Bu çirkin oyunlara Türkiye'nin de katılması istenmektedir ABD ve kısmen AB, Türkiye'nin gücünü ve stratejik durumunu gayet iyi bilmekte ve değerlendirmektedir. Müslümanlığa karşı giriştikleri bu gizli oyunlara öteden beri Türkiye'yi de alet etmek istemektedirler. Ancak Türkiye Irak hareketinde kenarda durmayı başardı. Şimdi de İran'a karşı, katılması için zorlanmakta ve her türlü baskıyı yapmaktadırlar. Ancak Türkiye'nin bu tuzaklara düşeceğini kimse beklemesin. Çünkü bu tür maceraya girmenin, gerek Türkiye için gerekse başka girenler için bu bir felaket olur. Batı'nın İslam'ı çökertme planları Birinci Dünya savaşından sonra güçlenen ABD, gittikçe dünya devleti haline geldi. Böylece 1939-40'lı yıllarda patlayan 2. Dünya savaşında ve daha sonraları Demokratik blok liderliğini tamamen ele geçirmiş oldu. Almanlara karşı etkili şekilde savaşı götüren ve galibiyete taşıyan devlet de ABD oldu. Sovyetler Birliği ise 1917 yılında Çarlık Rusya'ya karşı patlayan "Lenin'in Bolşevik ihtilaliyle" husule gelen bir devlet olarak müttefiklerle birlikte, Almanya'nın "Hitler Nazi ve İtalya'nın "Musolini faşist" rejimlerine karşı, İngiltere - Fransa ve ABD ile birlikte aynı safta savaştı ve sonunda Alman-İtalyan ve Japon ittifakını yendiler. Ancak savaştan sonra Avrupa kıtası, adeta Sovyetlerle kapitalistler arasında yarı yarıya bölünmüş oldu. Böylece yaklaşık olarak 1990'lı yıllara kadar bu iki blok devam etti ve aralarında adeta bir "Demir Perde" çekilmiş oldu. Kısacası bir tarafta serbest "kapitalist" rejimli devletler diğer tarafta da sosyalist-komünist dikta rejimleri kesin bir şekilde ayrılmış oldu. Bu arada ABD gittikçe güçlendi ve Dünyanın Demokratik Blok hakimi olarak kendi düzenini kurdu.Avrupa Devletleri ise devamlı olarak güç kaybetti ve ABD himayesine bir nevi sığınmak zorunda kaldı. Şu andaki AB'nin savaştan sonraki temel yatırımlarını bile ABD'nin sermayesi yapmış oldu. Türkiye'de ateizmin gelişmesi Ateizim - Türkiye'de de özellikle soğuk savaş devresinde büyük gelişme gösterdi. Sovyet Rusya'nın ihraç ettiği ateizim ve komünizm dünyayı bir zehirli sarmaşık şeklinde sarmaktaydı. Fakat Sovyetler 1990'larda çöktü. Tüm Dünyada hatta Demir Perde bölgelerinde bile ateizm hızla terk edilmeye başlandı. Ancak Türkiye'de maalesef bu illet hala devam etmekte ve özellikle bazı kilit mevkilerde olanların çalışmalarıyla ülkemize büyük çapta zarar vermektedir.20. yüzyılda Karl Marks-Lenin ve Darwinism, Ateizme çok büyük fırsatlar tanıyarak gelişmesine ön ayak olmuştu. Ancak Sovyetler Birliği'nin 2. Dünya Savaşından sonraki o şaşı ve dünyayı tehdit eden havası artık kalmadı. Sovyetlerin çöküşünden sonra, Ateizmin etkisi büyük çapta azaldı, ancak ülkemizdeki bazı eski ateistler- laiklik perdesi arkasına sığınarak gerek kalemşörlük , gerekse medya TV konuşmalarıyla ve eskiden elde ettikleri bazı yönetici mevkileriyle, oldukça etkili olmaktadırlar. Onların bazıları da doğrudan dışarıyla bağlantılı olarak bir çok defa Türkiye aleyhinde olmayı da kolayca uygulamaktadırlar. Liberaller ve dini duygular Dinin zayıfladığı tüm ülkelerde benzeri durumlar mevcuttur. Liberaller de bir çok izim'lere (Darwin-izm, Pozitiv'izm, Emperya-lizm, Neoemperya-lizm) ve benzeri ideolojik ve sistem yapılarına taraftar olmaktadır. Liberallerin ortalama değer yargıları materyalizme yönelmektedir. Onların da bazılarında, hatta birçoğunda maneviyat oldukça zayıflamış durumdadır. Madde ön plana gelmektedir. Onların esas önde gelen düşünceleri ise sermaye ve globalizasyon olmaktadır. Ancak Liberallerin arasında da bazı ateistlerin de yuvalandıkları izlenmektedir. Onlardın arasında, çoğu zaman maddeyi ön planda tutan, yarı inançlılar-çeyrek inançlılar ve inançsızlar karışımı da mevcuttur. Hatta arasından bazıları Allah'a inanmakta, ancak onun dışındaki Din'e inanmamaktadır. Orada kalmaktadır ve tabii ki dini tatbik etmemektedir.Ancak sıkıştığı zamanlarında Cenab-ı Hakk'a yalvarmakta ve dua kendi bildiği şekilde dua etmeye kalkışmaktadır.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006