logo
23 NİSAN 2024

Yargı Problemi / İslam Dini Açısından - II

19.04.2021 00:00:00
>> Dünden Devam>>
 
Din açısından yargı problemini ele aldığımızda aslında İslam için de sorunun tam da burada başladığı görülüyor.
Hz. Peygamber tebliğinde örnek olma, rol model olma (üsve-i hasene) metodunu esas almış, onun bu insan üstü ahlaki özellikleri ön plana çıktıkça etrafında toplananlar gün geçtikçe artmıştı. Hz. Peygamber de hayatı boyunca merhamet, adalet ve iyilik üzerine kurulan İslam'ı yaşamak ve korumak üzere hayatta iken hep nefsi ve meşru müdafaa da bulundu.

İnsanlığı politika üstü dini- ahlaki bir mesajla iman ve salih amele davet etmişti. Ancak o günkü Araplar POLİTİK BİR REDDİYE İÇİNE GİRMİŞ, önce zulümden, sonra baskı ve işkenceden daha sonra savaştan yana tutum sergilemişlerdi. Buna rağmen ilk Müslümanlar daima barıştan yana tutum sergileyerek örnek tutum ve davranışın, kendini koruma ve kollamanın, cihat ile müdafaanın sınırlarını Hz. Peygamber'den öğrenmişlerdi.
Son din İslam davetini Hz. Peygamber yaptıktan ve bu davete ulaşanlarda temel ilke olarak İslam'ı seçtikten sonra Müslümanlarda kendilerini koruyarak önce bir toplum ve sonra bir devlet olarak bu süreci tamamlamışlardı. Ancak Peygamberin vefatından sonra Müslümanların toplumsal bir kaos yaşadığı da tarihi gerçektir.

Evet Allah bu dünyada nimetleri tüm yarattıklarına vermiş, ödül ve cezayı ahirette imana bağlamışken; insana ne oluyor da  Peygamberinin vefatından hemen sonra daima bunu kendi adına kullanabildi? Neden ve nasıl ödül ve cezayı hem de dünyada din adına kullandı?
Hz. Muhammed (s.a.a)'in vefatından önce ''Size iki emanet bırakıyorum Biri Allah'ın Kitabı diğeri Ehli beytimdir'' dediği halde atalarının dinindeki kavmiyetçilik esaslarına dönen ön yargılı kişiler Peygamber'in ''Ehl-i Beyt'' ine bırakın sahip çıkmayı bu kişilerce (Hz. Ali, Hasan ve Hüseyin) ailesi ZULME UĞRADI ve şehit edildi. Daha sonra neslinden gelen 12 İmam'ın tamamı da aynı akıbete uğradı. Oysa Ehl-i  Beyt daima hilafet adı altında yapılan siyasete karşı emanet bilinci ile dini korumaya çalışmış olmasına rağmen Hz. Peygamber'in evlatları daima siyasi çıkarlar yüzünden katledildi.

Mazlumun masumiyeti çoğu zaman zalimin kim olduğuyla alakalıdır. Hatta mazlumun uğradığı zülmün ölçütü ve şekli onun masumiyetini arttır.
Şöyle ki Ehl-i Beyt ekolü Resul'ün emanetini layıkıyla yerine getirerek örnek ahlakının temsilcisi olurken, karşı taraf siyasi bir erk oluşturdu. Bu süreçte sınırsız bir yargı, ihtiras ve  güç ile iktidarı eline geçirmek için Cemel vakası, Sıffin, Kerbela, Harre katliamlarını yaşattı. Bundan sonra sistemli bir şekilde Muaviye Bizans'a ve İran'a heveslenerek aile hanedanlığı kurmak için ''saltanat'' yapısına geçti. Oysa Muaviye İslam'ı siyasallaştırmakla kalmayıp kendi kavminden olmayana sınırsız bir önyargı ile davrandı. Aynı zihniyet (Emevi- Abbasi) gasp anlayışını, siyasal coğrafi genişlemeyi,  gönülleri fetheden tebliğ İslam'ını ya da İslami tebliğin yerine futuhatçı-siyasal din anlayışını koydu.

İslam da esas olan helal kazanç, özel mülkiyet, özel mülkiyetin adil kurumsallaşması ve adil bir toplum için zorunlu (zekat), toplumsal bir ferahlık için gönüllü bağış (sadaka, infak) yerine; devlet kademelerinde yer edinmek için rüşvet, daha zenginleşmek için  ganimet uğruna savaş, haksız kazanç, haraç, katı devlet mülkiyetçiliğine geçilmiş bireyin hak ve özgürlükleri kısıtlanmıştı.

