Âlemlere Rahmet Hazreti Muhammed (s.a.v.) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurur: “Mü ’minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır; O’nun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe (nimete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur.” (Müslim, Zühd, 64; Dârim”, Rikâk, 61)Buradan çıkartılacak olan ders: Bakış açısıdır; algılama yöntemidir. Yaşanan bütün olayların ferde bakan yönü olduğu gibi kader planına bakan yönü de vardır. Buna göre insanlar yaşadıkları her şey hakkında ilgili ve bilgili olmalıdırlar. Bir de ibretle bakabilmelidir. İbretle bakan, işin sırrını da anlar. Gereğini yerine getirdiği takdirde de fayda elde eder.Toplumda büyük bir algılama sıkıntısı olduğunu bilmeyen yoktur. Çünkü fertler biri birini anlayamıyor, anlamak istemiyor. “Sen de benim gibi anla, benim gibi idrak et” diyor. Bu anlayış bir yerde de toplumsal tıkanmayı oluşturuyor. Toplumsal olaylardan o toplumda yaşayanlar mutlaka gereken dersleri çıkartmalıdır. Yunus Emre’ye ait olduğunu hatırladığım güzel bir söz vardı: “Her hata bir ders, ne hata biter ne ders” Demek ki bakabilen, görebilen, hatadan bile olumlu dersler çıkartabilmektedir.Son günlerin en önemli gündemi Gezi Parkı eylemleridir. Bir parkın yerine başka bir şey yapılmasına karşı çıkanların başlattığı eylemler, iktidar sahiplerinin yanlışları yüzünden istenmeyen durumlara kadar geldi. Polisin tazyikli su, cop, biber gazı gibi şeylerle zor kullanması sonucu iş çığırından çıktı. İlerleyen günlerde umarız bu iş tatlılıkla çözülür. Zaten bu şekilde gitmeyecektir. Tatlıkla ya da zorla bu iş bir yerde sona erecektir. Ancak bundan sonra da iktidarın işi kolay olmayacaktır. “Ben yaptım oldu” mantığı gençlik barikatına çarpmıştır. Tabi ki eylemci gençlere de söylenecek birkaç sözümüz vardır: Gençler başlattıkları eylemde haklıdırlar. Onların da bahsettiği gibi, anketlere de yansıdığı gibi, bu mesele birkaç ağaç meselesi olmayıp, toplumsal tepkinin yansımalarıdır. Toplumsal olaylarda ne kadar dikkat ederseniz edin sızmaların olması, haklı başlayan bazı işlerin haksız noktalara taşınması olabilecek şeylerdir. Bu konuda dikkat edip asla ve asla gaza ve oyuna gelmemek lazımdır. Bir de sorunlara kalıcı çözümler bulmak için çözümü olan, “Milli Ekonomi Modeli “ olan, sosyal adaleti sağlayacak “Sosyal Devlet Milli Devlet” tezinin sahibi Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’a kulak verme zamanı geldi de geçmektedir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Sosyal medyadan kimler korkar / 16.09.2025
- Ana muhalefete düşen görev / 15.09.2025
- Atasözleri bir milletin kültürüdür / 14.09.2025
- İbadetlere değer katan ilimdir / 13.09.2025
- İç cephe çökertilmeye çalışılıyor / 12.09.2025
- Hesap verme duygusu kaybedilirse! / 11.09.2025
- Susuz kalmaktan mı korkuyorsunuz? / 10.09.2025
- Vatandaşın derdi geçimdir / 09.09.2025
- Hüseyin’i yalnız bırakanlar / 08.09.2025
- Allah’ı seviyorsanız Muhammed’e tabi olacaksınız / 07.09.2025
- Ana muhalefete düşen görev / 15.09.2025
- Atasözleri bir milletin kültürüdür / 14.09.2025
- İbadetlere değer katan ilimdir / 13.09.2025
- İç cephe çökertilmeye çalışılıyor / 12.09.2025
- Hesap verme duygusu kaybedilirse! / 11.09.2025
- Susuz kalmaktan mı korkuyorsunuz? / 10.09.2025
- Vatandaşın derdi geçimdir / 09.09.2025
- Hüseyin’i yalnız bırakanlar / 08.09.2025
- Allah’ı seviyorsanız Muhammed’e tabi olacaksınız / 07.09.2025