Türk Ceza Kanunu'nda zina suçuna hapis öngören maddenin çıkarılmasını isteyen AB, tavrını dün resmen açıkladı. Yeni TCK yasalaşmaz ve zina suçu iptal edilmezse müzakereler başlamaz!
Yeni TCK yasalaşmadan müzakerelerin başlamayacağını yineleyen AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Verheugen, "Avrupa'nın gerekçeleri tartışılmaz" diyerek noktayı koydu.
Erdoğan, Mecliste TCK görüşmelerini tıkayıp tasarıyı Adalet Komisyonu'na geri çekmiş ve AB tepki gösterince de "Biz Türküz, kimseyi içişlerimize karıştırmayız" diyerek rest çekmişti.
Bugüne kadar AB'nin bir dediğini iki etmeyen, iki yıl boyunca AB için atmadığı takla kalmayan Başbakan Erdoğan'ın bu tavrı anlaşılamadı.
Gazeteler, köşe yazarları, konunun uzmanları, siyaset teorisyenleri Brüksel'e gitmeye hazırlanan Erdoğan'ın AB'ye karşı son dakikada, daha bir hafta önce "AB için finişe 5 kala" kampanyası başlatmasının ardından "rest" noktasına gelmesine akıl erdiremiyor.
Hem de zina gibi ne AB'nin ne hükümetin ne de milletin gündeminde olmayan bir meseleyi bahane ederek ilişkileri germesine anlam verilemiyor.
Ancak, ağzını sıkı tutamayan bazı AKP kurmaylarından işin sırrını yavaş yavaş öğreniyoruz.
Erdoğan, Brüksel'e giderken önüne Ermenistan'a sınır kapısının açılması, Ruhban okulunun açılması ve hatta Alevilere farklı dinden muamele çekilmesi gibi Türkiye'yi ve de hükümeti sıkıntıya sokacak yeni şartlar konmasının önüne geçmeye çalışıyor.
Erdoğan'ın "Biz Türküz, kimseyi içişlerimize karıştırmayız" diye esip gürlemesinin sebebi bu... Yani Başbakan mezarlıktan geçerken ıslık çalıyor.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi üyesi, yani AB'nin iç işleyişini ve havasını iyi bilen AKP milletvekili Zekeriya Akçam, bu gerçekleri faş ettiği için kimbilir Erdoğan'dan ne fırçalar yemiştir.
Erdoğan'ın bütün esip gürlemesine rağmen zina suçunda ısrar etmeyeceği, AB ve kamuoyunu tatmin edecek sulandırılmış formüle razı olacağı AKP kulislerinden dışarıya sızıyor.
Erdoğan AB'nin yeni şartlar dayatmakta ısrarcı olması halinde zina kartı ile ilişkileri gererek tabanını geri kazanma yolunu seçecek veya AB sadece TCK'nın yasalaşması ile yetinirse zina yasağında ısrar etmeyecek.
Bunun için de, zina tasarısını geri çekerek AB Komisyonu'nun olumlu raporu hazırlanması halinde AB'ye jest yaparak zinadan çarkedecek.
İki aydır AB ve zina etrafında kopartılan fırtınanın sebebi bunlardır.
Anlayacağınız sınav yaklaştıkça kalbi pıt pıt atan öğrenci gibi yalpalamaya başladı iktidar.
Ancak AB zina suçunun serbest bırakılmasında ısrarlı.
Bakalım bu zinanın kurbanı kim olacak?
Yeni TCK yasalaşmadan müzakerelerin başlamayacağını yineleyen AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Verheugen, "Avrupa'nın gerekçeleri tartışılmaz" diyerek noktayı koydu.
Erdoğan, Mecliste TCK görüşmelerini tıkayıp tasarıyı Adalet Komisyonu'na geri çekmiş ve AB tepki gösterince de "Biz Türküz, kimseyi içişlerimize karıştırmayız" diyerek rest çekmişti.
Bugüne kadar AB'nin bir dediğini iki etmeyen, iki yıl boyunca AB için atmadığı takla kalmayan Başbakan Erdoğan'ın bu tavrı anlaşılamadı.
Gazeteler, köşe yazarları, konunun uzmanları, siyaset teorisyenleri Brüksel'e gitmeye hazırlanan Erdoğan'ın AB'ye karşı son dakikada, daha bir hafta önce "AB için finişe 5 kala" kampanyası başlatmasının ardından "rest" noktasına gelmesine akıl erdiremiyor.
Hem de zina gibi ne AB'nin ne hükümetin ne de milletin gündeminde olmayan bir meseleyi bahane ederek ilişkileri germesine anlam verilemiyor.
Ancak, ağzını sıkı tutamayan bazı AKP kurmaylarından işin sırrını yavaş yavaş öğreniyoruz.
Erdoğan, Brüksel'e giderken önüne Ermenistan'a sınır kapısının açılması, Ruhban okulunun açılması ve hatta Alevilere farklı dinden muamele çekilmesi gibi Türkiye'yi ve de hükümeti sıkıntıya sokacak yeni şartlar konmasının önüne geçmeye çalışıyor.
Erdoğan'ın "Biz Türküz, kimseyi içişlerimize karıştırmayız" diye esip gürlemesinin sebebi bu... Yani Başbakan mezarlıktan geçerken ıslık çalıyor.
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi üyesi, yani AB'nin iç işleyişini ve havasını iyi bilen AKP milletvekili Zekeriya Akçam, bu gerçekleri faş ettiği için kimbilir Erdoğan'dan ne fırçalar yemiştir.
Erdoğan'ın bütün esip gürlemesine rağmen zina suçunda ısrar etmeyeceği, AB ve kamuoyunu tatmin edecek sulandırılmış formüle razı olacağı AKP kulislerinden dışarıya sızıyor.
Erdoğan AB'nin yeni şartlar dayatmakta ısrarcı olması halinde zina kartı ile ilişkileri gererek tabanını geri kazanma yolunu seçecek veya AB sadece TCK'nın yasalaşması ile yetinirse zina yasağında ısrar etmeyecek.
Bunun için de, zina tasarısını geri çekerek AB Komisyonu'nun olumlu raporu hazırlanması halinde AB'ye jest yaparak zinadan çarkedecek.
İki aydır AB ve zina etrafında kopartılan fırtınanın sebebi bunlardır.
Anlayacağınız sınav yaklaştıkça kalbi pıt pıt atan öğrenci gibi yalpalamaya başladı iktidar.
Ancak AB zina suçunun serbest bırakılmasında ısrarlı.
Bakalım bu zinanın kurbanı kim olacak?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İbrahim Berk / diğer yazıları
- Cübbe düştü haç göründü / 07.01.2020
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014
- Darbe fragmanı / 22.07.2016
- Suriye bumerangı / 24.02.2016
- AKP'nin hali pürmelali / 17.02.2016
- Atlantik'in iki yakasından Türkiye'nin görünümü / 22.10.2015
- Stratejik derinlikte çırpınan Türkiye / 18.09.2015
- Ya felakete, ya felaha / 05.09.2015
- Teröristleri takviye Mehmetçiği tasfiye operasyonu / 25.02.2015
- AKP IŞİD'i niçin vuramaz? / 15.10.2014
- Kuklalar düşünemez / 09.10.2014