İmamoğlu’ndan İstanbul İttifakı açıklaması
İmamoğlu, “İstanbul İttifakı’nın kurulabileceğine hem de siyasi ittifakların da müzakere edilebileceğine olan inancım hala tam. Konuşmalar, bu görüşler ifade edilecektir. Ama günü geldiğinde makul görüşmeler için zeminlerin de oluşabileceğini düşünüyorum. Elbette buna Sayın Akşener de dahil” dedi.
19.09.2023 16:21:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi





İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), kentin 6 ilçesindeki (Ataşehir, Beykoz, Çekmeköy, Sancaktepe, Sultanbeyli, Ümraniye) su baskınlarına son verecek projenin temelini attı.
Toplamda 660 milyon liraya mal olacak atık su, yağmur suyu hatları ve dere ıslahı çalışmalarının başlangıcı için Sultanbeyli Kent Meydanı'nda tören düzenlendi.
"Anadolu Yakası İlçeleri Çevre Projeleri Temel Atma Töreni", İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun katılımlarıyla gerçekleştirildi.
İmamoğlu, konuşmaların ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı. Gazetecilerin soruları ve İmamoğlu'nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle oldu:
Soru: Seçim sürecinde Erzurum'daki halk buluşması sırasında uğradığınız taşlı saldırı için iddianame hazırlandı. Pek çok yorum yapıldı üzerine. İnceleme fırsatınız oldu mu? Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
"Tabii yine üzülüyoruz yargı adına. Yani yargının, özellikle sanki hiç organize değilmiş gibi bir bakışı, atılan cisimlerin komik tarifleri… İşte arkamda duran yol arkadaşım Mustafa'nın dizine gelen taşı ben gördüm. Yaklaşık 20'ye 30 büyüklüğünde bir taş. Raporları var arkadaşların. Koca korumalı camların kırıldığı yerde, böyle bir iddianameyi üzüntüyle karşılıyorum elbette. Takip ediyoruz. Sürecin ucunu bırakmayacağız. Büyük bir ihmal vardı orada. Allah korusun, çok kötü sonuçlarla karşılaşabilirdik. Ve ben o günden beri, belki yüzlerce, binlerce noktada Erzurumlu dostlarımın, hemşehrilerimin ne kadar üzüntülü olduğunu dinlemiş bir Belediye Başkanı olarak, bunun zaten o kente mal edilemeyeceğini ve burada kandırılan, aldatılan küçücük çocukların bu işe girişimlerinin arkasında kim olduğunun araştırılması gerektiğini, o dönemin Emniyet Müdürü'nün başta olmak üzere, kamu görevlilerinin ihmal ettiği hususlarla ilgili de o günle ilgili bütün hukuki süreçleri, suç duyurularımın arkasında durarak da takip edeceğimi buradan beyan edeyim tekrar. Bir iddianameyle bu iş bitmeyecek. Devam edeceğim süreci sorgulamaya."
Soru: Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı'nın açmış olduğu bir dava daha var. O davadan beraat etmiştiniz ama tekrar itiraz edildi. 15 Aralık'a da duruşma verildi. Bununla ilgili ne söyleyeceksiniz?
"Kararların al birini vur öbürüne. Ne diyelim ki? Bir yandan böyle bir facianın ortasında kalmış bir insanla ilgili ortaya konan bir iddianame, öbür taraftan da yani 'Şu adama bak' lafı üzerinden ya da buna benzer, saçma sapan… Ki ne yazık ki bir belediye başkanı değil, tavırlarıyla, davranışlarıyla o gün de orada insanları kışkırtan… Bakın o gün söylediği yalan ifadeler üzerinden o projeler bitirildi, insanlara teslim edildi konut projeleri. Sadece provoke etmek için oraya gelen bir insan. Hiç belediye başkanlığı kimliğine yakışmayan, mesleğine de yakışmayan bir duruşuyla hareket etti. Hala da öyle ediyor. Üzüntüyle söylüyorum ki; partisinde, 'Ben acaba nereye gelirim, bir adım daha yukarı çıkabilir miyim' diye bütün marifetini kötü düşünceye ve kötü akla yoran Tuzla'nın Belediye Başkanı'nı Allah'a havale ediyorum. Tuzla halkına ve İstanbulluların vicdanına havale ediyorum. 'Erzurum'da verilen kararla ya da iddianameyle orada alınan bu kararı al birini vur öbürüne' diyorum yargıyla ilgili. Başka bir şey değil."
