Trabzon'a dair/ Hüseyin TURAN

Bir Gümüşhaneli olarak komşumuz Trabzon'un son günlerde ağır bir şekilde yıpratılmasına gönül razı olmaz. Bu yazı bir vefa olarak kaleme alınmıştır sevgili okur.Türkiye günlerdir Dink cinayetini konuşuyor. Cinayet İstanbul'da işlendi ama gündemin ana maddesi Trabzon.Trabzon adeta bazı "beyin özürlüler" tarafından idam sehpasına çekiliyor. Yargısız infaz yapılıyor bu şirin şehrin insanlarına. Vatanseverliğinden, ülke sevgisinden, bayrak sevdasından hiç kuşku duymadığım bu yöre insanı hiç de hak etmediği bir miksere tabi tutulmaya çalışılıyor.Neymiş efendim bir rahip cinayeti ve bir gazetecinin öldürülmesi bütün mesele. Bunları nefretle kınadığımı bir önceki yazımda yazdım. Şimdi burada çok önemli bir çelişkiyi sizinle paylaşmak istiyorum.Yıllardır Trabzon başta olmak üzere ülkemizin her yöresinden yaklaşık yirmi yıldır teröre 30 bin kurban verdik. Binlerce vatan evladını şehitlik payesi ile kara toprağın kucağına bıraktık. Peki bu şehitlerimizin öldürülmesi sebep olan bölücü başının şehri ya da ilçesi niye hiç sorgulanmıyor?! Mercek altına alınmıyor..Sahi siz biliyor musunuz sevgili okur? Nereli bu terörist başı? Bilemezsiniz çünkü amaçlar ve beklentiler farklı.16 ve 17 yaşında iki gencin işlemiş olduğu bir cinayet dolayısıyla koca bir şehir suçlanıyor. O halde o zaman Aponun doğduğu ili de suçlayalım mı? Böyle garip bir durum olabilir mi siz söyleyin sevgili dostlar!!!Ama Trabzon insanı yiğittir, merttir. Gerek üniversite döneminde ve gerekse askerlik yıllarımda en yakın arkadaşlarım ve dostlarım bu güzel şehrimizdendi.Benim ve bir çok arkadaşımın gönül dünyasının aydınlanmasına vesile olan bizlere her zaman vatan-millet sevgisini kalbimize nakşeden Hocamız da bu yörenin insanı. Bu insanlar Karadeniz kadar duru ve berrak, Zigana dağı kadar yürekli, Çaykara şelaleleri kadar coşkun bir gönüle sahiptirler?Osmanlının 17. şehri olan Trabzon; Kanuni Sultan Süleymanın doğduğu, Yavuz Sultan Selimin valilik yaptığı Ulu önder Atatürk'ün üç kez ziyaret ettiği çok nadir illerimizden birisidir.Kurtuluş savaşı yıllarında da Trabzon halkı, arkını fark ettirmiştir. Trabzon fatih lisesi o yıl mezun vermedi. Gencecik körpe çocuklar vatan için millet için cephede şehit oldular. Bugün o gençlerin torunlarını idam etmeye çalışıyorlar?Daha bir çok özelliğini bildiğim komşu şehrimiz Trabzon işte bu özelliklerinden dolayı gündemin baş aktörü yapılmak isteniyor.Bazı sözde aydınların karalamaya çalıştığı yeşil ile mavinin kol kola gezdiği cennetten köşe bu ilimiz geçmişte de bu türden saldırılara maruz kalmıştır. Halkının sağ duyusu ve basireti başta olmak üzere yetiştirdiği ufku ve gönlü açık ilim ve siyaset şahsiyetleri sayesinde bu oyunları bozmuştur.Aslında oyun bu dirence kırmaya yöneliktir sevgili okur. Kırılacak bu direnç sayesinde misyonerlik faaliyetleri, pontusçuluk faaliyetleri çok kolay yapılacak. Nasıl olur da bu milliyetçi ve ulusalcı toplum sahip olduğu değerlerden koparılır. Bunu mücadelesi yapılmaktadır.Geçmişte bu oyunu Maraşta ve Erzurumda halkı sokaklara dökerek, Sivasta masum insanları yakarak oynadılar ama tutmadı. Şimdi sıra Trabzonda? Yarın kimde olur bilmiyoruz.Netice olarak bizleri karıştırmak isteyenlerin bu arzuları hep kursaklarında kaldı. Dün böyle oldu bugün de, yarın da böyle olacak.