Attila İlhan, Haydar Baş ve ulusal hareket

Cumhuriyetin 93. yıldönümünde durum tespiti yapmak gerekiyor. Atatürk farklı tanıtılmış, Cumhuriyet farklı tanıtılmış, bağımsızlık kavramı farklı tanıtılmış; millet kamplara bölünmüştür. Bu tablo bizlere Osmanlının dağılma dönemini hatırlatıyor. Mehmet Akif Ersoy'un 1913'deki ikazları kulaklarımızda çınlıyor. "Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez." Bugün ülkemizde korku var, umut fakirliği var, endişe var.
Ülkemizde yaşananlar tesadüf değildir, her biri asırlar öncesinden planlanan gelişmelerdir. Coğrafyamız yeniden dizayn edilmek istenmektedir. Bakın bir örnek üzerinden gidelim. İkiz yasaları hepimiz duyduk. Yasanın birincisi -halklar üzerinde yaşadıkları toprakların zenginliklerinden istifade eder- der. İkincisi ise -halklar kendi geleceklerini belirleyebilirler- şeklindedir. Yasalar bir ihtiyaca göre şekillenir. Ülkemizde bu yasaya ihtiyaç duyulmuş ki veya ülkeyi şekillendirme adına bir proje başlatılmış ki, böyle bir yasa ülkemizde yürürlüğe girmiş.
Bu yasayı kanunlarımız arasına kimler dahil etti. Tam da buraya dikkat etmek gerekir. 2000 yılında Ecevit - Bahçeli - Yılmaz hükümeti tarafından bu anlaşma imzalanır ve 2003 yılında AKP hükümeti, tarafından bu yasa onaylanır. Bu yasa onaylandığı gün artık ulus devletin de köküne kibrit suyu dökülmüştür, Türk milletinin de.  Hedefin Türk milletinin ulusal çatısı olduğu Cumhuriyet olduğu besbellidir. İkiz yasaların onaylanması bu bölünme ve parçalanmaya cevaz vermekti. Türk milletini meydana getiren halklar tek tek birbirinden kopartılacak; nitekim de bu yolda ilerlenmektedir. Bu bir anlamda Sevr'in uygulamasıydı. Savaşla başa çıkamadıkları Türk milleti barış döneminde ve hukuk ile yok edilecekti.
Bugün millet olarak çözümün peşinden gitmek zorundayız. Rahmetli Atilla İlhan'ın ifadelerini yeniden hatırlamamız gerekiyor. "Dün ulusal hareketin merkezinde Atatürk vardı. Bugün ise ulusalcı hareketin merkezine Haydar Baş gelecek." Hep birlikte ulus devlet olan Türkiye Cumhuriyeti devletimize sahip çıkmalıyız.