"Hava karardıktan sonra bu büyük evin kapısı kırılarak 14 kadar Yunan Efzun askerleriyle birkaç yerli Rum içeriye girip odada bulunanları soyduktan sonra 10-14 yaşlarında bulunan kızların dördünü ayırıp götürmek istediler. Kızların annelerinin yalvarmalarına karşılık Türkçe olarak edepsizce ve münasebetsiz sözler sarf ederek katliama başladılar. Üç kadınla iki erkeği öldürürken üç kız ve bir erkeği de yaraladılar... Çocukları anneleriyle birlikte kesmek ve bunların mahrem yerlerini açmak, burun, kulak el ve ayaklarını kesmek gibi vahşet ve cinayetler bu canavarların nazarında hiçbir şey değildir." (Kaynak: Prof. Dr. Metin Ayışığı, Unutulan Soykırım: Batı Anadolu'da Yunan Mezalimi, Balıkesir Üniversitesi)
Bağımsızlığın kaybedilmek üzere olduğu bölgelerde düşmanların uyguladıkları vahşet aynı eserde şu başlıklarla sıralanmıştır:
* İnsanları diri diri ateşe atmak,
* Yakaladıkları kadınların ırzlarına geçmek,
* Baş aşağı asarak, ağzından kan gelinceye kadar dövmek,
* Yine baş aşağı asarak altında ateş yakarak dumanla boğmak,
* Köylülerin ekinlerini yakmak,
* Cami ve mescitleri tahrip etmek,
* Köy, kasaba ve orman yakmak,
* Ahaliyi topluca veya teker teker sopa ile, telefon telinden yapılmış kayışlarla dövmek
Eserde özellikle şu husus vurgulanmıştır. "Yunan vahşet ve cinayetleri hemen her yerde aynı tarz ve sistemde plânlı ve Yunan üst makamlarınca verilen emirlere uygun olarak yapılmıştır."
Yani Bağımsızlık kaybedildiği zaman Türk Milletinin yaşayacağı vahşet; başıboş birkaç düşman askerinin eylemi değil düşmanların emir komuta zinciri içinde bir devlet politikası ile soykırım politikasıdır.
Atatürk, bağımsızlığımızı kaybetmek üzere olduğumuzda başımıza gelecekleri çok iyi bildiği için: "Bu millet bağımsızlıktan yoksun yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.", "Tam bağımsızlık, bizim bugün üzerimize aldığımız vazifenin temelidir." diyerek ve dediklerini uygulayarak 95 yıl önce Bağımsız bir Türkiye Cumhuriyetinin temellerini atmıştır. Bugün hava karardıktan sonra huzur için uyuyabiliyorsak Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının, bağımsızlık uğruna şehit olanların sayesindedir.
Bu yüzden her alanda tam bağımsızlık hedeflenmiştir. Atatürk bunu: "Tam bağımsızlık denildiği zaman, tabii, siyasi, mali, iktisadi, adli, askeri, vs. her hususta tam bağımsızlık ve tam serbestlik kasdolunmaktadır." sözleri ile vurgulamıştır.
Tam bağımsızlık; özlü sözleri tekrarlamakla veya resepsiyonlarla değil; yerli kaynakların esas alındığı milli politikalarla olur. En son 10'uncusu gerçekleştirilen Bağımsız Milli Ekonomi Modeli Kongresi her alanda tam bağımsızlığın formüle edildiği tek modelidir. Prof. Dr. Haydar Baş bu eseri için: "Bu model, tamamen kendi insanımızın emeği, çalışması ve üretimiyle ülkemizin kalkınmasını ve ekonomik bağımsızlığını hedefleyen ekonomik modeldir. Bu yönüyle milli kalkınma modeli, ülkeleri sömürmeyi hedef alan küresel güçlere karşı verilen mücadelenin de adıdır." demiştir. Sayın Baş, geçmişte Atatürk ve silah arkadaşlarının bağımsızlık savaşı için verdiği mücadelenin bir Türk ferdi olarak günümüzdeki savaşını vermektedir. Her Türk ferdinin yapması gereken Mustafa Kemal'in "Her alanda tam bağımsızlık" düşüncesi etrafında bir ve beraber olmaktır.
Yoksa bir bakmışsın bir gün hava kararınca…
Kazım Üstün / diğer yazıları
- İklim krizinin çözümü Z kuşağına kaldı / 17.12.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021