Hangisini nasıl düzelteceksiniz?
Yolunuz yol değil, yol arkadaşınızı yol kesicilerden seçmişsiniz, yüzünüze karşı sam yelleri esiyor ve yıllarınız bu vaziyette geçmiş.
Doğal müttefik, stratejik ortak ve sırdaşsınızya güya!
Kol kola, omuz omuza yürüyorsunuz, ara-sıra da dönüp millete hava atıyorsun, benim böylesine yol arakdaşım var diye.
Adam yol kesici, adam kovboy, adam yanındakine çelme takmakla şöhret olmuş, yanındakinin tökezlemesinden, sendeleyip sarsılıp sırt üstü yere vurmasından müthiş zevk alıyor. Hamurunda var, çamurunda var, geleneği-göreneği böyle...
Seni de dünyaya rezil edip pis pis kahkahalar atmak için can atıyor.
Senin yürüyeceğin şeride muz kabuğundan karpuz kabuğuna kadar kayıcı ve kaydırıcı ne varsa döşetmiş, senin ayağın kaydıkça adam kahkayı basıyor, iki ayağın birden kaydıkça vücudunun her tarafı ile gülüyor.
Yolunuz yol değil, yol arkadaşlarınız hiç arkadaş değil.
Sizler yanlışı baştan yaptınız.
Hamurunda, çamurunda, kültüründe, geleneğinde ve dahi örfünde kan dökmek ve döktürmek, can yakmak ve yaktırmak, yetimi yoksulu ağlatmak ve ağlattırmak, “erkekleri boğazlayıp kadınları sağ bırakmak” olan adamlardan arkadaş edindiniz, onlardan doğal müttefik tuttunuz, onlardan stratejik ortaklar edindiniz ve şimdi de payınıza ağlamak düştü, milleti ağlatmak düştü.
Yazık değil mi ağlıyorsunuz, günah değil mi milleti ağlatıyorsunuz?
Girdiğiniz yolu değiştirmedikçe, sırdaşlarınızı ve doğal müttefiklerinizi değiştirmedikçe ne yazık ki daha çok ağlayacak ve milleti de ağlatacaksınız.
Ne yolunuz yol ne de arkadaşlarınız arkadaş...
Yolunuz yol değil, yol arkadaşınızı yol kesicilerden seçmişsiniz, yüzünüze karşı sam yelleri esiyor ve yıllarınız bu vaziyette geçmiş.
Doğal müttefik, stratejik ortak ve sırdaşsınızya güya!
Kol kola, omuz omuza yürüyorsunuz, ara-sıra da dönüp millete hava atıyorsun, benim böylesine yol arakdaşım var diye.
Adam yol kesici, adam kovboy, adam yanındakine çelme takmakla şöhret olmuş, yanındakinin tökezlemesinden, sendeleyip sarsılıp sırt üstü yere vurmasından müthiş zevk alıyor. Hamurunda var, çamurunda var, geleneği-göreneği böyle...
Seni de dünyaya rezil edip pis pis kahkahalar atmak için can atıyor.
Senin yürüyeceğin şeride muz kabuğundan karpuz kabuğuna kadar kayıcı ve kaydırıcı ne varsa döşetmiş, senin ayağın kaydıkça adam kahkayı basıyor, iki ayağın birden kaydıkça vücudunun her tarafı ile gülüyor.
Yolunuz yol değil, yol arkadaşlarınız hiç arkadaş değil.
Sizler yanlışı baştan yaptınız.
Hamurunda, çamurunda, kültüründe, geleneğinde ve dahi örfünde kan dökmek ve döktürmek, can yakmak ve yaktırmak, yetimi yoksulu ağlatmak ve ağlattırmak, “erkekleri boğazlayıp kadınları sağ bırakmak” olan adamlardan arkadaş edindiniz, onlardan doğal müttefik tuttunuz, onlardan stratejik ortaklar edindiniz ve şimdi de payınıza ağlamak düştü, milleti ağlatmak düştü.
Yazık değil mi ağlıyorsunuz, günah değil mi milleti ağlatıyorsunuz?
Girdiğiniz yolu değiştirmedikçe, sırdaşlarınızı ve doğal müttefiklerinizi değiştirmedikçe ne yazık ki daha çok ağlayacak ve milleti de ağlatacaksınız.
Ne yolunuz yol ne de arkadaşlarınız arkadaş...
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Doymayan gözden ve ürpermeyen kalpten… / 19.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Gazzeli çocukların çığlıkları çarpmış olabilir mi? / 04.04.2024
- Dilde adalet / 18.04.2024
- İlk çeyrek heba oldu gitti / 16.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 14.04.2024
- Dosdoğru dostluklara yelken açmak… / 10.04.2024
- Bayram gelmiş! / 09.04.2024
- Ağır misafiri yolcu ederken… / 08.04.2024
- Doğru tartan bir kantara çıkmalı / 06.04.2024
- ‘Demir olsa erir odunsa yanar Bakın yüreğine taş mı bağlamış?’ / 05.04.2024
- Gazzeli çocukların çığlıkları çarpmış olabilir mi? / 04.04.2024