AKP'ye ders vermeye kalkmayın!

Cumhuriyetin ilan tarihi olan 29 Ekim'i bu yıl kutlamadık ama şu da bir gerçek ki, hiçbir 29 Ekim bu yıl ki kadar çok konuşulmadı, gündem edilmedi.Cumhuriyetin ilan edildiği tarihi kutlayamadık. Çünkü Van'da deprem olmuş, birçok vatandaşımızı kaybetmiş, birçoğu zor kış şartları altında yaşam mücadelesi veriyor. Hükümette bu yaşanan tabii afet ve oluşan hüzünlü havaya binaen kutlamaları iptal ediyor. İyi, güzel. Ama milletin acısı için kutlamaları iptal ettiklerine kimseyi inandıramıyorlar. Polemikler günlerdir sürüyor. Ha, bende AKP'ye inanmayanlardanım. Neden? Çünkü Cumhuriyetin ilanı, yok olmakla karşı karşıya kalan bir milletin azmi ve kararlılığı ile başardığı bir mücadelenin, bir dirilişin tarihidir. Ve bu tarihi günü kutlamaktan maksatta harap ve bitap düşmüş bu milletin nasıl tekrar ayağa kalktığını dosta, düşmana hatırlatmak içindir. Yoksa AKP'li Kültür Bakanının dediği gibi "kadeh tokuşturmak" değildir. Bizim kültürümüzde zaten kadeh tokuşturmakta yoktur.Çünkü milletin bu acılı gününde lig maçlarını bile iptal etmeyen, iptal ettirmeyen anlayışın samimiyetine haliyle inanmadım. Çünkü annesi öldüğünde eğlence programlarını iptal eden TV kanallarına, Van depremi ve PKK saldırıları sonrası yayın akışlarında değişiklik yapmayan, eğlence programlarına aynen devam eden bu TV kanallarına ve patronlarına en azından nazikçe fırça atmasını bekledim (Erdoğan'ın) atmadı.Çünkü o günlerde Başbakan ve ekibinin üç ayrı düğüne katıldığı haberleri yayınlandı. Milletin bu acısına rağmen, düğün yapmak bir tarafa, Başbakan olarak o düğüne katılmak haliyle bu nasıl acıya ortaklık sorusunu akla getirdi. Bu düğünlerden biri de Zafer Çağlayan'ın, 5 yıldızlı bir otelde ev sahipliğini yaptığı, artı İzzet Yıldızhan'ın da davetliler arasında olduğu artı kaldığı odanın masraflarının da Bakan tarafından karşılandığı iddialarının olduğu bir düğündü. Tabi, o oda da yaşananlar magazin medyasından sonra yargıya intikal etti. Çünküleri çoğaltabiliriz. İşte bu çünküler altında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının, hükümet tarafından gösterilen sebebe binaen iptal edilmesini şahsen samimi ve inandırıcı bulmuyorum. Sayın Başbakan da bu samimiyetsizliği hissetmiş olacak ki, yapılan eleştirileri susturmak için "Bize kimse cumhuriyetçiliği öğretmeye kalkmasın" çıkışını yaptı. Ve bir anda birkaç kalem hariç herkes sus pus oldu. Çünkü Erdoğan ve AKP her şeyin en iyisini bilir (!)Kimse AKP'ye cumhuriyetçiliği öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye milliyetçiliği öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye Atatürkçülüğü öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye dinciliği öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye açılımcılığı öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye laikliği öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye kaç hak din olduğunu öğretmeye kalkmasın?Kimse AKP'ye besmele ile kilise açmayı, kilisede mum yakmayı, papaz duasından istifade etmeyi öğretmeye kalkmasın?Hele azınlıklara hak verme konusunda kimse AKP ile aşık atmasın?Yahudi ve Hıristiyanları dost edinmede kimse AKP ile yarışmasın?Sakın! Bölgenin en istikrarlı (!) ülkesinin iktidarına iç ve dış politika dersleri vermeye kimse yeltenmesin. Her zaman kendi hesapladıkları yıllık enflasyon üzerinden memura, işçiye zam yapan iktidara, kimse ekonomi dersi vermeye kalkışmasın?Hülasa terörün sıfırdan zirveye tırmandığı, ekonominin iflasa doğru gittiği, iç ve dış politikada milletin ve devletin bu kadar acziyet içinde kaldığı, Müslümanlara karşı Batının, Obama'nın sözcülüğü ve jandarmalığını yapan bir iktidarı, üç dönemdir, üstelik yüzde 50 ile iktidara getiren bu milletin seçimine herkes rıza göstersin ve iktidarı eleştirmeye kalkmasın (!)Not: Son cümle mecazidir; Bildiği doğruyu söylemeyen, dünyalık endişelere, makam, mevki veya korkutmalara kanarak hakkı gizleyenlerden olmaktansa toprak olmak daha evladır?