logo
30 MAYIS 2025

Göz göre göre kanser olacağız

26.02.2018 00:00:00
Uşak Şeker Fabrikası'nın kurulması için ilk adımları atan Uşaklı Molla Ömeroğlu Nuri (Şeker)'in oğlu Muhsin Şeker anlatıyor:
"Babam, fabrikayı kurmadan evvel şekeri evimizde imal etmeyi başarmıştı. Köyde yetişen pancarı şehirdeki evimizde kazanlara koyup kaynatıyor, kabuklarını soydurup rendeletiyor, ağaçtan yapılmış sıkma makinemizde sıkıp elde edilen şerbete kireç ayranı katıyor, sabaha kadar öyle bırakıyordu. Sabah, kireci altına çökmüş şerbeti bulandırmadan başka kazanlara aktarıyor ve bundan köpük helvası yapıyordu? Ben, yapılan bu helvaları pazara götürür, bağıra?bağıra satardım, şehirlisi, köylüsü kapış kapış alırlardı.
Babam bununla yetinmedi. Sayısız deneylerden sonra, pancar kokusu alınmış koyu şerbet elde etti, bu revaki dükkan dükkan gezdirdi, 'İşte' dedi, 'Bu şekerin koyu şerbetidir. Bir şeker fabrikası yaptıralım, tarlalarımıza bol bol 'çükündür' ekelim, hem paralarımız Avrupa'ya gitmesin, hem de çoluk?çocuk, milletimiz bol şeker yesin?' Anlaşılıyordu ki fabrika, babam için ölümsüz bir amaç olmuştu."
İşte cumhuriyetin ilk dönemi halk da devletle el ele vermiş ve kalkınmaya katkı sağlamak için canla başla uğraşıyordu. Nuri Şeker de bunlardan biriydi. 
Uşak'ta Şeker Fabrikası kurma çalışmaları devam ederken yine 1925'te İstanbul'da da özel şahısların ve bazı milli bankaların iştiraki ile "İstanbul ve Trakya Şeker Fabrikaları T.A.Ş." kurulmuştur. 22 Aralık 1925 tarihinde Alpullu Şeker Fabrikası'nın temeli atılarak on bir ayda fabrikanın montajı bitirilmiş ve 26 Kasım 1926'da fabrika işletmeye açılarak ilk Türk şekerini üretmiştir. Uzun bir süre Türk halkının şeker ihtiyacı bu iki fabrikadan karşılanmış fakat artan nüfusla beraber şeker ihtiyacı da artınca 1933'te Eskişehir, 1934'te Turhal şeker fabrikaları açılmıştır. Ve pey der pey diğerleri... 
Ben ilkokuldayken okul bizi Alpullu Şeker Fabrikası'na geziye götürürdü. Şeker pancarının nasıl şeker haline geldiğini, üretim aşamalarını görür, izlerdik. Gördüğüm ilk fabrikadır. Aynı dönemler, yaşlılar; 'pancar yiyin, kan yapar, veremden korur' derlerdi. Şeker fabrikaları sadece şeker üretmezdi. Çevrelerinde kooperatifler örgütlenir, pancarın küspesi yem olur, o bölgede hayvancılığın gelişmesine katkıda bulunurlardı. Cumhuriyet döneminde bu fabrikalar sayesinde, tarımdan hayvancılığa, kooperatifçilikten bankacılığa ve istihdam sağlamaya kadar birçok alanda gelişme bu fabrikalar sayesinde sağlanmıştır. 
Şimdi gelinen noktada bize Cumhuriyet'in ilk yıllarından birer emanet olan bu fabrikaları özelleştiriyoruz. Etibank'ı, Sümerbank'ı, Şişe Cam'ı, kağıt fabrikalarımızı ve diğer birçok emaneti özelleştirdiğimiz gibi şimdi de şeker fabrikalarını elimizden çıkarıyoruz.
Olayın belki daha da önemli bir başka boyutu da sağlık. Bu fabrikaları alacağı söylenen Cargill firması NBŞ (Nişasta Bazlı Şeker) üreten bir firma. Bu firmayı dünyanın her yerine ve bizim ülkemize de sattığı GDO'lu tohumlardan da tanıyoruz. NBŞ'i de genellikle mısır şurubundan elde ediyor. Ki bu İsrail'in hibrit mısırı. Halbuki ABD'de son 30 yılda üç kattan fazla görülen karaciğer kanserlerinin sebebinin mısır şurubu olduğu kanıtlandı.