Soru: İstanbul İttifakı'ndan söz etmiştiniz. Meral Akşener'in kapıları kapatmayacağını söylemiştiniz. Ama dün Akşener'in bir açıklaması oldu, 'İstanbul'u alan Türkiye'yi alamıyormuş' diye. Bununla ve ittifakla ilgili ne söylemek istersiniz? Akşener'le bir görüşmeniz olacak mı?
"Daha önce de söyledim; liderler seviyelerindeki olan münazaralara ya da birtakım görüşlere, buradan söz söylemeyi kendi adıma doğru bulmuyorum. Ama biz, 2019'da yaptığımız sağlıklı ittifakın temelinde, gerçekten bir İstanbul İttifakı vardı. Ve bunun özünde büyük bir toplumsal ittifak oluşmuştu. Zaten o başarı, İstanbul'a tarihi bir demokrasi zaferini, başarısını yaşattı. Yüzde 55'e yakın bir oyla, bir Belediye Başkanı seçildi işin ucunda ve bütün kötülükleri bertaraf etti. Bütün demokrasiye yapılmak istenen ağır darbeleri ortadan kaldırdık. Bu bağlamda önemli bir sonuç ve önemli bir ittifak süreciydi. Bu yönüyle hem tabandaki o büyük toplumsal ittifakın, İstanbul İttifakı'nın kurulabileceğine hem de siyasi ittifakların da müzakere edilebileceğine olan inancım hala tam. Konuşmalar, bu görüşler ifade edilecektir. Ama günü geldiğinde makul görüşmeler için zeminlerin de oluşabileceğini düşünüyorum. Elbette buna Sayın Akşener de dahil."
Toplamda 660 milyon liraya mal olacak atık su, yağmur suyu hatları ve dere ıslahı çalışmalarının başlangıcı için Sultanbeyli Kent Meydanı'nda tören düzenlendi.
"Anadolu Yakası İlçeleri Çevre Projeleri Temel Atma Töreni", İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun katılımlarıyla gerçekleştirildi.
İmamoğlu, konuşmaların ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yanıtladı. Gazetecilerin soruları ve İmamoğlu'nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle oldu:
Soru: Seçim sürecinde Erzurum'daki halk buluşması sırasında uğradığınız taşlı saldırı için iddianame hazırlandı. Pek çok yorum yapıldı üzerine. İnceleme fırsatınız oldu mu? Siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
"Tabii yine üzülüyoruz yargı adına. Yani yargının, özellikle sanki hiç organize değilmiş gibi bir bakışı, atılan cisimlerin komik tarifleri… İşte arkamda duran yol arkadaşım Mustafa'nın dizine gelen taşı ben gördüm. Yaklaşık 20'ye 30 büyüklüğünde bir taş. Raporları var arkadaşların. Koca korumalı camların kırıldığı yerde, böyle bir iddianameyi üzüntüyle karşılıyorum elbette. Takip ediyoruz. Sürecin ucunu bırakmayacağız. Büyük bir ihmal vardı orada. Allah korusun, çok kötü sonuçlarla karşılaşabilirdik. Ve ben o günden beri, belki yüzlerce, binlerce noktada Erzurumlu dostlarımın, hemşehrilerimin ne kadar üzüntülü olduğunu dinlemiş bir Belediye Başkanı olarak, bunun zaten o kente mal edilemeyeceğini ve burada kandırılan, aldatılan küçücük çocukların bu işe girişimlerinin arkasında kim olduğunun araştırılması gerektiğini, o dönemin Emniyet Müdürü'nün başta olmak üzere, kamu görevlilerinin ihmal ettiği hususlarla ilgili de o günle ilgili bütün hukuki süreçleri, suç duyurularımın arkasında durarak da takip edeceğimi buradan beyan edeyim tekrar. Bir iddianameyle bu iş bitmeyecek. Devam edeceğim süreci sorgulamaya."
