Enver Paşa'nın askeri siyasası yalnız milli ilkelere dayalı değildi. Milli siyasanın yanında dini birliği de sağlamaya çalışan bir siyasaydı. Bu siyasayı kendi ülkesinde sağlamak istediği gibi İran, Afganistan ve Hindistan'da da uygulamayı düşünüyordu. Bu siyasanın adı da İttihad-ı İslam'dır. O bu siyasa ile İngiliz ve Rus'ların baskı ve Egemenliği altındaki İran ve Afganistan'ı kurtarmaktı. Bunun için Bağdat'taki Osmanlı ordusunun XIII Kolordusunu görevlendirir. Gerçi bu siyasa bir kolordu kuvveti ile gerçekleşecek bir harekât değildi. İran'a girecek olan XIII. kolordunun amacı Rus baskısını kaldırarak İran hükümetini Rus ve İngilizlere karşı savaşa sürüklemekti. İran'da Rus baskısı kaldırıldıktan sonra, ayni siyasa Iranla işbirliği içerisinde Afganistan'a uygulanacaktı. Afganistan da İttihad-ı İslam anlayışı içerisinde Osmanlı ve İranla beraber savaşacaktı. Sonuçta Osmanlı, İran ve Afganlı askeri güçler, Hindistan Egemeni olan İngilizleri, Hindistan'dan çıkarmaktı. Düşündüğümüz zaman bu işler ve hayaller gayet güzel görünüyor. Güzel görünüyor ama Osmanlı orduları bu kadar büyük işleri neyle yapacak. Ancak Alman'ların verdiği silah ve cephane ile. Çünkü Osmanlı'nın silah ve cephane fabrikaları yoktu. Bu bölgeleri ele geçirdikten sonra yapılacak olan emperyalist amaçlı saldırılar nasıl durdurulacaktı. Veya nasıl korunulacaktı. O anda akla ilk gelen bağlaşığımız olan Alman silahı ve cephanesi aklımıza geliyor. Almanya 1916 da yaptığını daha sonra da yapacaktır. Bu yardımı yapmaktaki âmâcıda İran, Afganistan ve Hindistan'ın yeraltı ve yerüstü kaynaklarını sanayisinde kullanmak. Ayrıca ürettiği malları bu ülkelerin pazarlarında satmak. Enver Paşa ve arkadaşları bu durumları bilmiyor değildi. Hem de çok iyi biliyordu. Devletin varlığını koruyabilmek için borçlanması gerekti. Bunun karşılığında da savaşması gerekiyordu. Ancak o zaman devletin masrafını karşılayarak ayakta kalmağa çalışıyordu. Ama milliyetçiliğin gereği olarak sömürüden de kurtulmak için Kapitülasyonları kaldırıyorlar, ekonominin yönetimini Türklerin eline almaya çalışıyordu. Çalışmaları iyi yöndeydi ama onların bu idealist davranışları dahi bu gün yabancı sermaye yanlıları tarafından faşizan davranışlar olarak iftiralarla kirletilmekte kapitülasyon haklar yenden yapılandırılmak istenmektedir. Hatta bu konuda en büyük engel olarak gördükleri, Türkiye Cumhuriyeti devletinin en güçlü koruyucusu Türk Ordusunu dahi yıpratabilmek için F.G. markalı bir düşünce bu günlerde bazı komplolar düzenlemektedir. Şunu iyi bilmeliler ki Türkler, tarihimizin başlangıcından beri ordu millet yapısındadır. F.G. markalı düşünce değil hiçbir güç bu yapıyı değiştiremez. Türk Gençliği pozitif ilimlerde ilerledikçe F.G. markalı düşüncenin üfürükleri, halk deyimi ile vız gelir vız gider.Alihsan Paşa komutasındaki XIII cü Kolordu, Enver Paşanın emri ile İran topraklarına girer. Girer ama Enver Paşa bu emri verirken aşağıdaki üç konuyu derinlemesine bir durum muhakemesi yapmadan vermiştir. Birincisi; Şerif Hüseyin'in isyan olayıdır. İkincisi de Kut'un düşmesinden sonra İngilizlerin Basra'ya çok sayıda İngiliz birliklerini çıkarmasıdır. Üçüncüsü ise Doğu Anadolu'da, Ruslara karşı savunma yapmaya çalışan Vehip Paşa Komutasındaki III. Ordu ile Mustafa Kemal Paşa Komutasında ki XVI. Kolordunun durumları idi. Çünkü bu askeri Birliklerimiz, ulaşım yetersizliği, cephanesizlik ve yiyecek yetersizliğinden gerektiği gibi savunma yapamıyordu. Türk Ordusu Doğu cephesinde hem yoklukla ve hem de Ruslarla savaşıyordu. Doğuda genel durum bu haldeyken Enver Paşanın emri ile XIII kolordu 8 Haziranda İran Toraklarına girer 30 Haziran 1 ve 2 Temmuz tarihlerinde Rus'larla yapılan kanlı savaşlardan sonra Kermenşah'a girer. Rus ordusu yenilerek geri çekilir. Süleymaniye'den saldıran Türk Alayı da Sine'ye girer.
Ahmet Oğuz Bahadır / diğer yazıları
- Erzincan ateşkesi ve sonucu / 14.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011
- Bolşevik Rusya'nın Ermeni siyaseti / 12.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar - II - / 10.02.2011
- Savaş şurası'nda alınan kararlar / 09.02.2011
- Alman - Gürcü işbirliği ve amaçları / 06.02.2011
- Başkan Wilson'un ince hesapları / 05.02.2011
- Başkan Wilson'un siyasi amaçları / 04.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - II / 03.02.2011
- Brest Litovks Konferansı'na İngiltere'nin tepkisi - I / 02.02.2011
- Mustafa Kemal'in Almanya seyahati / 01.02.2011