Hayvanların çiftelisi

Suut Kemal Yetkin ile Nurullah Ataç birbirlerini iğnelemeyi severmiş. Suut Kemal'e yakıştırılan şöyle bir nükte var ki bunu İsmet Bozdağ, "Beyaz Arılar"da anlatıyor. Bir toplantıda Suut Kemal, "Hayvanların en çiftelisi ile insanların en çiftelisi nedir?" Kimse bilmez. Eleştirmenimiz Yetkin, yine kendisi açıklar: "Canım, hayvanların en çiftelisi at', insanların en çiftelisi 'aç' değil mi?... Ataç yani..."

Kitap okuyanlar

Ahmet Güner Elgin, Marmaratörleri anlattığı "Marmara kitabeleri"nde Necip Fazıl'dan şöyle bir anekdot nakleder: "Üstadın kitap okuma konusundaki direnci Marmaratörlerce iyi biliniyordu. Birgün bu konuda bana, 'İki tür insan vardır: Kitap okuyanlar ve kitap yazanlar. Ben ikincilerin birincisiyim' demiştim.

Maymun

Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin büyük simalarından Necip Fazıl Kısakürek, hocasına bağlandıktan bir süre sonra sakal bırakır. Şairin inancını ve yeni fikirlerini sanatında kullanmaya başlaması, bazı çevreleri rahatsız ederken bir gün adıdeymez biri N. Fazıl'ı sakkallı görünce laf atar: "Yahu maymuna dönmüşsün." Bunun üzerine nüktedan şairimiz, "Öyle mi?" deyip yüzünü arka tarafa çevirir.

Plağa alsaydık

Bu nükteyi Ahmet Tezcan'ın "Medyaskop"undan buyur ediyoruz. "Bir anı. Necip Fazıl Kısakürek'ten. Ünlü şair bir dava dolayısıyla yattığı Malatya'da muhteşem savunmalar yapıyormuş. Aynı davada yargılanan bir başka yazar bunu kıskanıp şöyle diyecek olmuş: 'Bugün mahkemede bir sükut ettim, hakimler heyeti dondu kaldı. 'Necip Fazıl'aaktarmışlar. 'Tüh!' demiş. 'Keşke sükutunu plağa alsaydık, sonra dinlerdik.