye kalkışıyorlar.İftira ve bühtanlarla toz-uman olan ortalık durulup işler aydınlanınca fenersiz yakalanıyorlar.AKP'li vekiller şimdi neden susuyorlar; yoksa F tipinin ipuçları kendilerine mi dokunuyor? F tipi ipuçları, AKP'nin ayaklarına mı dolanıyor?!Bu F tipi göstergeler ve somut ipuçlarından sonra AKP'li vekillerin yapacakları iş, önce BTP'den, Trabzonlulardan, "milliyetçi bir cemaat" diye nitelendirdikleri vatanına ve bayrağına sadık Müslümanlardan ve yüce Türk milletinden özür dilemek, ardından da itham ettikleri "millet"e vekaleten oturdukları koltuğu terk etmektir. Aksi halde bu "F tipi ipuçları" tam bir arapsaçına döner; döner-dolaşır AKP'nin ayaklarına dolanır.AKP hükümeti ve Başbakan R. T. Erdoğan, bu cinayetler serisinin arka-planını gerçekten çözmek istiyor mu?! İstiyor iseler; bu "F tipi ipuç"ları, Atlantik ötesi uzantılarına kadar her şeyi gösteriyor zaten, başka bir tahkikat oyalamacasına hacet bırakmıyor: Bu cinayetleri, ancak kilise ve papaz kapısında "dinler arası diyalog" umutları ararken kimliklerini yitirenler, Vatikan'ın ve BOP'un eşiğine baş koyanlar, işgalci ABD'nin gölgesinde sağlık, afiyet ve himmet bulanlar ve doğal olarak bunlarla bir nevi "tahsilat komisyonculuğu" ekseninde işbirliği halinde olanlar işleyebilirler.Devleti bölen "derin" tartışmalarErdoğan, cinayeti çözmek yerine, "derin devlet" tartışması açıyor. Bir taraftan "derin devlete çomağı soktuk" diyen şişinen Erdoğan, öte taraftan "kolaysa siz çözün; iktidar oldunuz niye yapmadınız?" deyip sadece "derin devlet tartışması" açarak, gerçekte "F tipi" çomakları ve F tipi minareleri sokacak kılıflar bulma telaşına düştüğünü izhar ediyor. Erdoğan'ın "cinayetler serisi"ne ilişkin ima ettiği "devlet"in, "derini de bu, sığı da"; AKP hepsinin hükümeti, Erdoğan hepsinin Başbakanı? Erdoğan, devletin "derin"inden de sorumlu, "sığ"ından da? Görev de onlarda, sorumluluk da, yetki de? Erdoğan, devlet tartışmalarından medet ummasın; cinayetlerin gerçek faillerini ortaya çıkartsın.Aksi halde "devlet"; derin devlet, sığ devlet tartışmalarıyla ikiye bölünme oyunuyla karşı karşıya bırakılmış olur. O zamanda Erdoğan, doğal olarak kendisine yöneltilecek "Siz devletin hangi tarafının Başbakanısınız?! Yoksa siz sığ devletin Başbakanı mısınız? O zaman derin devletin Başbakanı kim?" şeklinde bir suale cevap veremez. Türk milletinin artık derin-sığ tartışmalarıyla oyalanma lüksü kalmamıştır. Dahili ve harici tehditler kapıya, can ise boğaza dayanmıştır; ağır AKP tecrübesinden sonra milletimiz bunun farkına varmıştır.
Misafir Kalem (K) / diğer yazıları
- Kongrelerden milli devlete bir iman mücadelesi / 25.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019
- İnsan bu kadar da ucuz değil! / 23.07.2019
- Amerika da Haydar Hoca'ya mahkûm / 22.07.2019
- İşsizliğin çok daha ağır faturaları var / 20.07.2019
- Sosyal patlamalara gebe kronik işsizlik / 17.07.2019
- Türkiye “hard currency”ye muhtaç değil / 13.07.2019
- İşçinin emeği ve sendikaların vebali / 11.07.2019
- Para, faiz ve MB Başkanı / 10.07.2019
- Çin’de-Maçin’de değil, kurtuluş içimizde / 08.07.2019
- Türkiye yeni çağa ayak uydurmalı / 07.07.2019