Dünkü yazımızda dünya sevgisinin zararları hakkında bazı tespitler yapmıştık. Mademki dünya bir imtihan sahnesidir. O zaman tabii ki dünyanın ahiret yurdundaki kazanımlar için belli bir görevinin bulunduğu da inkâr edilemez. Önemli olan buradaki hassas noktayı kavramaktır. Yanlış anlaşılmaya meydan vermemek için bu konuda biraz daha açıklama yapmak gerektiğine inandığım için bugün de dünya hakkında bazı açıklamalara devam edeceğim. İnsanoğlu, dünya hayatının sadece ahretteki kalıcı yerinin tespiti için geçici bir imtihan yeri, adeta bir tiyatro sahnesi hükmünde olduğunu bilmesine rağmen maalesef geçici menfaatler uğruna kalıcı menfaatlerini terk edecek kadar gaflete düşmektedir. İlahi kitaplar, peygamber buyrukları ve âlimlerin tavsiyeleri bu yönde olmasına rağmen netice hiçte iç açıcı değildir. Kur'ân-ı Kerim, geçici dünya hayatını şöyle tarif ediyor: "Bilin ki, dünya hayatı bir oyun, eğlence, süs, kendi aranızda (birbirinize karşı) övünme, mal ve evlat çoğaltma yarışıdır. (Bu) tıpkı bir yağmura benzer ki; bitirdiği ot, ekicilerin hoşuna gider, sonra kurur, onu sapsarı görürsün, sonra çerçöp olur. Ahirette ise çetin bir azap; Allah'tan mağfiret ve rıza vardır. Dünya hayatı ise, sadece aldatıcı bir geçinmedir." (Hadîd Suresi; 57/20).Yüce Rabbimiz, ölümü ve hayatı insanları imtihan etmek için yarattığını şöyle ifade ediyor: "O hanginizin daha güzel iş yapacağını denemek için ölümü ve hayatı yarattı. O üstündür, bağışlayandır" (Mülk Suresi; 67/2).Dünya hayatında imtihanın şiddeti; imtihan olunan kişinin kendine yakın ve sevgili kılınan şeylerle imtihan edilmesinden kaynaklanmaktadır. Ancak buradaki dengeyi kurabilmek içinde bize ciddi uyarılar yapılmaktadır:"Bilin ki mallarınız ve çocuklarınız birer fitne (imtihan)dir. Allah'a gelince büyük mükâfat O'nun katındadır." (Enfal Suresi; 8/28).Dünya hayatı kendine has dengeler ve düzen içerisinde devam ederken ölçüyü kaçırdığımız takdirde ziyana uğramamamız için yüce Allah biz kullarını bakınız ne güzel uyarmaktadır;"Ey inananlar, mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah'ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunu yaparsa, işte onlar ziyana uğrayanlardır. " (Münâfikun Suresi; 63/9).Söz buraya kadar gelmişken, hemen herkesin sık sık aldanarak hataya düştüğü bir noktaya da değinelim. Davranışlarımız esnasında yaptığımız ya da yapacağımız bir hata karşısında gönlümüzde mutlaka bir rahatsızlık olur ve içimizden bir ses yaptığımız bu hareketin yanlış olduğunu adeta gönül kulağımıza seslenir.Seslenir seslenmesine ama bir başka ses, bizi Allah'ın affının çok geniş olduğu noktasına meylettirerek, sanki işlediğimiz yanlışın tekrarına ya da devamına zemin hazırlar...İşte bu sesin şeytana ait bir ses olduğunu yine Rabbimiz bize haber vererek uyarıda bulunmaktadır;"Ey insanlar, Allah'ın vaadi gerçektir sakın dünya hayatı sizi aldatmasın ve o aldatıcı (Şeytan) Allah'ın affına güvendirmek sureti ile sizi aldatmasın." (Fâtır Suresi; 35/5).Dünya hayatının geçici ve aldatıcı, asıl ve ebedi yurdun ahiret yurdu olduğunu bilmeyen yok gibi ama içimizdeki ses, (nefis ve şeytan) maalesef bir virüs gibi, bir mikrop gibi bünyemize sirayet ederek bizi hastalık sahibi yapmakta, hasta bünye de kolayca yanlışa düşmektedir. Bünyemizi hastalıktan, ruhumuzu dengesizlikten kurtarmak için mutlaka bu bünyenin, aklın, ruhun, zerreden küreye her şeyin sahibi olan Rabbimize yönelip; tövbe ile temizlenip, ibadet ile güçlenmemizi sağlamaktan başka çaremiz yoktur. Aksi takdirde aldananlardan oluruz ve dünya imtihanını kaybederiz. Vesselam.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- ‘Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz!’ / 28.03.2024
- İkiyüzlü siyaset kaldığı yerden / 27.03.2024
- Siyaset deccalları / 26.03.2024
- Oyları bölün! / 25.03.2024
- Atatürk’ün her ilkesi önemlidir / 23.03.2024
- Yerelden genele değişimi başlatalım / 22.03.2024
- Sayılı gün çabuk geçer / 21.03.2024
- Atatürk diyor ki! / 20.03.2024
- Haydi, artık karar verin! / 19.03.2024
- Çanakkale geçildi mi, geçilmedi mi? / 18.03.2024
- İkiyüzlü siyaset kaldığı yerden / 27.03.2024
- Siyaset deccalları / 26.03.2024
- Oyları bölün! / 25.03.2024
- Atatürk’ün her ilkesi önemlidir / 23.03.2024
- Yerelden genele değişimi başlatalım / 22.03.2024
- Sayılı gün çabuk geçer / 21.03.2024
- Atatürk diyor ki! / 20.03.2024
- Haydi, artık karar verin! / 19.03.2024
- Çanakkale geçildi mi, geçilmedi mi? / 18.03.2024