Olay budur! Siyaset budur! Hele hele şark kurnazlığı tam anlamıyla budur! Haftalarca "Kürt açılımı" diye ortalığı ayağa kaldıracaksın, Cumhuriyet tarihinin en büyük vaveylasını kopartacaksın! Sonra?Güm diye, Ermenistan açılımını hiç kimseye sormadan, İçişleri Bakanı'nı veya Dışişleri Bakanını sembolik de olsa dolaştırmadan imzalayacaksın!Ermenistan ile sınırı açacak, karşılıklı elçilik açacaksın?Tebrikler!Başbakan Erdoğan ve ekibi şark kurnazlığını, milletsiz siyaseti çok ama çok iyi kavramışlar. Ya da birileri çok güzel öğretmiş bunları. Birileri özellikle söylememize çok kızsa da, "paranoyaklıkla" itham etse de, bıkmadan usanmadan söylemeye devam edeceğiz; Türkiye hızla bö-lü-nü-yor!Son yıllarda yaşadığımız bütün gelişmeler, bölünme sürecine girmiş bir ülkede yaşanması gerekenler şeklinde cereyan ediyor. Önce Kürt açılımı, ardından hemen patlatılan Ermenistan bombası, PKK ve yandaşlarının Diyarbakır'da gerçekleştirdiği mitingde aTürkiye Cumhuriyeti'nin ve üniter yapının açık açık tehdit edilmesi?Bunların hiçbiri tesadüf değil. Sayın Başbakanımızın bu bölünme sürecine "milli birlik projesi" demesi de dahil bu tesadüf olmayan bilinçli cereyan eden olaylar silsilesine, Cumhurbaşkanı Gül'ün fazlasıyla sürecin içinde olması da?Türkiye çok tehlikeli ve geri dönüşü zor olan tehlikeli bir sürece girmiş bulunuyor. Bu sürecin bir numaralı aktörü AKP hükümeti ve maalesef Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'dür. Sözde aydınlar ve yandaş medya da bu işin şakşakçıları konumundadır.
***Madem böyle bir protokolle Ermenistan ile ilişkiler, onların deyimiyle "normalleştirilecekti", bugüne kadar Türkiye yıllarca neden bekledi? Türkiye'nin Ermenistan sınırını kapatmasının, elçilik açtırmamasının ve diğer yapmadıklarının bir sebebi yok muydu? Tabi ki vardı. Türkiye dost ve kardeş Azerbaycan topraklarının Ermenistan tarafından işgal edilmesine tepkisini kendine yakışır şekilde ortaya koymuştu. Peki bugün ne değişti?Ermenistan Karabağ'daki işgal güçlerini geri mi çekti? Ermenistan Türkiye'ye dair toprak taleplerinden vaz mı geçti? Ermenistan ve diaspora sözde soykırım iddialarını rafa mı kaldırdı? Hayır!AKP hükümeti attığı bu adımlarla şunları demek istiyor: "Türkiye Cumhuriyeti bugüne kadar yanlış yaptı, biz de bu tarihi yanlışları düzeltiyoruz. Tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi, Irak'ta olduğu gibi. Türkiye'nin kırmızı çizgilerini çizenler "renk körü" olduğu için, biz aslında "pembe" olan bu çizgileri yeniden çiziyoruz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Alperen Polat / diğer yazıları
- Sadaka sosyalizmi / 17.04.2013
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012
- Namusumuza dokunan yanar / 14.04.2013
- MHP'nin misyonu / 26.03.2013
- Tarihe şahitlik ettim / 04.03.2013
- Teröre teslim olduk / 15.01.2013
- Atatürk’e sahip çıkana sahip çıkmak / 12.01.2013
- Talabani miadını doldurdu, sıradaki gelsin! / 21.12.2012
- Arınç misyonu / 20.12.2012
- 1962’den 2012’ye ‘satılık müttefik’ Türkiye! / 19.12.2012
- ‘NATO toprağı Türkiye’den dünya savaşının fitilini ateşlemek / 18.12.2012