Diyalogcuların kör gözüne

Dinlerarası diyalog uğruna misyonerlere ittifaktan dem vuran, Hıristiyanlara hoş görünmek uğruna İslam'ı tahrife yönelen Gülenciler köşeye sıkıştı.

AB'ne uyum süreci adı altında AKP iktidarının Diyalogcuların kılavuzluğunda İslam'ın önünü kapatıp Hıristiyanlığın önünü açması milletimizi uyandırmaya başladı. Bir yanda Kur'an kurslarına baskınlar düzenlenirken diğer yandan kilise-evlerin harıl harıl işlemesi milletimizin gözünden kaçmıyor. Artık yıllarca hoşgörü ve diyalog örtüsü ile koyunlarda gizlenen haçlar açığa çıktı. Açığa çıktıkça Nurculuk ile gizli Hıristiyanlık arasındaki irtibat deşifre oldu.

Deşifre oldukça telaşa kapılıyor, yeni demogojilere sarılarak milleti aldatmaya çalışıyorlar.

Son günlerde uydurdukları demogojilerden biri, "Efendim Hıristiyanlık, İslam'ı içermez, onun için eksiktir, tamamlanması için İslam'a muhtaçtır. Ama İslam Hıristiyanlığı da içerdiğinden Müslümanların Hıristiyan olmasına gerek yoktur."

Bu mantıkla hem yıllardır dinlerarası diyalog kılıfı altında himaye ettikleri misyonerleri Müslümanlar için zararsız göstermeye çalışıyorlar, hem de "İslam Hıristiyanlığı da içerir" safsatası ile bizzat misyonerliğe soyunuyorlar. Bu satırların yazarı Ahmet Şahin, "Hıristiyanlarla amentüde ittifakımız var" diyerek misyonerliğe soyunmamış mıydı?

Oysa Hz. Peygamberin tüm hayatı, Kur'an'ın üçte biri, İslam ile Hıristiyanlık ve Yahudilik arasındaki farkı ortaya koymaya dönüktür. Bu mantık Kur'an'da "Hak ile bâtılı karıştırma" olarak anlatılmış ve reddedilmiştir.

İkinci başvurdukları demogoji ise, "Hiç Hıristiyan olan Müslüman duydunuz mu?" demogojisidir.

Milletle adeta alay ediyorlar; gecekondu mahallelerinde açılan kiliseler, deprem bölgelerinde yürütülen misyonerlikler, açılan 30 bin kilise-evi ve emniyet kayıtlarına giren Hıristiyan olan çocuklardan habersizmiş gibi pişkin pozlara bürünüyorlar.

Her ay ekrana çıkardıkları Nurcu geçmişi olan Papazı unutuyorlar. Değil Hıristiyan olan, papazlığa kadar terfi edenler var.

Zaten Müslümanlar için en büyük tehlike İslam ile Hıristiyanlığı bulamaç yapan Nurcu anlayışın bizatihi kendisi değil mi?

Bu demogoglar halkın tanıklığından çok ortağı oldukları kartel medyasına inanırlar.

Onun için buyursunlar Haftalık dergisinin 21 Temmuz sayılı kapak konusuna baksınlar.

İşte derginin manşeti "Hıristiyan olan Müslümanlar anlatıyor. Kiliseleri bile var, çoğalıyorlar."

Bu derginin haberine inanırlar çünkü dergi, diyalogcular gibi bu işe üzülmüyor, bilakis ballandıra ballandıra bakın neler anlatıyorlar.

Nur Toprakoğlu anlatıyor:

"Biri bir kadeh şarap ve bir parça ekmek uzatıyor. Sıradaki kişi şarabı içiyor ve ekmekten kopardığı parçayı ağzına atıyor. Tören böyle devam ediyor. Ayinin tam ortasına gelinmiş. Karşılarında çarmıha gerilmiş Hz. İsa... Fakat bulundukları yer İstanbul'un göbeği. Müslüman olarak doğan, ama Hıristiyan olan nüfus kağıtlarına da bunu yazdıran insanlar küçücük kilisede yaklaşık 45 kişi kadarlar. Ve bulundukları yerden duydukları mutluluk gözlerinden okunuyor. Filmlerdeki pazar ayinlerinin küçük çaplısı yaşanmakta. Kilisenin adı bile ironik: Anadolu Türk Protestan Kilisesi... İlahiler Türkçe, ibadet Türkçe, vaazlar Türkçe... Kilisenin önderi Uğur Saçkesen, 34 yaşında, Bandırma doğumlu... Eşi de kendisi gibi sonradan Hıristiyan olmuş. Muhtemelen üç çocuğu da öyle... 12 yıldır Hz. İsa'yı izlemeye çalıştığını söylüyor: "Hıristiyanlık bir din değil, bir yaşam biçimidir. Hıristiyanın öz Türkçesi "İsa'yı izleyen kişi" demektir."

