logo
23 MAYIS 2025

Ümmü’l Benin anamız

09.12.2020 00:00:00
'Ümmü’l Benin anamız' seslendirme dosyası:

Ümmü'l-Benin diye meşhur olan Fatıma bint Hizam, müminlerin Emiri Hz. Ali bin Ebu Talib'in (a.s) Hz. Fatıma anamızdan sonraki mübarek eşleridir. Ümmü'l-Benin anamız saygınlığı ve ihtiramı yüksek olan bir hanımefendidir. Hz. Ümmü'l-Benin Hz. Ebu'l-Fazlı'l Abbas, Abdullah, Cafer ve Osman'ın annesidir. Bunların her dördü de Kerbela'da  şehit olmuşlardır. Dört erkek çocuğun annesi olduğu için kendisine Ümmü'l-Benin (oğulların annesi) denmiştir.

Ümmü'l-Benin anamız evlenip eve adımını attığında yeri ve kapı eşiğini öper ve şöyle seslenir: "Ben ancak Hz. Fatıma (a.s )'ın ayak bastığı yeri öpmeye layığım. O'nun hanım olduğu eve hanım olarak değil, hizmetçi olarak gelirim!" 

Hz. Ali'nin evine ayak bastığı ilk andan itibaren o Hazretin küçük evlatları için şefkatli bir anne olmuştur.

Kendi döneminin en seçkin kadınlarındandı, şiir sanatının büyüklerindendir. Ümmü'l-Benin tıpkı Hz. Fatıma anamız gibi Hz. Ali'nin hayatı döneminde ve o Hazretten sonra her zaman can dostu, vefalı ve iffetli bir eş olmuştur.

Hz. Ali'nin evine ayak bastığı ilk andan itibaren o Hazretin küçük evlatları için şefkatli bir anne gibi elinden geleni yaparak her zaman onları kendisinden önde tutmuş ve hiç yılmadan onlar için elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmıştır. Bu nedenle de Hz. Zeynep annemiz sürekli Ümmü'l-Benin'i ziyaret eder ve kendisine teşekkür ederdi.

Tarih kitaplarında yazılana göre Hz. Ali, çocukları, anneleri Hz. Fatıma'yı hatırlayıp kederlenmesinler diye Ümmü'l-Benin'e Fatıma olan asıl ismiyle seslenmezdi.

Tarih kitapları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin döneminde, Ümmül-Benin'in herhangi bir toplumsal faaliyetine değinmemişlerdir, bu kitaplarda yer alan tek şey ise Ümmü'l-Benin'in Kerbela olayından önce ve sonraki sözleridir.

Kerbelâ'ya doğru yola çıkan askerlere diyordu ki: "Hüseyin'in gözü kulağı olun, O'nun emrinden çıkmayın! Oğullarım ve yeryüzündeki her şey Hüseyin'e feda olsun!"

İmam Hüseyin ( a.s )'ın şehit olduğu haberini duyar duymaz; "yüreğimi parçaladınız!" diyerek hıçkırarak ağlamış ve şöyle söylenmiştir: 

"Ey Medineli kadınlar! Artık bana Ümmü'l Benin (oğullarının anası) demeyin. Çünkü oğlum kalmadı. Hepsini kaybettim. Evet, benim dört şahinim vardı. Onları okların hedefi yaptılar. Şah damarlarını kestiler. Düşmanlar, mızraklarıyla oğullarımın bedenlerini parça parça ettiler. Gün batarken, hepsi lime lime edilmiş bedenleriyle toprağa serilmiş vaziyetteydi. Keşke bilebilseydim. Gerçekten de Abbas'ımın kollarını kestiler mi? Ey Abbas'ı görenler! Gördünüz mü Abbas düşmanla nasıl savaşıyordu? Haydar-ı Kerrar'ın oğlu, tıpkı babası gibi hamle ediyordu değil mi? Ali Murtaza'nın diğer evlatları da birer avcı aslan gibiydiler. Onun etrafında çarpışıyorlardı. Ah! Oğlum Abbas'ın bedeninde kolu olmadığı halde başına demir mızrakla vurduklarını bana haber verdiler. Yazık bana! Neler de geldi başıma? Evlatlarım nasıl da musibetlere uğramış? Eğer oğlum Abbas'ın bedeninde kolları olsaydı, kim ona yaklaşmaya cüret edebilirdi ki?"

Kerbelâ'da dört evlâdı da İmam Hüseyin (a.s) yolunda  [Ebu'lfazl-Abbas (34), Abdullah (25), Osman (21) ve Câfer (19)] fedayı can eylediler.

