Geçenlerde siyaset bilimcisi Viktor Minin'le konuşurken şu kanaate vardık. Şu anda Türkiye'de gerçekleşen Renkli veya Kadife veya Turunç veya Lale veya Bahar devriminin karşıtı-karşı devrimdir. Şöyle ki; renkli devrimlerin genel kabul görmüş tarifi var. -Ülkenin mevcut hükümetinin şiddet içermeyen yolla devrilmesi- ve ne hikmetse, gelen iktidar hep Amerikan dostu çıkmakta. Hemen hemen tüm bilim adamları Gürcistan'da 2003 Gül Devrimi ile Ukrayna'daki 2004 Turuncu Devriminin renkli devrimler olduğunu kabul etmekte. Bazıları renkli devrimlerin listesini daha geniş tutmakta ve kronolojisini aşağıdaki gibi çıkarmaktadırlar: 1989: Çekoslovakya'daKadife Devrimi ve Doğu Avrupa'nın diğer ülkelerinde Kadife devrimleri.2000: Yugoslavya'daBuldozer Devrimi.2003: Gürcistan'da GülDevrimi.2004: Ukrayna'nınTuruncu Devrim.2005: Kırgızistan'daLale Devrimi.2005: Özbekistan'da bir Renk Devrimi girişimi.2005: Lübnan'da SedirDevrimi.2005-2007: Rusya'daRenk Devrimi girişimi.2006: Belarus Vasilkova Devrimi girişimi.2008: Ermenistan'dabir Renk Devrimi girişimi.2009: Moldova RenkDevrimi, Komünist Partisinin parlamentoda çoğunluğun kaybına yol açtı.2010: İkinci Kavun Devrimi ikinci Kırgız Devrimi. Genelde, 2010 yılında Müslüman dünyasında Renkli Devrimler başarılı şekilde (eski Doğu Bloku ülkelerini dikkate almazsak) Arap Baharı ile başlamıştır diye bilinmektedir. Fakat bizim, Viktor Minin'le tespit ettiğimize göre Müslüman coğrafyasında ilk renkli devrim Türkiye'de 2002 yılında AKP'nin iktidara gelmesi ile gerçekleşti. Günümüzün Gezi Parkı ile patlayıveren olaylar 2002 yılındaki devrimin karşı devrimidir, en azında karşı devrim girişimidir. Peki, neden Türkiye'de 2002 yılında AKP'nin iktidara gelmesi, Renkli Devrimdi? Bu soruyu cevaplandırmak için araştırmacıların tüm bu devrimleri takip etmeleri sonucu ortaya çıkardıkları Renkli Devrimlerin teknolojisine, yöntemlerine bakmak gerekiyor. Baktığımızda ise, Tayyip Erdoğan'ın şiir söylemesi, hapse atılması ve sözde İslami gözüken AKP'nin çoğunluk olarak iktidara gelmesi bir rastlantı değil, iyi hazırlanmış bir senaryonun hayata taşınmasıdır.ABD uzmanları tarafından ülkelerinde geliştirilen ve ilk 1980'li yıllarda yukarıda sıralanan ülkelerde denenen şiddetin en az kullanımı (sözde 'Kadife' veya 'Renkli' devrimler) ile ülkeyi istikrarsızlığa sokarak mevcut siyasi iktidarı değiştirmeyi amaçlayan yeni bir teknoloji 20'inci yüzyıl sonunda 21'inci yüzyılın başında en etkin dereceye çıkarıldı. Renkli devrimlerin kronoloji ve dinamikleri uygulama teknolojisinin en önemlileri aşağıdaki gibidir: 1-Şiddet içermemek: Çeşitli sivil toplum örgütleri ve medya tarafından aktif şekilde gelişen durumda silahsız göstericilere karşı mevcut hükümetin güvenlik kurumlarınca 'şiddet kabul edilemez' fikrini aşılamak. 