BTP seçime hazır
BTP'nin, Türkiye'nin en ücra beldesinde dahi 28 Mart yerel seçimlerine hazır olduğunu belirterek, "mazisi 30-40 yıla varan, Cumhuriyet'in yaşı kadar yaşı olan partiler belki bizim gireceğimiz yer kadar yerde seçime giremeyecektir" diyen BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, partisine yoğun katılımların yaşandığını ifade ettiği açıklamasında, "Bu, bizim ifade etmeye çalıştığımız tehlikeyi artık milletin tamamının görmeye başlamasındandır. Bu münasebetle de herkes üzerine düşeni kuvay-ı milliye ruhuyla bihakkın eda etme noktasına gelmiştir. İktidar partisi de olmak üzere hepsinden BTP'ye fevkalade bir katılım var. İktidar partisi genel seçimde yerini BTP'ye teslim ederse hiç şaşmayın" dedi.
Vatandaş bir er kişi arıyor
Türkiye'nin en büyük partisinin BTP olup, en güçlü kadroların BTP'de bulunduğunu söyleyerek vatandaşları farklı propagandaların esiri olmamaları konusunda uyaran BTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, AKP iktidarının icraatlarına dair şu değerlendirmede bulundu:
"Tayyip beyin Başbakan olması ile mutlu, gururlu olan insanlardan bir tanesiyim. Ama benim mutlu olmam, gurur duymam, halkımın açlığını, ihtiyaçlarını gidermedi ki. Hepimiz ondan çok şey bekledik. 'Milletin zümrüd-ü ankası' dedik. Onun için de % 34 gibi bir oy verdik. Ama gördük ki kendine has bir projesi olmadığı gibi bir mantalitesi, bir mantığı da yok. Bir emir kulu gibi yukarısı emrediyor, aşağısı icra ediyor. Kim emrediyor, kim yapıyor? Allah ile kendi arasında. Ama bana sorarsanız, birisi söylüyor, birisi yapıyor. Bu, benim tanıdığım Recep Tayyip Erdoğan değil. Başka bir Recep Tayyip Erdoğan ortaya çıktı. Şaşırdık. Vatandaşın tamamı da şaşırdı. Düşünebiliyor musunuz, ömrünü akidesi üzerine bina etmiş bir insan geliyor, akidesine ait bütün kuralları elinin tersiyle itiyor, bir senede 21 bin tane kilise evi açtırıyor. Bu milletin bir kimliği var. O kimliği de 'Müslüman Türk' diye nüfus kağıdına geçmiş. Dinin nedir? İslam. Şimdi onu siliyoruz. Millet hayal kırıklığına uğradı. Sıradan, dinden uzak bir insan gelse topluma bu kadar etki edemez. Ama hayatının her zerresinde 'aldığım nefes onunla ilgilidir' diyen insanlar tarafından bu silinirse millet korkunç bir badireye düşer. Milletçe bu badireyi yaşıyoruz. Millet bunlarda aradığını bulamadı. Vatandaş bir er kişi arıyor. Er kişi ki kendi gibi düşünecek, kendi gibi inanacak, örfü, adeti, geleneği, aynen kendi gibi olacak; bunu arıyor. İşsizlik almış başını gidiyor. Ekonomi batmış gidiyor. Bu batan ekonomiyi nasıl bir sanat ki dünyanın en güçlü ekonomisi gösteriyoruz. Halbuki olay buz üzerinde yazılmış yazıya benziyor."
Ekonomi vahim durumda
"Geçmişte borçları ödeyemez, faizleri öderdik. Bu iktidar döneminde faizleri de ödeyemez duruma geldik. Türkiye bir yılda 64 milyar dolar daha borçlandı. Bu yolla giden kim olursa olsun aynı sonuç kaçınılmazdır. Bu iktidar ne kadar samimi olursa olsun bu yolla hiç bir şey yapması mümkün değildir. Hz. Cebrail'i getirelim, başbakan yapalım, bu programla, bu yolla bir şey yapması onun da mümkün değildir. Bu yol çıkmaz sokaktır. Bu yolun sonu hüsrandır. Milleti batırmaktır, vatanı bölmektir, devleti yıkmaktır, bitirmektir. Her şeyi bitirmektir. Gelecekte bir hesapları var ise yapacakları tek iş bu yoldan vazgeçmeleridir. Milli politikalara, milli kaynaklara dönmeleridir. Bağımsızlık yanlısı politika hayata geçirmeleridir."
28 Mart uyarısıBTP Lideri Prof. Dr. Haydar Baş, "karanlık kuyu gibi" diye nitelediği tablodan kurtulmak için önümüzdeki 28 Mart yerel seçimlerinde millete büyük iş düştüğünü belirterek şu uyarıda bulundu:
"Türk milletinin istiklali ve istikbali öyle sıradan bir milletin istiklal ve istikbaline benzemez. Hayatının her döneminde bir mücadele ile kendisine vatan bulmuş, misak-ı milli hudutları çizmiş bir milletin, bir devletin, bu kadar sorumsuz bir tarzda hadiseler karşısında belirsiz, tavırsız bırakılması devletin, milletin bekası için çok vahim bir manzaradır. Milletimiz de 28 Mart'taki bu seçimlerde 'yanlış yapıyorsun' ikazını mutlak surette vermesi gerekir. Vermez ise ne olur? Yerel seçimler milletin elinde tek koz. 3,5 yıl daha iktidar ile millet arasında bir denetleme ilişkisi olmayacak. Medya vazifesini yapmıyor. Muhalefet muhalefet yapamıyor. 3,5 sene hesap sorma imkanı olmadığı gibi gideni de geriye getirme imkanı olmayacaktır. O bakımdan ayağımızı denk almalıyız. Tavrımızı belirlemeliyiz. Biz de milletimize çok daha yakın olmalıyız. Meseleleri önüne koymalıyız. Bu seçimin ehemmiyetini ve vahametini anlatmalıyız. Eğer yola böyle devam edersek nasıl vahim bir manzara ile karşılaşırız, söylemeliyiz. İktidar partisini sevenler de, karşı olanlar da mutlaka ders vermesi lazımdır. Alternatif üretecek bir siyasi partiyi, yani BTP'yi mutlaka desteklemesi lazımdır. O zaman endişe edecektir. 'Millet sopayı gösterdi. Kantarın topuzu fazla kaçtı' diyecek. Aklını başına alacak. 'BTP geliyor' diye endişe edecek, o da bağımsızlık yanlısı bağımsız Türkiye'yi kurmaya ve istiklalini, istikbalini ilan etmeye matuf bir projenin içine girecektir."