Bu süreçten sonra içine kapanan toplum,  Ehl-i Beyt evlatlarının da ilmi çalışmaları sonucunda fıkıh, tasavvuf, hadis, kelam ve tefsir gibi alanlarda birçok ilim ve irfan okulları kurularak buna sahip kişileri  yetiştirdi. Özellikle Türklerin ve Farslıların Müslüman olmasından sonra İslam toplumu ivme kazandı. Böylece siyasal yapı (devlet) bile zaman zaman ulemadan, bilginlerden, filozoflardan ve sufilerden istifade ederek  ara ara doğru bir ivme kazanmış oldu. Zira böyle olunca daha nesnel bir bakış, daha eleştirel bir düşünce ve kendinden olmayana ön yargı sorunu da giderek azalmıştı. Bu durum kısa sürede meyvelerini verdi ve 8. asırdan itibaren Arapların ön yargı, kavmiyetçiliği ve saltanat ayağı zayıflayınca İslam adeta bir nefes aldı. İslami ilimlerle beraber felsefe, astronomi, matematik, fizik, kimya, tıp gibi birçok ilimler 9 ve 13.yy. arasında İslam dünyasında adeta pik yaptı. Bu durum 15 yy.'a kadar duraklamalarla beraber Türklerin katkısıyla devam etse de maalesef  Yavuz'la beraber daha da siyasallaşan bir anlayışla  ve ''yargı sorunun'' (hortlamasıyla)geri gelmesiyle tekrar dip yapmaya başladı. Zira ''Ehli sünnet'' adıyla kendinden başkasını kabul etmeme gibi öznel bir tutum içerisine girildi. Bu ön yargı ile 16. yy'dan itibaren başlayan  dibe çöküş maalesef günümüze kadar devam etti.

Farabi ön yargılarından arındı ve Aristo'dan etkilendi. Aristo' yu Batıya tanıtan kişi oldu. Zira Kilisenin tercümeleri hep yanlıştı çünkü ön yargılarının esiriydi.
15. yy dan sonra da Batı İbni Sina'dan Farabi'den, Mevlana'dan, Yunus'tan etkilenerek  daha nesnel bir bakış, daha eleştirel bir düşünce ve kendinden olmayana ön yargı sorununu azalttı. Ve bilimsel ilerleme sağladı.. Gazetemizin kıymetli yazarlarından Hüseyin Muradoğlu'nun ''KILIK DEĞiŞTiREN İTTİFAK'' yazsında ''Özellikle İngiliz eski başbakanlarından Demir Leydi lakaplı Margıret Tichır  (Margaret Thatcher) 1990 yılında İskoçya'da yapılan NATO toplantısında; "Sovyetler Birliği yıkılmıştır, karşımızda düşman kalmamıştır. Ama düşmansız bir ideoloji yaşayamaz. Yeni bir düşman bulmamız lazım. Düşman aramaya ise gerek yok; yeni düşmanımız İslam 'dır" sözleriyle yeni önyargı & Yargı PROBLEMİNİ doğurmuş oldu. Bizim 16.yy yaptığımız hatayı Batı 20. yy yaptı.

Oysa İnsanlık tek millet, medeniyet tek ülkedir.
 Sanırım  bu devinim doğal bir süreç ve sanırım yargılardan arınma sıra bizde. Darısı başımıza NE DİYELİM…
Dünya açısından önyargılardan kurtularak ya insan olmayı başaracağız ya da düşünen ama muhakeme edemeyen hayvan modelinde kalıp ağır bedeller ödeyemeye devam edeceğiz.
 
SÖZÜN ÖZÜ
 
Gönül okulunda İnsanlık tek millet, medeniyet tek ülkedir.
 
 
 
 
 

 
.

 
Arda Karani / diğer yazıları
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
'Ayaküstü olacak iş değil bunlar'
Özel'le görüşeceği tarihi açıkladı
Erdoğan'ın anayasa çağrısına yanıt verdi
'Bir şey uymamak için değiştirilmez'
İsmailağa şeyhi Hasan Kılıç uğurlandı
Erdoğan en ön safta yer aldı
Korhan Berzeg'in yaşadığı köyde flaş gelişme
Ceset parçaları bulundu
Erdoğan'dan 23 Nisan mesajı
Bu kez Atatürk'ü andı
Muhammed Uğur'un hayali gerçek oldu
Mansur Yavaş'tan 23 Nisan jesti
En çarpıcı deprem uyarısı
'Baza ve koltuk altlarını doldurun'
İstanbul'da kutlamaların merkezi Taksim Meydanı'ydı
Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sunuldu
Esad, Abhazya Dışişleri Bakanı'na söyleşi verdi
'ABD'yle zaman zaman görüşüyoruz'
Bilim adamından korkutan uyarı
'Sıcaklık 4 ila 6 derece arttı'
Erdoğan buradaki törene katılmadı
Devlet erkanı Anıtkabir'de
Erbil ziyareti Metiner'i heyecanlandırdı
'Erdoğan’ı Kürtsüz bırakma operasyonu'
Havaların ısınmasıyla yine ortaya çıktı
Yılın ilk kene vakası görüldü
Arapça soru sorulunca Türkçesini istedi
Erbaş, Arapça bilmiyor mu?
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.