2-Devlet bürokrasi kurum çalışmasının felce uğraması: Kamu çalışanların muhalefetle diyalogu şeklindeki ikincil sorular devletin temel görevlerinden daha önemli hale gelmektedir. Balyoz davasının oluşturulması AKP'nin siyasi siparişi üzerine olmuştur.3-Asker veya polis gibi devleti koruyan mercilerin şiddet kullanımına tahrik: Erdoğan 4,5 yıl sürdürdüğü İstanbul Belediye Başkanlığını bırakarak 26 Mart 1999 günü Pınarhisar Cezaevine girdi ve 24 Temmuz 1999 günü ceza süresini tamamlayarak hapisten çıktı.4-'Siyasi tiyatro' teknolojisini kullanmak: Asker rolünün AKP döneminde en aza indirilmesi.5-Agresif etnik tahrik: AKP, Öcalan imajını iyi kullandı. Öcalan'a karşı tavrı iktidara gelirken, iktidarda iken Öcalan'dan "sayın" diye söz etmesi nedeniyle eleştirildi. Şehit Anaları Derneği tarafından kendisine sembolik bir manevi tazminat davası açıldı. Sonra ise AKP Öclan'ı hapisten çıkarmaktan bahsetti.6-Hisler ve duygular üzerinde oynama: Tayyip Erdoğan'ın 12 Aralık 1997 tarihinde Siirt'te düzenlenen bir mitingde yaptığı konuşması. 'Mavi Marmara' olayı vs.7-Kalıpların sabitleştirilmesi: Gereken kalıpların sabitleşmesi için en iyi yöntem tekrarlamaktır. AKP'nin yurt içinde ve yurt dışında İslami parti imajı devamlı çeşitli eylemlerle tazelenmektedir; başörtü tartışmaları, alkol yasası vs.8-Projeyi örtbas etmek: AKP'nin kulis arkası yurtdışı görüşmelerinden genel medya bahsetmez.9-Sansasyon oluşturma: Tayyip Erdoğan öfkeli olarak Davos Dünya Ekonomik Forumunu terk etti.10-Sembol oluşturma: Sarı ampul, ne İslamiyet'le (genelde yeşil renk) ne de Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi renkleriyle (kırmızı) uyuşmayan renk seçimi. 11-İktidara baş eğmeme kampanyası: Erdoğan 1989 Beyoğlu Belediye Başkanlığına Refah Partisinden aday olmuş, ancak az farkla seçimi kaybederek, seçim kuruluna itiraz etmiştir. İtirazının hakim tarafından reddedilmesi üzerine, görevli hakime "Sarhoş kafayla karar veremezsin" şeklinde hitap etmesi üzerine dava savcılığa intikal etmiş ve Erdoğan Bayrampaşa Cezaevinde 1 hafta gözaltında kalmıştır. Daha sonra cezası para cezasına çevrilerek serbest bırakılmıştır.Yazıyı hazırlarken Türkiye'de Bahar devrimin karşıtı - karşı devrim girişimi teorisine günümüz Mısır olayları tasdik olarak geldi. Sözde Müslüman, kökte Amerika belemeli İhvanul Müslimin iktidarına karşı milyonlarca seçmen yürüyor. İşte bu da karşı devrimdir.
Hayrat Celal / diğer yazıları
- Rusya, Doların doğal yolla yıkılması taraftarı / 14.07.2014
- Haydar'la hatıralar: Balkonda ezan / 01.07.2014
- 13 Haziran Cuma / 18.06.2014
- İstanbul gezi notları / 27.05.2014
- Rusya'da yeni başbakan kim olacak? / 05.05.2014
- Bu halinizle kimseyi korkutamazsınız! / 30.04.2014
- Anlamıyorlar ki! / 25.04.2014
- Ruan (Ruble+Yuan) para birimine doğru adımlar / 22.04.2014
- 16 Mart sonrası dünya değişti / 14.04.2014
- Haydarla hatıralar / 04.04.2014
- Haydar'la hatıralar: Balkonda ezan / 01.07.2014
- 13 Haziran Cuma / 18.06.2014
- İstanbul gezi notları / 27.05.2014
- Rusya'da yeni başbakan kim olacak? / 05.05.2014
- Bu halinizle kimseyi korkutamazsınız! / 30.04.2014
- Anlamıyorlar ki! / 25.04.2014
- Ruan (Ruble+Yuan) para birimine doğru adımlar / 22.04.2014
- 16 Mart sonrası dünya değişti / 14.04.2014
- Haydarla hatıralar / 04.04.2014