Hafta sonu kızımın mezuniyet törenini izlemek üzere Başarılı Koleji ailesi ile birlikteydik. Kurulduğundan bu yana okulumuz olan bu kurumda hiç yabancılık çekmedik. Hep bir aile havası vardı. İlişiği olan veliler de bu atmosferden nasibini aldı. Her geçen yıl büyümekte olan bir aile ve ben bu aileyi tanımaktan çok büyük haz duydum. Çalışanlarına, yöneticilerine ve kurucusuna teşekkürleri bir borç bilir, saygılar sunar ve varlığının artarak daim olmasını Cenab-ı Allah (c.c.)'tan dilerim.Çocuklarımıza gelince. O cıvıltı o gençlik görülmeye değerdi. Program organizasyonu ise seçilen milli ve manevi değerleri yüksek şiir kültürümüzün yansıttığı türküler, skeçler ve ikinci olan kızımız Umay Taygan'ın akıcı okuma üslubuyla hazırlayıp seslendirdiği beni çok mutlu etti.Kötü zamanlar geçirdiğimiz şu günlerde, gençliğimizin felakete sürüklendiği şu günlerde böyle özü sözü güzel evlatlar yetiştirdiğimizi görmek memleketim adına beni çok mutlu etti. İnşallah Allah (c.c) kendisi ve bütün çocuklarımız iki cihanda mutlu olur.Bir taraftan programı seyrederken, bir taraftan da kendime hep şunu sordum: Bakmaya kıyamadığımız bu çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakıyoruz?En büyük zenginliğimiz olan çocuklarımız için ne yaptık?Üç beş kuruşumuz olsa koymaya özel yerler ararken hiçbir varlıkla kıyaslanmayacak kadar önemli bu çocuklarımız için ne yaptık?Maalesef oyun içinde oyunlardan oluşan Globalizm, Yeni Dünya Düzeni diye süslü laflarla kamufle edilmiş bir düzenin içinde benliğimizi, özümüzü kaybederek yuvarlanıyoruz. Uykumuzdan, gıdamızdan, zamanımızdan, giyimimizden, benliğimizden ödün vererek büyüttüğümüz evlatlarımızı hayata hazırlarken hayatı karmaşıklaştıranlara, doğayı kirletenlere, ormanları yok edenlere, yer altı ve yer üstü zenginliğimizi birilerine peşkeş çekenlere, toprağı satanlara, eğitimi zorlaştıranlara, ekmeği aslanın ağzından çıkarmak yerine midesine indirenlere, özgürlüğümüzü kısıtlayanlara karşı biz ne yaptık?Unutmayalım ki, geçmişte Çanakkale'de şehit vermeseydik bugün İstanbul'da yaşıyor olur muyduk? Vatan istila edildiğinde susup otursaydık bu vatan bizim diyebilir miydik? Ecdadımızın canıyla, kanıyla bize sağladığı bu imkânların elimizden uçup gitmesine izin verirsek, çocuklarımıza bizler ne bırakmış olacağız?Her şeyden önce işin teferruatına değil, özüne kulak verelim. Vatanımıza sahip çıkalım. Çocuklarımıza temiz bir ülke bırakmak için, haklarımızın korunup kollanması için, bağımsızlığımıza sahip çıkmak için seçim sandığı önümüze geldiğinde Bağımsız Türkiye diyelim.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012