Yunanistan kendi
bildiğini okumaktadır
Yunan Yüksek Mahkemesi Batı Trakyalı Türklere "Türk" kelimesini kullanmalarını men etti! Siz Türk değilsiniz, siz Yunanistanlı Müslümansınız kararını verdi. Kopenhag Kriterlerinde Türkiye'yi sancılı bir şekilde sıkıştırıp ve olmadık tartışmalara sokup çeşitli yapay azınlıkları oluşturmaya çalışan AB, 6000 yıllık Türk kimliğini tanımayan Yunanistan'a söz geçirememektedir.
Yunanistan Mahkemesi Türklere "siz Türk değil, sadece Müslümansınız" demektedir.
Bunun yanında Yunanistan'daki Türklerin insan hakları da durmadan ihlal edilmektedir. Vakıf mallarının işgali, iş ve eğitimde dışlamalar, tabela kaldırmalara kadar varan çeşitli hak çiğnemeleri uygulanmaktadır. Yunanistan'da son sürat asimilasyon zihniyeti uygulanmaktadır. Bu kararla İskeçe Türk Birliği de kapatıldı!
Yüksek mevkili bir diplomat: "Yunanistan'da Türk karşıtı (düşmanı) fanatik bir grup var, onların etkisiyle bu kararlar ve uygulamalar alınmaktadır. Ama AİHM'ye gidilecektir. Fakat en azından şimdiki uygulamalarda Batı Trakya'da bulunan tüm Türk dernek ve vakıfların ve tüm diğer kurumların kapanmış olmaları insan haklarına ve insanlığa olduğu gibi azınlıkların demokratik haklarına da bir nevi tecavüz sayılmaktadır."
Bunlara gerekçe olarak da milli güvenlik gösterilmektedir. Bu karar Batı Trakya'da yaşayanları ve Türk Rumeli göçmenlerini ayağa kaldırdı. Yunanistan Hükümeti ise bu olaylara sessiz kalmaktadır. Şimdi AB üye devletlerinin bu karara nasıl bir tepki verecekleri merakla beklenmektedir. Türkiye'ye azınlıklar dayatması yağdıranlar bakalım bu karar karşısında ne yağacaklar?
Yunanistan Mahkemesi'nin bu kararın Lozan Antlaşması'na dayandığını iddia etmektedir. O antlaşmada Türk kelimesi yerine Müslüman kelimesi geçmektedir. Yunanistan savacısının iddiasına göre: "Yunanistan'da asayiş sorunu yaratan Türk derneklerini o nedenle dağıtılmasına karar verilmiştir."
Yunanistan Parlamentosunda "Türk milletvekili" olan Av. İlhan Ahmet, hamaset yapmaya gerek yok. Azınlığımız köylerde yaşıyor. Yunanistan Yüksek Mahkemesi'nin aldığı karar ortada. Türk azınlığın haklarına kavuşması yolu ekonomik özgürlükten geçmektedir. Ancak bugün bırakın ekonomik özgürlük, Türk kelimesi bile yasak edilmektedir. Mahkeme bu kelimenin yasaklamasının ardında fanatik Yunanlıların isteği doğrultusunda karar vermiştir. AB Türkiye'ye yapay azınlıklar dayatması yaparken, Yunanistan da buradaki Türklere bunları uygulamaktadır. Yunanistan Parlamentosu'ndaki bu milletvekillerinin tutumları belli. Tüm bunlar Dünya kamuoyunun önünde cereyan etmektedir.
Yüksek mahkeme kurulu üyesi ve raportörü Nikolaos Kasavertyis 2003 yılında insanların kendi etnik kimliklerini belirleme hakkı bulunduğunu söyledi. Batı Trakya Türkleri veya Batı Trakya Türk Birliği gibi ifadelerin kabul edilmesi gerekliliğini de ifade etti.
İskeçe Valisi Ksantis Taos'un 1984 yılında açtığı dava İskeçe- Türk Birliğinin kapatılması hakkındaki dava ise ancak şimdi sonuçlandı ve yasaklamalar bunun üzerine başladı!
Daha gözden geçirilecek! Anlaşılan Türkiye suskun ve tereddütlü davrandığı müddetçe karşı taraf AB destekli olarak bize daha çok can sıkıcı uygulamalar yapacaktır.
