Türk-İş'ten Meclis'e mektup
TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu, TBMM’de Grubu olan Siyasi Partilerin Grup Başkanvekillerine Toplu İş İlişkileri Yasa Tasarısının bazı maddeleriyle ilgili itirazlarını içeren bir mektup gönderdi
18.10.2012 00:00:00
TÜRK-İŞ Yönetim Kurulu, TBMM’de Grubu
olan Siyasi Partilerin Grup Başkanvekillerine Toplu İş İlişkileri Yasa
Tasarısının bazı maddeleriyle ilgili itirazlarını içeren bir mektup göndererek
siyasi partilerin çalışma hayatında yaşanacak bir kaosa hazırlıklı olmaları
istendi. Genel Başkan Mustafa Kumlu ve Genel Sekreter Pevrul Kavlak imzasıyla
gönderilen mektupta Toplu İş ilişkileri Kanun Tasarısı’nın, 3 Ekim 2012
tarihinde TBMM’de görüşülmeye başlandığı ve 30 maddeden oluşan 1. bölüme
ilişkin görüşmelerin 11 Ekim 2012 tarihinde sonuçlandırıldığı belirtildi.
İkinci ve üçüncü bölümlerde yer alan maddelerin görüşülmesine ise 17 Ekim
itibariyle devam edileceği anımsatıldı. TÜRK-İŞ’in sendikal örgütlenmenin
önündeki engellerin kaldırılmasının demokratikleşme çabalarına katkı
sağlayacağına inandığı vurgulanan açıklamada, hazırlık aşamalarında verilmek
istenen katkı ve önerilerin büyük bir kısmının dikkate alınmadığı iddia
edilerek bu durum eleştirildi. Açıklamada, bu nedenle TÜRK-İŞ topluluğunun
endişe ve huzursuzluğunun arttığı, TÜRK-İŞ’in gazetelere verdiği ilanlarla
hassasiyetinin doruk noktada olduğu konulara işaret ettiği kaydedildi.
TÜRK-İŞ’in gönderdiği mektup şöyle:
Çalışma
hayatı kaosa girer
“-Sendikanın kurulacağı iş kolunda
çalışmayan, işçi olmayan insanların sendika kurabilmesinin Türk çalışma
hayatına kazandıracağı hiçbir şey olamaz. Böyle bir durumda ortaya, sendika
görüntüsü altında yüzlerce kuruluş çıkacak, çalışma hayatı kendini daha büyük
bir kaosun içinde bulacaktır.
-30 ve daha az işçi çalıştıran
işyerlerinde işçilerin sendikal nedenle işten atılmaları halinde işe iade
davası açma haklarını düzenleyen fıkra tasarıdan çıkarılarak işçilerin sendikal
tazminat alma hakları ortadan kaldırılmaktadır. Böylelikle 30’dan az işçi
çalıştırılan işyerlerinde örgütlenmenin önü kesilmekte, milyonlarca işçinin
temel insan hakkı olan örgütlenme özgürlüğü ellerinden alınmaktadır.
-Tasarının yayımı tarihinden itibaren
bir süre sendikal barajlarla ilgili düzenleme askıya alınmakta, bu yolla da
bazı sendikaların yetkili kılınması sağlanmaya çalışılırken, sistem bozulmakta,
ilkeler çiğnenmektedir.
-Grev yapan işçilerin iş yerinin önüne
kuracakları çadır dahi yasaklanmaktadır.
-Sendikaların yetki müracaatına
işverenlerce yapılacak itirazlarla toplu iş sözleşme sürecinin önü
kesilmektedir.” ANKA
olan Siyasi Partilerin Grup Başkanvekillerine Toplu İş İlişkileri Yasa
Tasarısının bazı maddeleriyle ilgili itirazlarını içeren bir mektup göndererek
siyasi partilerin çalışma hayatında yaşanacak bir kaosa hazırlıklı olmaları
istendi. Genel Başkan Mustafa Kumlu ve Genel Sekreter Pevrul Kavlak imzasıyla
gönderilen mektupta Toplu İş ilişkileri Kanun Tasarısı’nın, 3 Ekim 2012
tarihinde TBMM’de görüşülmeye başlandığı ve 30 maddeden oluşan 1. bölüme
ilişkin görüşmelerin 11 Ekim 2012 tarihinde sonuçlandırıldığı belirtildi.
İkinci ve üçüncü bölümlerde yer alan maddelerin görüşülmesine ise 17 Ekim
itibariyle devam edileceği anımsatıldı. TÜRK-İŞ’in sendikal örgütlenmenin
önündeki engellerin kaldırılmasının demokratikleşme çabalarına katkı
sağlayacağına inandığı vurgulanan açıklamada, hazırlık aşamalarında verilmek
istenen katkı ve önerilerin büyük bir kısmının dikkate alınmadığı iddia
edilerek bu durum eleştirildi. Açıklamada, bu nedenle TÜRK-İŞ topluluğunun
endişe ve huzursuzluğunun arttığı, TÜRK-İŞ’in gazetelere verdiği ilanlarla
hassasiyetinin doruk noktada olduğu konulara işaret ettiği kaydedildi.
TÜRK-İŞ’in gönderdiği mektup şöyle:
Çalışma
hayatı kaosa girer
“-Sendikanın kurulacağı iş kolunda
çalışmayan, işçi olmayan insanların sendika kurabilmesinin Türk çalışma
hayatına kazandıracağı hiçbir şey olamaz. Böyle bir durumda ortaya, sendika
görüntüsü altında yüzlerce kuruluş çıkacak, çalışma hayatı kendini daha büyük
bir kaosun içinde bulacaktır.
-30 ve daha az işçi çalıştıran
işyerlerinde işçilerin sendikal nedenle işten atılmaları halinde işe iade
davası açma haklarını düzenleyen fıkra tasarıdan çıkarılarak işçilerin sendikal
tazminat alma hakları ortadan kaldırılmaktadır. Böylelikle 30’dan az işçi
çalıştırılan işyerlerinde örgütlenmenin önü kesilmekte, milyonlarca işçinin
temel insan hakkı olan örgütlenme özgürlüğü ellerinden alınmaktadır.
-Tasarının yayımı tarihinden itibaren
bir süre sendikal barajlarla ilgili düzenleme askıya alınmakta, bu yolla da
bazı sendikaların yetkili kılınması sağlanmaya çalışılırken, sistem bozulmakta,
ilkeler çiğnenmektedir.
-Grev yapan işçilerin iş yerinin önüne
kuracakları çadır dahi yasaklanmaktadır.
-Sendikaların yetki müracaatına
işverenlerce yapılacak itirazlarla toplu iş sözleşme sürecinin önü
kesilmektedir.” ANKA