Sıcaklıkların Marmara Bölgesi'nde öğle saatlerinde 35 dereceyi aşması sebebiyle yüksek rakımlı kamp bölgelerine büyük ilgi gösteriliyor. Kış turizminin merkezi olarak kabul edilen Uludağ, bin 800 metre rakımlı kamp bölgeleri ile sıcaktan kaçanların yazın da sığınağı oluyor. Uludağ Milli Parkı içerisinde bulunan Sarıalan ve Çobankaya kamp alanlarına son 3 günde 50 aile çadır kurmaya ve kamp yapmaya geldi. Çevre ve Orman İl Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, Çobankaya'da çadır kuranların sayısı son 3 günde 103'e ulaştı. Kızılay'ın 10'ar günlük devrelerinde ise 45 barakanın tamamı dolarken, kampta 120 kişi konaklıyor. Bu yıl özel sektöre devredilen Sarıalan kamp alanında ise bungolovların tamamının dolduğu, çadır sayısının teleferiğin çalışmamasına rağmen 200'e ulaştığı belirtildi.
Fiyatlar ucuz
Özel sektöre devredilen Sarıalan'da gecelik çadır kirası 6 milyon, elektriğin kilowattı ise 525 bin lira. Çobankaya'da çadır kirası günlük 4 milyon, elektrik ücreti ise 600 bin lira. Çadıra elektrik almak isteyenlerin kablo ve sayaç tesisatı getirmeleri gerekiyor. Sarıalan'daki bungolovlar, yemek hariç 15 günlüğü 700 milyon liradan kiraya veriliyor. Kızılay ise, 2 kişilik barakaları kişi başı 3 öğün yemek dahil 30 milyon liraya kiraya veriyor. Barakadaki kişi sayısı arttığında fiyat 25 milyona kadar düşüyor.
Gelenlerin çoğu emekli
İstanbul'dan gelen ailelerin büyük bir kısmını emekliler oluşturuyor. Otomobili ve küçük kamp çadırı ile Üsküdar'dan Çobankaya'ya gelen Mahmut ve Huriye İyigül çifti, sıcaktan bunaldıkları için Uludağ'a kaçtıklarını, ancak yanlarında ince kıyafet getirmeleri sebebiyle geceleri 8-9 dereceye inen hava sıcaklığı sebebiyle üşüdüklerini söylediler. Güneşli günlerde 20 derece civarında olan hava sıcaklığı Uludağ'da akşam saatlerinden itibaren 10 derecenin altına düşüyor.
Soba bile yakan var
Bin 760 metre yüksekliğe sahip Çobankaya'da akşam saatlerinde çadırda ve portatif barakalarda konaklayanlar elektrikli veya odunlu soba yakarak ısınıyor. Havanın bulutlu olması halinde ise sobalar daha erken saatlerde yakılıyor. Kışlık kıyafetler ile dolaşan vatandaşlar, şehre indiklerinde sıcaklar karşısında şaşırıyor.
Tam bir tatil
Uludağ'da yüksek basınç sebebiyle oksijen miktarının az olmasından dolayı vücut daha fazla alyuvar üretiyor. Bu sebeple 21 günlük Uludağ'daki kamp sonrasında kanın tamamen yenilendiği belirtiliyor. Uludağ'da kalanlar her gün ormandan kuru odun, mantar, kuş üzümü, kekik ve altın otu topluyor. Ayrıca orman içindeki 2-5 kilometrelik farklı patikalarda eşsiz tabiat yürüyüşleri yapmak mümkün oluyor. Uludağ'da bülbül ve keklik sesi de kampçıları dinlendiriyor.
Fiyatlar ucuz
Özel sektöre devredilen Sarıalan'da gecelik çadır kirası 6 milyon, elektriğin kilowattı ise 525 bin lira. Çobankaya'da çadır kirası günlük 4 milyon, elektrik ücreti ise 600 bin lira. Çadıra elektrik almak isteyenlerin kablo ve sayaç tesisatı getirmeleri gerekiyor. Sarıalan'daki bungolovlar, yemek hariç 15 günlüğü 700 milyon liradan kiraya veriliyor. Kızılay ise, 2 kişilik barakaları kişi başı 3 öğün yemek dahil 30 milyon liraya kiraya veriyor. Barakadaki kişi sayısı arttığında fiyat 25 milyona kadar düşüyor.
Gelenlerin çoğu emekli
İstanbul'dan gelen ailelerin büyük bir kısmını emekliler oluşturuyor. Otomobili ve küçük kamp çadırı ile Üsküdar'dan Çobankaya'ya gelen Mahmut ve Huriye İyigül çifti, sıcaktan bunaldıkları için Uludağ'a kaçtıklarını, ancak yanlarında ince kıyafet getirmeleri sebebiyle geceleri 8-9 dereceye inen hava sıcaklığı sebebiyle üşüdüklerini söylediler. Güneşli günlerde 20 derece civarında olan hava sıcaklığı Uludağ'da akşam saatlerinden itibaren 10 derecenin altına düşüyor.
Soba bile yakan var
Bin 760 metre yüksekliğe sahip Çobankaya'da akşam saatlerinde çadırda ve portatif barakalarda konaklayanlar elektrikli veya odunlu soba yakarak ısınıyor. Havanın bulutlu olması halinde ise sobalar daha erken saatlerde yakılıyor. Kışlık kıyafetler ile dolaşan vatandaşlar, şehre indiklerinde sıcaklar karşısında şaşırıyor.
Tam bir tatil
Uludağ'da yüksek basınç sebebiyle oksijen miktarının az olmasından dolayı vücut daha fazla alyuvar üretiyor. Bu sebeple 21 günlük Uludağ'daki kamp sonrasında kanın tamamen yenilendiği belirtiliyor. Uludağ'da kalanlar her gün ormandan kuru odun, mantar, kuş üzümü, kekik ve altın otu topluyor. Ayrıca orman içindeki 2-5 kilometrelik farklı patikalarda eşsiz tabiat yürüyüşleri yapmak mümkün oluyor. Uludağ'da bülbül ve keklik sesi de kampçıları dinlendiriyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.