Her sene 18 Mart'ta kutladığımız Çanakkale Deniz Zaferi ile ilgili kahramanlık destanları yeni yetişen gençliğimize niçin öğretilmiyor? Bu konuda Milli Eğitim yetkililerimizi göreve davet ediyorum. Maalesef, üniversite sıralarından mezun olan gençlerimiz arasında dahi Çanakkale Şehitliği'ni görmeyen, o destanlar destanını yaratan Türk kahramanlarını tanımayan ve dolaysıyla kendi tarine yabancı onca öğrencilermiz var. Bu gençliğe neden ataları yeteri kadar tanıtılmıyor. Seyit Onbaşılar, Mehmet Çavuşlar ve onları kahraman yapan Kuva-yı Milliye ruhu neden yeni nesle doyasıya yaşıtılmıyor?Şu hakikati çok iyi bilmeliyiz ki, Türk çocuğuna milli tarihi ve o tarihte harikalar yaratan ataları layıkıyla öğretilirse, bakın o Türk evladı o tarihten alacağı ilham ve kuvvetle ileride neler yapabileceğini bütün dünyaya haykıracaktır. O nedenle bir iki cümle ile de olsa bu kahramanlarımızı hatırlatmakta yarar görüyorum...Seyyit Onbaşı:Balıkesirli bir oduncu olan Seyyit Onbaşı'nın Çanakkale Deniz Savaşı'nda, tabyasına mermi isabet edinei arkadaşları yaralanıyor ve ölüyor ve tabya dağılıyor. Ancak Seyyit Onbaşı şehit olana kadar vatan topraklarını savunması gerektiğini biliyor ve 250 kg.'lık top mermisini yerden kaldırarak topun ağzına sürüyor. Toplam 3 atış yaparak İngilizlerin Ocean adlı gemilerinin arka tertibatını tahrip ediyor ve gemi mayınlara çarparak batıyor. Seyyit Onbaşı, toplara numara veren bir asker olmasına rağmen bu kadar isabetli atışları nasıl yaptığı herkesin merak konusu olmuştur.Mehmet Çavuş:Seddülbahir ve Conkbayır'ın büyük kahramanlarından biri de Bombacı Mehmet Çavuş 'tu. Bu kahraman Anadolu çocuğu, İngilizlerin siperlerimize fırlattığı el bombalarını korkusuzca hemen yakalar, karşı tarafa fırlatır ve zararını kendilerine dokundururdu. İngilizler bunu anlamış olacaklar ki bombaları bir kaç sayı saydıktan sonra fırlatarak Mehmet Çavuş'un iadesini önlemeye çalışmışlardı. İşte böyle bir bomba Mehmet Çavuş'un elinde patlayarak sağ elinin bileğinden kopmasına sebep olmuştu. Bu yiğit delikanlı vazife şuuruyla hastahaneden tabur kumandanına yazdığı mektupta şöyle diyordu:"Sağ kolumu kaybettim, zarar yok, sol kolum var. Onunla da pekala iş görebilirim. Beni müteessir eden ve yine kıtama iltihak edip düşmanla çarpışmama mani olan şey yaramın henüz kapanmamış olmasıdır. Hastahaneden kurtularak halen harbe iştirak edemediğim için beni mazur görünüz, affedeniz muhterem kumandanım.." Yahya Çavuş:Marmara Denizi ve Çanakkale Boğazı'nı tepeden gören Alçıtepe'yi ele geçirmek için İngilizler 5 ayrı koya saldırı düzenlemiştir. Bu koylardan bir tanesi var ki; Yahya Çavuş ve 63 askerlerinin destanlaştığı bir tepeye bakmaktadır. Ertuğrul Koyu denilen bu mekanda; Yahya Çavuş ve 63 şehit askerimiz yatmaktadır. Yahya Çavuş, Çanakkale'nin Ezine İlçesi'ndendir. Henüz yeni evlenmiş, yarinden ayrılarak Çanakkale Harbi'ne koşmuştur. Görev yaptığı mevziinin çok büyük stratejik önemi vardır. Eğer düşman Ertuğrul Koyu'na çıkartma yapabilirse, Alçıtepe'yi ele geçirmesi daha kolay olacaktı. Düşman 2000 askerle koya çıkartma yapıyor, ancak Yahya Çavuş ve askerleri adeta etten duvar olarak düşmana geçit vermiyor. Kanlı çarpışmalar sonucu denizin 150 m.'lik alanının renginin kırmızıya döndüğü görülmüştür. 63 kişi bu koyun bulunduğu tepede şehit düşüyor, ancak düşman Alçıtepe'ye ulaşmaya muvaffak olamıyor. İngiliz askerler hatıralarında şöyle yazıyorlar: "Alçıtepe'de açan bahar çiçeklerini gördük, ancak bir türlü o tepeyi ele geçiremedik."Çanakkale Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şâd olsun...
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Ölçülerden uzaklaşıldı (Harun KAYACI) / 01.01.2012