Şu cevaplara bir bakın:

-Peki İncil'i okuduğunuz dönemde Kur'an-ı Kerim ve diğer kutsal kitapları okudunuz mu?

Diğer dinlerde insan Tanrı'ya ulaşmak için çaba sarfeder, halbuki İncil'de gördüğüm tam tersiydi. Ben ona ulaşmaya çalışmıyorum, Tanrı bana elini uzatıyor. Yapmanız gereken bu eli tutmak.

Bugün biz Türk Hıristanı diye bir kavramdan söz edebiliyoruz. 12 yıl önce herşey çok farklıydı.

-Kaç Hıristiyan Türk var?

İstatistikli bir veri yok ama yaklaşık 2000-3000 civarında.

-Nüfus cüzdanınızın din kısmında ne yazıyor?

Hıristiyan. Ben Türk vatandaşıyım, askerliğimi Şırnak'ta yaptım. Vergimi son kuruşuma kadar ödüyorum ve bu ülkeyi çok seviyorum. Neden bir mezarlığım yok?

-Din değiştirirken neler yaptınız? Misyonerler işlemleri kolaylaştırmıştır herhalde...

Vaftiz olan, 18 yaşını doldurmuş kişilere kilise uygun görürse bir ihtida belgesi verir. İhtida ve muhtardan alınan kimlik değiştirme belgesiyle nüfus müdürlüğüne başvurdum. Ben Hıristiyan olduğumda Taksim'deki Türk Protestan Kilisesi vardı. Önce vaftiz oldum.

İki kız kardeşim var onlar da Hıristiyan oldu. Tesettürlü olan ablalarımdan biri de şimdilerde İncil okumaya başladı.

Bir başka Müslümanlıktan Hıristiyanlığa geçen kişi Ş. Ö. (25 yaşında)yü dinleyin:

15 yaşımdan bu yana Hıristiyanım. Ailem dindar olmasa da Ramazan'da oruç tutar, bayramlarda büyüklerini ziyaret ederlerdi. Benden önce bir kuzenim Hıristiyan olmuştu. Onunla kiliseye gitmeye başladım. İlk zamanlar ortamdan etkilendim, ilahileri şarkı gibi söylüyorlardı. Ben de onlara katılıyordum.

-Kimliğinizi değiştirirken sorun yaşadınız mı?

-Nüfus müdürlüğüne gittiğim zaman müdür "özür dilerim, daha önce hiç böyle işlem yapmadım. Bir kaç gün sonra toplantı var nasıl yapıldığını öğrenirim" dedi. Üç gün sonra tekrar gittim ve kimliğimi değiştirdiler. 10-15 yıl önce "Hıristiyanım" dediğim zaman "Ermeni misin, Rum musun?" diyorlardı. Şimdi sonradan mı oldun diyorlar. Bu bir gelişme. İnsanlar Türk olup da Hıristiyan olunabileceğini öğreniyor.

-Kaç yıldır Hıristiyansınız?

37 yaşındayım ve 15 yıldır Hıristiyanım.

-Kilisede göreviniz ne?

İbadet edenleri ilahilerle yönlendirmek. Müzikli tapınma diyoruz. Bizim ibadetlerimizde müziğin önemli bir yeri vardır.

-Türkiye'de Hıristiyan din adamı olunabilir mi?

Ben bir din adamıyım.

-Burada insanlara Hıristiyanlığı öğretmeye çalışıyor musunuz? Bir çeşit misyonerlik yapıyor musunuz yani?

Pazar günleri normal ibadet zamanında dini toplantımız var. Herkese açık. Bir de perşembeleri toplantımız var ama o sadece bize özel. Ayrıca inancımı paylaşmak anayasal hakkım.

-Kaç Türk kilisesi var?

Beşte ikisi İstanbul'da yaklaşık 40 kilise var.

-Yaş ortalaması nedir cemaatinizin?

Çok genç üyelerimiz de var 85 yaşında olanlar da... Farklı kültürlerden ve mesleklerden kişiler bir arada. Kilisenin espirisi de bu."

İşte örneklerden bazıları. Diyalogcuların kör gözüne ithaf olunur.