Dünya MEM adaletini bekliyor

Türkiye'nin ekonomik tablosu ortadadır. Herkesin cebine bakması yeterlidir. Dünyanın yeraltı ve yerüstü kaynakları bakımından en zengin ülkesinde rızık endişesi ile yaşayıp gidiyoruz. Kaçımız hayatından memnun, kaçımız yoksulluk sınırının üzerinde yaşıyor, kaçımız gelecek kaygısı taşımadan başımızı yastığa koyabiliyoruz?
Parasızlık, işsizlik, gelecek kaygısı milleti yanlış yollara kanalize etmiş durumda. Somurtan, yüzü gülmeyen, haram lokma yiyen, faize bulaşan bir millet olduk. Türk aile yapısı tamamen çökmüş durumda. Afyon yemiş, efsunlanmış, akledemeyen, düşünemeyen, vurdumduymaz, dizi manyağı bir millet olduk.
Bir yerlerde yanlış yaptık?.. 
İç ve dış borcu 1 trilyon dolara yaklaşan, borcunu sürdüremeyen, dışarıdan her ülkeden borç dilenen bir Türkiye var karşımızda.
Hayatımızın tek gayesi para kazanmak ama onu bir türlü elde edemiyoruz. Çalıştıkça fakirleşen, okudukça cahilleşen bir millet olduk.
Evet, nerede yanlış yaptık? Bir bereketsizliktir, bir yok oluştur aldı başını gidiyor. Kaynak mı yok? Devletin imkânı mı yok? Az mı çalışıyoruz? 
Maalesef bu millet yıllardan beri hep yanlışın yanında yer aldı ve hep güçlü gözükene pirim verdi. Doğruları söyleyen, Hakkın yanında olanla, çözüm ve çareyle beraber olmadı. Dolayısıyla yağmur ekti fırtına biçti, şimdilerde başına taş yağıyor. Yaşanan fakirlik, çaresizlik, bereketsizlik bundan.
Ama her şey bitmiş değil... Çözüme, çareye, doğru insana, Milli Ekonomi Modeli'ne, Prof. Dr. Haydar Baş'a dönerse; iki yakası tekrar bir araya gelir. 
Eğer Prof. Haydar Baş'ı dinleyerek, Onu başımıza baş tacı yapsa idik; bugün 1000 TL vatandaşlık maaşı alacak, asgari ücret 5.000 TL olacaktı. MEM'in sosyal devlet projelerinden faydalanacak, bir elimiz yağda bir elimiz balda olacaktık. Elveda fakirlik merhaba zenginlik diyecektik. En basitinden şu anda yerinde yeller esen devri zamanında sosyal devleti uygulayan bir Libya gibi olacaktık. Libya'da sosyal devlet adına daha düne kadar neler mi vardı, sıralayalım:
- Libya'da evlerde kullanılan elektrik bedavaydı. 
- Su ve doğalgaz zorunlu ihtiyaç kapsamında olduğu için bedavaydı.
- Libya'da eğitim ve sağlık hizmetleri bedavaydı.
- Libya devleti, tüm hastalara ilacı, hiçbir ücret talep etmeden veriyordu.
- Benzinin litresi 0.08 avro, yani bir Libyalının bir litre benzine ödediği para Türk Lirası'yla yaklaşık 20 kuruştu.
- Libya ulusal bankaları faiz almıyordu. 
- Libya vatandaşları hiçbir şekilde vergi ödemiyordu. 
- Libya hem Afrika'da hem de tüm dünyada en borçsuz ülkeydi.
- Libya'da arabalar fabrika çıkış fiyatına satılıyor, nakliye bedellerini ise devlet karşılıyordu. 
- Yurtdışında burslu okuyan öğrencilere, Libya devleti iadesiz olarak aylık 1.650 avro burs veriyordu.
- Libya'da tüm üniversite mezunları bir iş bulana kadar maaşa bağlanıyordu.
- Libya'da evlenmek isteyen tüm çiftlere devlet 150 metrekarelik daire veriyordu.
- Libya'da istisnasız olarak her aile aylık 300 avro, yaklaşık 760 Türk Lirası yardım alıyordu.
- Petrol gelirlerinin yüzde 90'ı Libya halkına gidiyordu.
Milli Ekonomi Modeli iktidarında "en basitinden" Türk Milleti yukarıda sayılan sosyal devlet ilkelerini doya doya yaşayacaktır. Bunlar bizlere hayal gibi gelmesin. Bu sosyal devlet nimetleri şu an üçüncü dünya ülkeleri hariç hemen hemen her ülkede uygulanmakta.