Ekonomi bilimi için "kasvetli ve sıkıcı bilim" derler. Gerçek bilim niçin böyle olsun? Demek ki, ekonomi bilimi diye sunulan bilim, gerçek değil, aldatmacadan ibarettir. Bunu, Batılıların dünyaya egemen kıldığı safsatalara ve onlara dayalı ekonomi modellerine bakarak söylüyoruz. Zira o modellerin hedefinde aldatmak ve sömürmek vardır. Gerçekte ise hedefte, insanın mutluluğu olmalıydı. Böyle olsaydı, ekonomi bilimi gerçekten bilim olurdu. Ekonomi bilimi bu haliyle kasvetli ve sıkıcı olduğu için, o bilimle uğraşanlar da elbette talihsizdirler. Ekonomistlerin talihsizliğini onlara yöneltilen eleştirilerden de anlamak mümkündür. Bu eleştirilerin bazıları şöyledir: "Ekonomistlerin tek anlaştığı konu birbirleriyle anlaşamadıklarıdır." "Ekonomist, rakamlarla yalan söyleyen adama derler." "Dün öngördüklerinin, bugün gerçekleşmediğini, yarın açıklayabilen insana ekonomist diyoruz." Eleştiriler, bu şekilde uzayıp gidiyor. Ekonomistlerin talihsizliklerinden biri, öngörülerinin isabetsizliği ve birbirlerine zıt fikirler ileri sürmeleridir. Ekonomistlerin öngörülerinin genelde hep tersi çıkar. Onun için ekonomistler, pek öngörüde bulunmaz, bulunsa da öngörüleri çok uzun vadeli olur. Uzun vadeli öngörüler ya unutulur, ya da ona benzer gelişmeler zaman içerisinde mutlaka meydana gelir. Yakın zamanda böyle bir öngörüde bulunan ve isabet ettiren ekonomist Nouriel Roubin olmuştur. Roubin, ABD'de bir finansal krizin çıkacağını ve küresel boyut kazanacağını söylemiş, bundan dolayı da kendisine "kriz kâhini' lâkabı verilmiştir. Bu lâkabın verilişindeki amaç, Roubin'i, öne çıkarmak ve medyanın ilgi odağı yapmaktı. Nitekim bunu başardılar. Medya, Roubin'e her gün yeni öngörülerini sordu, o da söyledi. Ama ne hazindir ki, ondan sonra öngörülerinin hiçbiri tutmadı. Buna rağmen, Roubin, yine de kriz kâhini olarak arz-ı endam etmeyi sürdürdü. Hâlbuki Roubin'den çok önce, kriz şöyle dursun, liberal modelin çöktüğünü ve hiçbir ekonomik soruna çözüm getiremeyeceğini, 'Milli Ekonomi Modeli'ne dönülmesinin kaçınılmaz olduğunu, Prof. Dr. Haydar Baş, uluslararası kongreler düzenleyerek dünyaya ispat ve ilân etmiştir. Bu gerçeğin yanında Roubin'in kriz öngörüsü, devede kulak mesabesindeydi. Hal böyle iken Türk medyası, yine yapacağını yaptı. Deveyi kararttı, kulağı parlattı. Ekonomistlerin birbirlerine zıt fikirler serdetmesine gelince? Bunun örnekleri çoktur. En yeni örnek, ekonomist Robert Gordon ile ekonomist Jeol Mokry'nin zıt fikirleridir. Robert Gordon, ekonomide iyi günlerin geride kaldığını, geleceğin çok karanlık ve kötü olacağını söylüyor. Jeol Mokry ise, yeni icat çağına girdiğimizi ve ekonominin gelecekte çok daha iyi olacağını iddia ediyor. Mokry diyor ki : "Gordon gibi birçok ekonomist, ilerlemenin sonunun geldiğini söyledi, fakat hepsi yanıldı."Ekonomistlerin en büyük talihsizliklerinden biri de, ekonominin temel fikirlerini ekonomistlerin ortaya koymamasıdır. Meselâ, Batı kaynaklı ekonomi biliminin temeli, Adam Smith ve Thomos Malthus gibi Hıristiyan din eğitimi almış kişiler tarafından atılmıştır. Ekonomistler, bu temel fikirlerin teknik uygulayıcıları olmuşlardır. Bir başka deyişle ekonomistler, temel fikirleri esas alan politikalar üretmiş ve politikacılara önermişlerdir. Söz konusu politikalar başarılı olunca, primi toplayan politikacılar olmuş. Başarısızlık halinde ise suç ekonomistlere yıkılmıştır. Bu da ekonomistlerin ayrı bir talihsizliğidir.Bunun tek istisnası vardır. O da Rusya'nın, sadece temel fikirleri esas alan politikaları değil, temel fikirleri de yıkan 'Milli Ekonomi Modeli'ni uygulaması ve onun müellifi olan Prof. Dr. Haydar Baş'ı Meclisi'nde ağırlaması ve dahası mutabakat imzalayarak, tüm dünyaya duyurmasıdır. Bu, gerçekten ekonomi tarihinde bir devrim ve ekonomistleri talihsizlikten kurtaran bir gelişmedir. Ekonomistler, buna sahip çıkmazlarsa, kasvetli ve sıkıcı bilim diyerek safsatalarla ve talihsizliklerle boğuşmaktan kurtulamazlar.
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
- İnsan hakları ve ihlâlleri / 01.02.2019
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018
- Sömürü ve şahsiyetli insan / 21.01.2019
- Ekonomik kararlar ve insan davranışları / 09.01.2019
- Medeniyetlerin etkileşimi / 20.12.2018
- Ekonomide bitmeyen tartışma / 12.12.2018
- İletişim çağında iletişimsizlik / 22.11.2018
- Öngörülerdeki isabetsizlikler / 09.11.2018
- Küresel ekonomi ve ülke ekonomileri / 22.10.2018
- Adaletsiz ekonomi / 11.10.2018
- Ekonomide milli strateji / 18.09.2018