Bu nasıl bir tarım politikasıdır anlayan beri gelsin. Belçika yüzölçümünden biraz fazla tarım toprağımızı ekmek ve biçmekten vazgeçmiş durumdayız.
Ekmediğimiz tarım arazilerinin sadece beşte birine ayçiçeği ekilse sıvı yağ ithalatına gerek kalmayacak. Son 30 yılda buğday ekim alanları yüzde 30 civarında daraldı; 9,6 milyon hektardan 6,7 milyon hektara geriledi. Başka bir deyişle, yanlış tarım politikalarındaki ısrarın doğurduğu ithalat bağımlılığı ve ithalat şirketlerinin politik ve ekonomik belirleyiciliği çiftçileri 2,9 milyon hektar alanda buğday ekimi yapmaktan vazgeçirdi. Büyük oranda ithalatçı olduğumuz buğdaya az bir destekle hemen ihracatçı konuma geçebiliriz…
Türkiye'nin tarım alanlarının sadece %15'ine kenevir ekersek ülkemizin tüm petrol tüketimini kenevirden Biyodizel üreterek karşılayabiliriz. Devlet sadece TİGEM arazilerini verimli kullansa başta canlı hayvan ve karkas et olmak üzere bitkisel ürün adına hiçbir şey ama hiçbir şey ithal etmeyiz. Ne gıda krizi kalır, ne şu ne bu!..
Evet sevgili okurlar bu hal ve gidişat neyin nesidir?.. Biz aklımızı peynir ekmekle mi yedik? Elin oğlu üretip ihraç ederken biz niçin üretmeyiz; hem de üretim adına en verimli topraklara hava, suya ve güneşe sahip olmamıza rağmen? Çare mi tükendi, biz mi tükendik!
Bu milleti, bu devleti düşünen bir Allah'ın kulu kalmadı mı bu ülkede söyler misiniz?.. Boğazımıza kadar başta gıda krizi olmak üzere her türlü kriz içinde debelenip duruyoruz… Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete… Karanlık ve umutsuz girdaplarda yol almaktayız. Yoksulluk ve rezillik diz boyu, ülke yolgeçen hanına dönmüş kimsenin umurunda değil.
Adam gelmiş yüzlerce mülteciyi sokak ortasında Tırın arka kapaklarını açarak sokağa boşaltabiliyor… Nerede devlet, nerede emniyet, nerede kolluk kuvvetleri, nerede istihbarat, nerede akıl, nerede insanlık. Nerede, nerede?..
Mülteci göçünün tek adresi neden Türkiye? Hiçbir ülke mültecilere kapısını kapatıp almaktan haklı olarak imtina ederken bizim mülteci aşkımız nereden kaynaklanıyor… Olay tamamen duygusal ve maalesef "PARAMIZ YOK"…
Her konuda çözümü ve çaresi olan sığınmacılar hakkında "Sığınmacılar üzerinden para alıyorlar…" ve "Sığınmacılar üzerinden ülke karıştırılmak isteniyor…" tespitlerini yapan BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş şöyle devam ediyor: "Niye inatla devam edilen bir sığınmacı politikası var? Çünkü Avrupa'ya, 'Bizde şu kadar sığınmacı var' dedikçe para alıyoruz. Yani bugün ülkede açık artırmayla sayıları artırılan sığınmacıların sebebi, Avrupa'dan para almaktır. Yani biz neden sığınmacı alıyoruz? Bizim paramız yok, bu kadar basit. Paramız olsaydı, sığınmacılara tenezzül etmeyecektik…"
Evet sevgili okurlar, parasızlık bizi maalesef her konuda diz çöktürüyor… Çözüm mü? Yanı başımızda ve avucumuzda MEM (Milli Ekonomi Modeli) ama o da Kafdağı'nın ardında aranıyor…
Cennet vatan ülkede cehennemi yaşamamız inanın insanın çok ağrına gidiyor. Ürettikleri ve yeraltı kaynakları bakımından dünyanın en zengin ülkesi olmamız gerekirken sefilleri yaşamamız inanın kanımızı donduruyor.
Bu bela ve musibetten kurtulma adına tek çözüm ve çare olan merhum Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın ortaya koyduğu çözümü görmezsek, hakkımıza sahip çıkmazsak ve önce bağımsız Türkiye demez isek; Allah tam belamızı verecektir…
Bu böyle biline…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Adem Birinci / diğer yazıları
- Yüceler yücesidir Fatıma anamız / 19.05.2025
- Na't-ı İmam Hüseyin / 17.05.2025
- Ceylanların sığınağı İmam Rıza / 10.05.2025
- Öz anneden daha aziz annemiz / 09.05.2025
- Azılı müşrik Übeyy b. Halef / 03.05.2025
- İmam Cafer Sadık / 26.04.2025
- Hz Peygamber’in cömertliği / 17.04.2025
- ‘Ben ve Ali bir nurdan yaratıldık’ / 09.04.2025
- Hz. Fatıma'yı incitmek / 27.03.2025
- Kâbe'nin Rabbine and olsun ki kurtuldum / 23.03.2025
- Na't-ı İmam Hüseyin / 17.05.2025
- Ceylanların sığınağı İmam Rıza / 10.05.2025
- Öz anneden daha aziz annemiz / 09.05.2025
- Azılı müşrik Übeyy b. Halef / 03.05.2025
- İmam Cafer Sadık / 26.04.2025
- Hz Peygamber’in cömertliği / 17.04.2025
- ‘Ben ve Ali bir nurdan yaratıldık’ / 09.04.2025
- Hz. Fatıma'yı incitmek / 27.03.2025
- Kâbe'nin Rabbine and olsun ki kurtuldum / 23.03.2025