Her yıl ülkemizin ihraç ettiği gıda ürünleri taşıdığı hastalık ve zararlılardan dolayı geri gönderilmektedir. Ayrıca bu ürünlerin imha edilmesi gerekirken iç piyasaya sürüldüğü herkesçe bilinmektedir. Bu noktada gıdanın tarladan sofraya kadar geçirdiği sürecin aydınlatılması gerekmektedir.
Gıda sanayiinde ürün koruma ve raf ömrünü uzatma amacıyla yapılan araştırmaların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Özellikle metrenin milyarda bir uzunluğundaki malzemelerin yapısını inceleyen nanoteknoloji alanında pek çok bilimsel gelişme kaydedilmiştir.
Yakın gelecekte nanoteknoloji kullanımını içermeyen sektör ya da ürünün kalmayacağını belirten birçok araştırmacı bu alanda ciddi ilerlemeler ortaya koymuştur.
Geliştirilen nanosensörlerin ve nanoambalaj malzemelerinin kullanılması mikrobiyal kontaminasyon, zararlı kimyasallar ve tarım ilaçlarının tespitinin daha hızlı, hassas ve güvenilir bir şekilde yapılmasına imkan vermektedir. Bu amaçla altın, gümüş, çinko, bakır vb. nanopartiküller yaygın olarak kullanılmaktadır.
Örneğin gümüş nanopartiküller, antimikrobiyal etkiye sahip olup patojen mikroorganizmalara etki ederek bu hücrelerin yok edilmesine sebep olmuştur. Pestisit kalıntı analizlerinde kullanılan nanosensörler, yüksek hassasiyette ve düşük konsantrasyondaki kalıntıların bile saptanabildiği çözümler sunmaktadır.
Bir başka konu; gıda ile temas eden ambalajların güvenilirliğidir. Kâğıt, plastik, metal hatta cam ambalajlardan bile gıdaya geçen bazı maddeler toksik olabilmektedir. Çeşitli nanoparçacıkların gıda ambalajına eklenmesiyle malzemenin geçirgenlik özelliği modifiye edilebilir veya antimikrobiyel-antifungal yüzeyler oluşturularak gıda güvenli hale getirilebilir.
Özetle; bilimsel gelişmeler pek çok endüstriyel teknolojiyi etkilediği gibi gıda teknolojilerini de değişmeye ve gelişmeye zorlamaktadır. Ancak ülkemizde bilime ve bilimsel araştırmaya gereken önem verilmediği, üniversitedeki her kademe "benden olanlar ve olmayanlar" mantığıyla doldurulduğu için teknolojideki değişime ve gelişime öncü olmayı bırakın, ayak uydurmamız bile zor görünüyor.
Gıda sanayiinde ürün koruma ve raf ömrünü uzatma amacıyla yapılan araştırmaların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Özellikle metrenin milyarda bir uzunluğundaki malzemelerin yapısını inceleyen nanoteknoloji alanında pek çok bilimsel gelişme kaydedilmiştir.
Yakın gelecekte nanoteknoloji kullanımını içermeyen sektör ya da ürünün kalmayacağını belirten birçok araştırmacı bu alanda ciddi ilerlemeler ortaya koymuştur.
Geliştirilen nanosensörlerin ve nanoambalaj malzemelerinin kullanılması mikrobiyal kontaminasyon, zararlı kimyasallar ve tarım ilaçlarının tespitinin daha hızlı, hassas ve güvenilir bir şekilde yapılmasına imkan vermektedir. Bu amaçla altın, gümüş, çinko, bakır vb. nanopartiküller yaygın olarak kullanılmaktadır.
Örneğin gümüş nanopartiküller, antimikrobiyal etkiye sahip olup patojen mikroorganizmalara etki ederek bu hücrelerin yok edilmesine sebep olmuştur. Pestisit kalıntı analizlerinde kullanılan nanosensörler, yüksek hassasiyette ve düşük konsantrasyondaki kalıntıların bile saptanabildiği çözümler sunmaktadır.
Bir başka konu; gıda ile temas eden ambalajların güvenilirliğidir. Kâğıt, plastik, metal hatta cam ambalajlardan bile gıdaya geçen bazı maddeler toksik olabilmektedir. Çeşitli nanoparçacıkların gıda ambalajına eklenmesiyle malzemenin geçirgenlik özelliği modifiye edilebilir veya antimikrobiyel-antifungal yüzeyler oluşturularak gıda güvenli hale getirilebilir.
Özetle; bilimsel gelişmeler pek çok endüstriyel teknolojiyi etkilediği gibi gıda teknolojilerini de değişmeye ve gelişmeye zorlamaktadır. Ancak ülkemizde bilime ve bilimsel araştırmaya gereken önem verilmediği, üniversitedeki her kademe "benden olanlar ve olmayanlar" mantığıyla doldurulduğu için teknolojideki değişime ve gelişime öncü olmayı bırakın, ayak uydurmamız bile zor görünüyor.
Merve Değirmen / diğer yazıları
- Bal mı, şeker mi? / 30.08.2020
- Pekmez kaynatma / 17.07.2020
- Çamaşır suyu ile tavuk yıkamak / 28.06.2020
- Gıda zincirinde meyve ve sebzeler / 14.05.2020
- Bir tohum / 03.05.2020
- Tarlada koronavirüs etkisi / 14.04.2020
- Gıda stoku ile başımız dertte / 25.03.2020
- Ne çok sulu ne de çok koyu / 27.02.2020
- Corona virüs / 09.02.2020
- Asıl silah gıdadır / 14.01.2020
- Pekmez kaynatma / 17.07.2020
- Çamaşır suyu ile tavuk yıkamak / 28.06.2020
- Gıda zincirinde meyve ve sebzeler / 14.05.2020
- Bir tohum / 03.05.2020
- Tarlada koronavirüs etkisi / 14.04.2020
- Gıda stoku ile başımız dertte / 25.03.2020
- Ne çok sulu ne de çok koyu / 27.02.2020
- Corona virüs / 09.02.2020
- Asıl silah gıdadır / 14.01.2020