Celladına aşık olmuşsa bir millet

Özelde köylünün genelde tüm Türkiyenin hali pür melali: "Köy kahvesinde oturan 4 kişi AKP'nin ekonomik başarılarından söz ettikten sonra, içtikleri 12 çayın parasını zor denkleştirip ayrıldılar"....Sosyal medyada yayınlanan bu tweet oldukça anlamlı değil mi, sayın okuyucular?... Şimdi Ömer Hayyam'a kulak vermenin tam zamanı:Celladına aşık olmuşsa bir millet,İster ezan ister çan dinlet.İtiraz etmiyorsa sürü gibi illet,Müstehaktır ona her türlü zillet.Kim ne derse desin hemen hemen her konuda rezil ve pespaye bir durumumuz var.Neresinden tutsanız tel tel dökülen siyasi iradeye mahkumuz.Yıllardan beri sorunsuz yaşamış,kardeş olmuş komşularımıza namlu doğrultmak,Onları yerindenyurdundan etmek hangi akılla izah edilebilir?Meclisimizde kendi öz ellerimizle çıkarmış olduğumuz kanun ve kurallarla ülkemizi bölmekteyiz ve yabancıya peşkeş çekmekteyiz...Algı yöntemleri ile yıllardan beri asgari ücret mahkum kılınan,kandırılan aç bırakılan ve seçimden seçimede bir düdükle bir ahırdan diğer bir ahıra sevkedilen bilinçsiz,şuursuz vurdumduymaz bir millet olduk maalesef.Ölçümüz kayboldu,insanlığımızı yitirdik,düşünemez ve akledemez olduk.Menfaatimize olandan değilde aleyhimize olandan taraf olduk.İnsan celladına aşık olabilir mi? Ya da insan sömürülmekten zevk alabilir mi? Paspas olup herdem çiğnenmek kimin karınadır?Yıllardan beri at edip binilen ve eşek edilip sürülen köylünün haline ise ne demeli? Köylü son 10 yıldan beri kar edebiliyor mu? Şu an tarlası,evi,traktörü ipotekli olmayan bir çiftçi gösterebilir misiniz? Yıllardan beri cepten yiyerek sıfırı tüketti köylü.Cebinde çay içecek parası yok. Yok,yok ve yok olmasına rağmen maalesef köylü burnundan kıl aldırmıyor ve celladına toz kondurtmuyor.Bedava avukatlığa devam...  Celladı yıllardan beri ülkeyi üretimsiz bırakarak ithal cenneti yapıp milyon dolarları cebe indirirken bizim zavallıda ona alkıştan geri durmuyor.Bir zamanlar kendi hayvanını, kendi yemi ile besleyen, yurttaşının et ihtiyacını karşıladığı gibi Ortadoğu ülkelerine canlı hayvan ve et ihraç eden Türkiye, şimdilerde et ve canlı hayvan ithal ediyor.Tarımda kooperatifleşmenin yok sayıldığı,aile çiftliklerinin yok edildiği,desteksiz bırakıldığı, şirket tarımının  yandaş ithal tarımın  öne çıkarıldığı bir dönemdeyiz.Ülkemizin kalkınmasında en önemli gücün tarım olmasına rağmen ülkeyi tarımda dışa bağlı ithal cenneti yapmak, elbette işbaşındakilerin işine yaramaktadır.Bugün Türk köylüsü tasfiye ediliyor. Tarım el değiştiriyor.Üreticiler yok olma süreci ile karşıkarşıya.Avrupa'da çiftçiler haklarını almak, sorunlarına dikkat çekmek ve uygulanan tarım politikalarını protesto etmek için hemen her gün sokakta yatıp kalkarken bizim çiftçiler bırak hakkını aramak, celladına aşık olmaktan öte bir hal arzediyor.Bela barım barım çağırıyor sevgili okurlar.