Peki biz niye bile bile, göz göre göre kendimizi kanser etmeye çalışıyoruz? Bu fabrikalar özelleşince şeker pancarından şeker üretilmeyecek, mısır şurubundan üretilecek ve hepimiz kanser riski ile karşı karşıya kalacağız. Hangi devlet bunu vatandaşına reva görür, soruyorum sizlere.
Şeker pancarı üretimi duracak. 1998'de üretim 22 bin ton iken 2015 rakamları 7 bin tona düştüğünü gösteriyor. Üretim yetmediği için aynı yıl 170 bin ton şeker ithal etmişiz. Şeker pancarı mı ekemeyiz? Fabrikamız mı yok? Yoksa çalıştıracak insanımız mı? Kendimiz şeker pancarımızdan üretip ve sağlıklı bir şekilde şeker haline getirebilecekken niye yapmadığımızı akıl ile anlamak mümkün değil.
İsrail'in yiyeceklerimizin yapısını bozmaktaki istikrarlı çalışması aslında inancının bir gereği. Çünkü onlara göre Yahudi ırkından olmayanlar ikinci sınıf ve ölmeliler, en azından sayıları azalmalı. Onlar sadece üstün ırk olan Yahudilere hizmet için varlar. Zira İsrail ürettiği bu GDO'lu tohumları kendi iç piyasasında tüketmiyor. Amerika'nın da Evangelist bir bakış açısıyla, kıyameti çabuklaştırmak için İsrail'e her türlü politikasında destek olduğunu biliyoruz. Peki biz üzerimizde oynanan bu oyuna niye müsaade ediyoruz? Ayrıca hani yerli ve milliydik?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Asude Havuzlu / diğer yazıları
İş gücü verileri paylaşıldı
İşsizlik geçen aya göre arttı
TÜİK 3 aylık büyüme verilerini açıkladı
Beklentilerin altında gerçekleşti
Ev ilanlarında yeni dönem
Fahiş fiyat artışına yaptırım geldi
İzmir'de otomobile silahlı saldırı
Aynı aileden 3 kişi hayatını kaybetti 3 kişi ağır yaralandı
Verim yarı yarıya düştü
Çiftçiye şimdi de kuraklık şoku
Yabancı çeteler her yerde
6 ilde 23 kişi yakalandı
'Türkiye olmasaydı Kıbrıs Filistin gibi olurdu'
KKTC Başbakanı Üstel'den çarpıcı açıklama
Narin Güran Davası
15 sanık adliyede
ABD''den Rusya'ya 'müzakere' uyarısı
Reddederse yaptırım masada
Trump, mahkemenin kararına 'siyasi' dedi
"Tamamen Trump nefreti mi?"
İBB soruşturmasında 3 tahliye
Etkin pişmanlıktan yararlandılar
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Kurban
Gazze'de ateşkes
İsrail ve Hamas kabul etti
Bingöl'de 4,3 büyüklüğünde deprem
Merkez üssü Kiğı ilçesi
BTP’den Atatürk’lü fetih paylaşımı
İstanbul’u işgalden kurtaran Atatürk unutulmadı
İş gücü verileri paylaşıldı
İşsizlik geçen aya göre arttı
TÜİK 3 aylık büyüme verilerini açıkladı
Beklentilerin altında gerçekleşti
Ev ilanlarında yeni dönem
Fahiş fiyat artışına yaptırım geldi
İzmir'de otomobile silahlı saldırı
Aynı aileden 3 kişi hayatını kaybetti 3 kişi ağır yaralandı
Verim yarı yarıya düştü
Çiftçiye şimdi de kuraklık şoku
Yabancı çeteler her yerde
6 ilde 23 kişi yakalandı
'Türkiye olmasaydı Kıbrıs Filistin gibi olurdu'
KKTC Başbakanı Üstel'den çarpıcı açıklama
Narin Güran Davası
15 sanık adliyede
ABD''den Rusya'ya 'müzakere' uyarısı
Reddederse yaptırım masada
Trump, mahkemenin kararına 'siyasi' dedi
"Tamamen Trump nefreti mi?"
İBB soruşturmasında 3 tahliye
Etkin pişmanlıktan yararlandılar
Atatürk’ün hazırlattığı hutbeler
Kurban
Gazze'de ateşkes
İsrail ve Hamas kabul etti
Bingöl'de 4,3 büyüklüğünde deprem
Merkez üssü Kiğı ilçesi
BTP’den Atatürk’lü fetih paylaşımı
İstanbul’u işgalden kurtaran Atatürk unutulmadı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.