Soru: Tuzla Belediye Başkanı Şadi Yazıcı'nın açmış olduğu bir dava daha var. O davadan beraat etmiştiniz ama tekrar itiraz edildi. 15 Aralık'a da duruşma verildi. Bununla ilgili ne söyleyeceksiniz?
"Kararların al birini vur öbürüne. Ne diyelim ki? Bir yandan böyle bir facianın ortasında kalmış bir insanla ilgili ortaya konan bir iddianame, öbür taraftan da yani 'Şu adama bak' lafı üzerinden ya da buna benzer, saçma sapan… Ki ne yazık ki bir belediye başkanı değil, tavırlarıyla, davranışlarıyla o gün de orada insanları kışkırtan… Bakın o gün söylediği yalan ifadeler üzerinden o projeler bitirildi, insanlara teslim edildi konut projeleri. Sadece provoke etmek için oraya gelen bir insan. Hiç belediye başkanlığı kimliğine yakışmayan, mesleğine de yakışmayan bir duruşuyla hareket etti. Hala da öyle ediyor. Üzüntüyle söylüyorum ki; partisinde, 'Ben acaba nereye gelirim, bir adım daha yukarı çıkabilir miyim' diye bütün marifetini kötü düşünceye ve kötü akla yoran Tuzla'nın Belediye Başkanı'nı Allah'a havale ediyorum. Tuzla halkına ve İstanbulluların vicdanına havale ediyorum. 'Erzurum'da verilen kararla ya da iddianameyle orada alınan bu kararı al birini vur öbürüne' diyorum yargıyla ilgili. Başka bir şey değil."
Soru: İstanbul İttifakı'ndan söz etmiştiniz. Meral Akşener'in kapıları kapatmayacağını söylemiştiniz. Ama dün Akşener'in bir açıklaması oldu, 'İstanbul'u alan Türkiye'yi alamıyormuş' diye. Bununla ve ittifakla ilgili ne söylemek istersiniz? Akşener'le bir görüşmeniz olacak mı?
"Daha önce de söyledim; liderler seviyelerindeki olan münazaralara ya da birtakım görüşlere, buradan söz söylemeyi kendi adıma doğru bulmuyorum. Ama biz, 2019'da yaptığımız sağlıklı ittifakın temelinde, gerçekten bir İstanbul İttifakı vardı. Ve bunun özünde büyük bir toplumsal ittifak oluşmuştu. Zaten o başarı, İstanbul'a tarihi bir demokrasi zaferini, başarısını yaşattı. Yüzde 55'e yakın bir oyla, bir Belediye Başkanı seçildi işin ucunda ve bütün kötülükleri bertaraf etti. Bütün demokrasiye yapılmak istenen ağır darbeleri ortadan kaldırdık. Bu bağlamda önemli bir sonuç ve önemli bir ittifak süreciydi. Bu yönüyle hem tabandaki o büyük toplumsal ittifakın, İstanbul İttifakı'nın kurulabileceğine hem de siyasi ittifakların da müzakere edilebileceğine olan inancım hala tam. Konuşmalar, bu görüşler ifade edilecektir. Ama günü geldiğinde makul görüşmeler için zeminlerin de oluşabileceğini düşünüyorum. Elbette buna Sayın Akşener de dahil."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.