Yunanistan'a Türkiye Atatürk zamanında Kurtuluş savaşıyla iyi bir ders vermişti. Ama galiba onu kısmen unutmuşlar. Herhalde bazı derslerin tekrarı gerekecektir.
bildiğini okumaktadır
Yunan Yüksek Mahkemesi Batı Trakyalı Türklere "Türk" kelimesini kullanmalarını men etti! Siz Türk değilsiniz, siz Yunanistanlı Müslümansınız kararını verdi. Kopenhag Kriterlerinde Türkiye'yi sancılı bir şekilde sıkıştırıp ve olmadık tartışmalara sokup çeşitli yapay azınlıkları oluşturmaya çalışan AB, 6000 yıllık Türk kimliğini tanımayan Yunanistan'a söz geçirememektedir.
Yunanistan Mahkemesi Türklere "siz Türk değil, sadece Müslümansınız" demektedir.
Bunun yanında Yunanistan'daki Türklerin insan hakları da durmadan ihlal edilmektedir. Vakıf mallarının işgali, iş ve eğitimde dışlamalar, tabela kaldırmalara kadar varan çeşitli hak çiğnemeleri uygulanmaktadır. Yunanistan'da son sürat asimilasyon zihniyeti uygulanmaktadır. Bu kararla İskeçe Türk Birliği de kapatıldı!
Yüksek mevkili bir diplomat: "Yunanistan'da Türk karşıtı (düşmanı) fanatik bir grup var, onların etkisiyle bu kararlar ve uygulamalar alınmaktadır. Ama AİHM'ye gidilecektir. Fakat en azından şimdiki uygulamalarda Batı Trakya'da bulunan tüm Türk dernek ve vakıfların ve tüm diğer kurumların kapanmış olmaları insan haklarına ve insanlığa olduğu gibi azınlıkların demokratik haklarına da bir nevi tecavüz sayılmaktadır."
Bunlara gerekçe olarak da milli güvenlik gösterilmektedir. Bu karar Batı Trakya'da yaşayanları ve Türk Rumeli göçmenlerini ayağa kaldırdı. Yunanistan Hükümeti ise bu olaylara sessiz kalmaktadır. Şimdi AB üye devletlerinin bu karara nasıl bir tepki verecekleri merakla beklenmektedir. Türkiye'ye azınlıklar dayatması yağdıranlar bakalım bu karar karşısında ne yağacaklar?
Yunanistan Mahkemesi'nin bu kararın Lozan Antlaşması'na dayandığını iddia etmektedir. O antlaşmada Türk kelimesi yerine Müslüman kelimesi geçmektedir. Yunanistan savacısının iddiasına göre: "Yunanistan'da asayiş sorunu yaratan Türk derneklerini o nedenle dağıtılmasına karar verilmiştir."
Yunanistan Parlamentosunda "Türk milletvekili" olan Av. İlhan Ahmet, hamaset yapmaya gerek yok. Azınlığımız köylerde yaşıyor. Yunanistan Yüksek Mahkemesi'nin aldığı karar ortada. Türk azınlığın haklarına kavuşması yolu ekonomik özgürlükten geçmektedir. Ancak bugün bırakın ekonomik özgürlük, Türk kelimesi bile yasak edilmektedir. Mahkeme bu kelimenin yasaklamasının ardında fanatik Yunanlıların isteği doğrultusunda karar vermiştir. AB Türkiye'ye yapay azınlıklar dayatması yaparken, Yunanistan da buradaki Türklere bunları uygulamaktadır. Yunanistan Parlamentosu'ndaki bu milletvekillerinin tutumları belli. Tüm bunlar Dünya kamuoyunun önünde cereyan etmektedir.
Yüksek mahkeme kurulu üyesi ve raportörü Nikolaos Kasavertyis 2003 yılında insanların kendi etnik kimliklerini belirleme hakkı bulunduğunu söyledi. Batı Trakya Türkleri veya Batı Trakya Türk Birliği gibi ifadelerin kabul edilmesi gerekliliğini de ifade etti.
İskeçe Valisi Ksantis Taos'un 1984 yılında açtığı dava İskeçe- Türk Birliğinin kapatılması hakkındaki dava ise ancak şimdi sonuçlandı ve yasaklamalar bunun üzerine başladı!
Daha gözden geçirilecek! Anlaşılan Türkiye suskun ve tereddütlü davrandığı müddetçe karşı taraf AB destekli olarak bize daha çok can sıkıcı uygulamalar yapacaktır.
Yunanistan'a Türkiye Atatürk zamanında Kurtuluş savaşıyla iyi bir ders vermişti. Ama galiba onu kısmen unutmuşlar. Herhalde bazı derslerin tekrarı gerekecektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006