Ümmü'l Benin anamız yiğit evladı alemdar Celal Abbas'la ilgili olarak da şunları söylemiştir: 

"Yavrum Abbas, daha küçük bir çocukken bir gün babası Hz Ali, onu kucağına almış; ellerini, kollarını öpmüş sonra da ağlamaya başlamıştı. Onu bu halde görünce yüreğim yandı, ciğerim parçalandı. Zira, güzel ve şirin bir yavruyu kucağına alıp da ağlayan bir babayı ne görmüş, ne de duymuştum. 

Kendi kendime; 

"Bunun bir sebebi olmalı" diye düşündüm. Daha sonra Eşim Ali'ye dönerek niçin ağladığını sordum. 

Eşim Ali, bir yandan ağlıyor, bir yandan da cevap veriyordu: 

"Kerbela çölünde oğlum Hüseyin'e yardım ettiği sırada, kâfirler tarafından oğlum Abbas'ın kolları kesilecek" dedi.

Ben bu haberi alınca dayanamayıp ağlamaya başladım. 

O vakit Hz. Ali: 

"Şunu da bilmenizi isterim ki, gözümüzün nuru Abbas, Hak Teâlâ katında yüksek derecelere sahip olacak. 

Hak Teâlâ, daha önce kardeşim Cafer-i Tayyar'a nasıl iki kanat hediye ettiyse; ona da iki kolunun karşılığı olarak iki kanat bağışlayacak ve Abbas da bu kanatlarla, cennette meleklerle birlikte uçacak ..! " diyerek bizleri teselli etti.

Hicri 64 (Miladi 686) yılında vefat etti ve Baki mezarlığında toprağa verildi. 

Allah, şefaatlerine nail eylesin…

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Adem Birinci / diğer yazıları
Minguzzi davasında karar
4 kişi serbest bırakıldı
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'na ceza
Yalan tanıklık davasında karar
Bayram tatili 9 güne uzatıldı mı?
Fahrettin Altun açıkladı
Kamuoyunun gündeminden düşmeyen davada mütalaa açıklandı
Savcı, Zehra Kınık'a hapis cezası talep etti
ABD’de küçük uçak yerleşim bölgesine düştü
En az 15 ev ile çok sayıda araç yandı, çok sayıda ölü var
İslam dünyası susuyor, Yemen vazgeçmiyor
İsrail'e yeni füze saldırısı daha
Bir ülke daha 'milli paralarla ticaret' dedi
Afganistan, Çin ve Rusya'nın kapısını çaldı
İlk kez hakim karşısında
Ahmet Özer neyle suçlanıyor?
Savcılıktan Emniyet’e talimat
İmamoğlu’nun afişleri yasaklandı
Kurulan şirket sayısı yüzde 9.4 azaldı
Kapanan şirket sayısı yüzde 33.5 arttı
Serbest piyasada döviz fiyatları
1 Dolar 40 TL'ye koşuyor
Çarpıcı FETÖ açıklaması
Deşifre edilemeyenler daha fazla
Onlarca gözaltı daha
İBB'ye 4. dalga operasyon
Suç örgütlerine operasyon
64 şüpheli yakalandı
63 muvazzaf askere gözaltı kararı
35 ilde eş zamanlı operasyon
Minguzzi davasında karar
4 kişi serbest bırakıldı
Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'na ceza
Yalan tanıklık davasında karar
Bayram tatili 9 güne uzatıldı mı?
Fahrettin Altun açıkladı
Kamuoyunun gündeminden düşmeyen davada mütalaa açıklandı
Savcı, Zehra Kınık'a hapis cezası talep etti
ABD’de küçük uçak yerleşim bölgesine düştü
En az 15 ev ile çok sayıda araç yandı, çok sayıda ölü var
İslam dünyası susuyor, Yemen vazgeçmiyor
İsrail'e yeni füze saldırısı daha
Bir ülke daha 'milli paralarla ticaret' dedi
Afganistan, Çin ve Rusya'nın kapısını çaldı
İlk kez hakim karşısında
Ahmet Özer neyle suçlanıyor?
Savcılıktan Emniyet’e talimat
İmamoğlu’nun afişleri yasaklandı
Kurulan şirket sayısı yüzde 9.4 azaldı
Kapanan şirket sayısı yüzde 33.5 arttı
Serbest piyasada döviz fiyatları
1 Dolar 40 TL'ye koşuyor
Çarpıcı FETÖ açıklaması
Deşifre edilemeyenler daha fazla
Onlarca gözaltı daha
İBB'ye 4. dalga operasyon
Suç örgütlerine operasyon
64 şüpheli yakalandı
63 muvazzaf askere gözaltı kararı
35 ilde eş zamanlı operasyon
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.