Geçtiğimiz Cumartesi-Pazar günleri Azerbaycan Bakü'de tarihi bir kongre vardı. Türkiye'den Rusya'ya, İran'dan Almanya'ya, Kırgızistan'dan Kazakistan'a 25 ülkeden 100'ü aşkın bilim adamı, Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi'nde yapılan bu tarihi kongrede bir gerçeği önemle vurguladılar: "Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli, 21. asrın modelidir ve dünya halkları bu model etrafında birleşmelidir. Bu model, Türkiye ve dünya için tek kurtuluş reçetesidir."Bu kongre taşıdığı ilkler hasebiyle oldukça anlamlıydı.İstanbul'da yapılan birinci kongreden sonra, bizzat Azerbaycan'ın ilim çevrelerinin davetiyle ikinci kongrenin yapılması, uluslararası arenada Milli Ekonomi Modeli mayasının tutmaya başladığının göstergesidir. Bu kongreden aldığım izlenim daha birçok ülkede, hatta Avrupa ülkelerinde de bu kongrelerin yapılacağı. Neticede kapitalizmden mağdur olanlar sadece azgelişmiş ya da gelişmekte olan ülkeler değil, batı ülkelerinde de gelir dağılımda, dengesizlik, yoksulluk, açlık var. Bu durum kapitalizmin uygulandığı ülkelerde doğal bir sonuçtur. Sayın Baş bu konuda şunları söylemiştir: "Krizlerden ve mutsuz toplumlardan başka bir sonucu olmayan kapitalizm ve sosyalizm karşısında insanlığı refaha kavuşturacak tek model, Milli Ekonomi Modeli'dir"Bu kongrede Milli Ekonomi Modeli, uluslararası bir ekonomi görüşü olarak kabul edilmiştir. İçindeki "milli" kelimesi bizi yanıltmasın. Sayın Baş bu konuda şunları söylüyor: "Milli Ekonomi Modeli, ismi milli olsa da sadece içinden çıktığı Türk milleti için değil, kapitalizmin kuşattığı tüm devletleri kurtaracak bir evrenselliktedir. Uygulama alanı olarak ulusal olan bu tez, içerdiği hayati maddelerle evrenseldir."Katılan bütün bilim adamlarının ortak görüşüyle, Uluslararası Bağımsız Milli Ekonomi Modeli Birliği'nin kurulması kararlaştırılmıştır. Bu birliğin başkanı oy birliğiyle Prof. Dr. Haydar Baş, merkezi ise Türkiye olarak belirlendi. Başta Azerbaycan ve Rusya olmak üzere birliğin değişik ülkelerde de şubeleri açılacak. Bilim adamlarının teklifleriyle oluşturulan bu birlik, kongrede, modele olan hayranlığın, duyulan heyecanın pratik bir adımıdır. Bu Birlik ile Milli Ekonomi Modeli, bütün dünyaya bizzat bilim adamları vesilesiyle, yapılan akademik çalışmalarla tanıtılacaktır. Sadece tanıtma değil, ihtiyaç duyulan ve uygulanması gereken bir model olduğu vurgulanacaktır.Bu birliğin teşekkülünde görevli olarak bütün MEM Kongresi katılımcıları görev almışlardır. Yapılan teklife bütün bilim adamalarının büyük bir heyecanla "evet" demeleri, akademik düzeyde böyle bir modele olan hasretin anlamlı bir göstergesidir. Bu heyecan, bilim adamlarının, kapitalizmin ve sosyalizmin oluşturduğu kısırdöngüden kurtulma sevincinin bir işaretidir.Genel olarak bir bilim adamı heyecanını gizli tutar ve tepkisini hemen ortaya koymaz. Bir istisna vardır, o da Sayın Baş'ın modelinde olduğu gibi yepyeni bir anlayış ortaya çıkarsa, bu anlayış öncekilerin bütün paradokslarını tamamen ortadan kaldırıyorsa, çözümsüz olarak kabul edileni çözümlü kılıyorsa, kısaca ortaya tarihi bir eser çıkıyorsa bilim adamı o zaman kendisini tutamaz, çocuk gibi sevinir, heyecanlanır. İşte ben kongreye katılanlarda, kurulan Birliğe iştiraklerinde bunu gördüm.Milli Ekonomi Modeli, bilim adamlarını bile böyle heyecanlandırdıysa, kimbilir kapitalizmin ve sosyalizmin boyunduruğu altında yıllarca ezilen, aradıkları huzuru, mutluluğu, fırsat eşitliğini, yaşam standartlarını Sayın Baş'ın modelinde yaşayarak gören dünya halklarını nasıl şaha kaldırır.Modelin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, katılan bütün bilim adamlarının oy birliğiyle Nobel Ödülü'ne aday olarak gösterildi. Hatta katılan bilim adamlarına göre bu ödül yetersizdi. Prof. Dr. Ahmed Kaşamoğlu, Milli Ekonomi Modeli'nin Nobel ödülünden öte bir değeri olduğu gerçeğinin altını özellikle çizdi.İkinci Milli Ekonomi Modeli Kongresi sahip olduğu ilklerle gerek Türkiye'de, gerekse dünyada oldukça konuşulacağa benziyor.Bütün gelişmeler bir gerçeği haykırıyor: "Prof. Dr. Haydar Baş, projeleriyle, çözümleriyle, ortaya koyduklarıyla, sürekli ileriye adım atan, karanlığı aydınlatan, sadece Türkiye'yi değil, bütün dünyayı aydınlatan bir güneştir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Siyasetin gündemi farklı, milletin gündemi farklı... / 29.05.2025
- Dedeağaç’taki NATO tatbikatı, milli güvenlik sorunu / 28.05.2025
- BOP’a göre demokrasi, ‘parçalamak’ demek / 27.05.2025
- Suriye aynasında Türkiye’yi görebilmek! / 24.05.2025
- Milyonlarca gencimiz boşta geziyor / 21.05.2025
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025
- Dedeağaç’taki NATO tatbikatı, milli güvenlik sorunu / 28.05.2025
- BOP’a göre demokrasi, ‘parçalamak’ demek / 27.05.2025
- Suriye aynasında Türkiye’yi görebilmek! / 24.05.2025
- Milyonlarca gencimiz boşta geziyor / 21.05.2025
- 19 Mayıs: Türk milletinin umudunun yeşerdiği gün / 20.05.2025
- Korucularımıza çok şeyler borçluyuz / 17.05.2025
- Terör örgütünden fesih yorumu: Demokratik konfederalizm / 16.05.2025
- Trump’tan Şara’ya ‘Abraham Anlaşması’ şartı / 15.05.2025
- BTP lideri Hüseyin Baş hakkında bir garip iddianame! / 14.05.2025