Şu işe bakın. Buğday ambarı olan Türkiye, buğday ithal etmenin eşiğine geldi. Esasen getirildi de diyebiliriz.Türkiye Ziraatçılar derneği, Türkiye'nin 2 milyon ton buğday etmek zorunda kalacağını açıkladı. 2 milyon tonluk bir buğday ithalatından bahsediliyor. Az bir rakam değil. Nerden baksanız 2 milyar YTL tutarında ek bir fatura getirecek.Bilindiği gibi ülke nüfusunun 25 milyonu tarımdan gelirini temin ediyor ve buğday tarım ürünlerinin başını çekiyor. Tam 15 milyon vatandaşımız gelirini buğdaydan elde ediyor.Bugünlerde bir adet gelişti, baş sıkışınca otomatikman suç küresel ısınmaya ve buna bağlı olarak kuraklığa atılıyor.Peki, buğdayda tek sorumlu küresel ısınma ve kuraklık mı, yoksa ekonomide atılan yanlış adımların bunda etkisi yok mu?Geçtiğimiz yıllarda buğday ile ilgili yazdığım yazılarda IMF ve AB politikalarının tarıma büyük darbeler vurduğunu, tarım konusunda Türkiye'yi ithalata mahkum etmek istediklerini önemle vurgulamıştım.Tarımda bugün karşılaştığımız bu garip manzara en başta bu politikaların ürünüdür.Geçtiğimiz yıllarda buğdaya maliyetinin altında fiyatlar verilmişti. Desteklerin de yeterli olmaması sebebiyle bu maliyet altı fiyatlara dayanamayan çiftçiler ya başka ürünlere doğru kaydılar, ya da tarımı bıraktılar.Buğday üreticisi buğday üretmekten haz alamaz oldu. Çünkü ektikçe zarar ediyor ve zarar ettikçe de elinde ne var ne yok borca yatırmak zorunda kalıyordu.Buna kuraklık da ilave olunca buğdayı ithal edecek noktaya geldik.Yalnız çok ilginçtir, buğdayı ithal etmemiz gerektiği bizimkiler tarafından bugünlerde açıklanıyor. Halbuki Eylül başında ABD Tarım Bakanlığı Dış Tarım Servisinin açıkladığı bir raporda Türkiye'nin 2 milyon buğday ithal edeceği ifade edilmişti.ABD Raporu'nda Türkiye'nin buğday üretiminin 15,5 milyon tona düşeceği, yurt içi buğday tüketiminin 16,4 milyon ton olacağı, 2 milyon ton buğday ithalatına ihtiyaç olacağı ifade ediliyordu. Hatta biraz daha öteye gidilip 966 bin ton da stoka ayrılması öngörülüyordu. Sizce bütün bu açıklamalar neyi ifade ediyor?Bir hafta önce ABD Tarım Servisinin açıklaması, sonrasında da bizimkilerin açıklamaları.İster istemez aklıma şu soru geliyor: ABD'nin stoklarında Türkiye için hazırladığı, satmaya hazır 2 milyon buğday var da bunu bize postalamanın yollarını mı arıyor?2 milyon ton ithalat ihtiyacı öngörüsü için özellikle gayret edildiği ortada.Türkiye'nin buğday ithalatına ihtiyacı olup olmadığı ise ayrı bir araştırma konusu. Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, bir dönem depolarımız kaliteli yerli pamukla doluyken, pamuk ithal edebilmişiz. Ya da her tarafta mısır varken, mısır ithal edebilmişiz. Bunların yaşandığı ülkemizde şüphelenmemek mümkün mü?Eğer bu sonuç doğruysa, yani Türkiye'nin buğday ithalatına gerçekten ihtiyacı varsa o zaman neden buğday üreticisini yıllardan beri küstürüyoruz?Alternatif ürünler deyip duracağımıza, en temel ihtiyaç olan buğdaya neden ciddi bir yatırım yapmadık? Ürün ekmemeğe destek yerine neden ürün ekenlere destek vermedik?Bugün "buğday ithal etmeniz lazım" diyenler ve depolarındakini bize postalayanlar, bizi buğday ithalatına alıştıranlar, yarın buğdayı keserse, ya da buğday ithalatını siyasi şartlara bağlarlarsa sizce vaziyet nasıl olur?Nasıl olsa alıştık demeyin, bu sefer durum farklı.Buğdaya bağımlılık petrole bağımlılığa benzemez. Petrolsüz yaşanabilir, ama buğdaysız asla.Siyasilerimiz için bir şey ifade eder mi bilmem ama, buğday stratejik bir üründür. Buğday meselesi kapsamlı bir şekilde ele alınmalı, üretici desteklerle kalkınmalı ve ülkemiz ithalatın pençesinden acilen kurtulmalıdır.Merak edenler için, konunun çözümü Milli Ekonomi Modeli'nde var.(Bakınız www.milliekonomimodeli.com, tarım projeleri başlığı)
Murat Çabas / diğer yazıları
- ‘AKP sebep, enflasyon sonuç’ / 04.05.2024
- Asgari ücret artmadı, enflasyon arttı! / 03.05.2024
- Taksim Meydanı, emekçilere neden kapalı? / 01.05.2024
- Vizesiz seyahat derken vizeyle hayal oldu! / 30.04.2024
- Bakan Şimşek’e göre sıkıntılar geride kalmış! / 27.04.2024
- Hükümetin enflasyonla mücadelesi millete zarar veriyor / 26.04.2024
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024
- Asgari ücret artmadı, enflasyon arttı! / 03.05.2024
- Taksim Meydanı, emekçilere neden kapalı? / 01.05.2024
- Vizesiz seyahat derken vizeyle hayal oldu! / 30.04.2024
- Bakan Şimşek’e göre sıkıntılar geride kalmış! / 27.04.2024
- Hükümetin enflasyonla mücadelesi millete zarar veriyor / 26.04.2024
- Vatandaşın refahı için maaşa zam yapmamak! / 24.04.2024
- Bugün ulusal egemenliği kazandığımız gün / 23.04.2024
- Asılla vekil arasındaki gelir uçurumu! / 20.04.2024
- Enflasyon ve cari açık bahanesiyle fakirleştiriliyoruz! / 19.04.2024