Peygamberden önce dikilen elbise
Naklederler ki, Atabek Salgur Şah, bir gün Mecdeddin Hemket'e kendi elbiselerinden övülmüş bir elbise hediye eder. Bu elbisenin üzerinde yer yer, "La ilahe illallah" yazılmıştır. Fakat o elbisenin ekseri yeri, zamanın geçmesi, gece ve gündüzün değişmesi ile ezilmiştir. Orada bulunanlardan bazısı Mecdeddin Hemker'e : "Ne hoş, bu elbisede, "Muhammedür Resulullah" bile yazılmamış" derler. Mecdeddin de:
"Bu elbise Resulullah zamanından önce dikilmiştir"
Padişah değiliz ki...
Bir gün Sunkur Mirza, Baba Sevdayi'ye takılır: "Bu büyük ayakkabılarla ve patır kütür, bu kadar gürültüyle yürüyerek evine gidiyorsun. Demiyor musun ki, haneye misafir gelmiştir, ev halkı ile yiyip, içip, sohbet edip eğlenmektedir? Şimdi bunun gürültüsünü işitip öbür kapıdan çıkıp giderler?". Sevdayi: "Hay iyilikler sultanı, söyle ben ne yapayım? Padişah değiliz ki davulla dümbelekle varayım!."
Naklederler ki, Atabek Salgur Şah, bir gün Mecdeddin Hemket'e kendi elbiselerinden övülmüş bir elbise hediye eder. Bu elbisenin üzerinde yer yer, "La ilahe illallah" yazılmıştır. Fakat o elbisenin ekseri yeri, zamanın geçmesi, gece ve gündüzün değişmesi ile ezilmiştir. Orada bulunanlardan bazısı Mecdeddin Hemker'e : "Ne hoş, bu elbisede, "Muhammedür Resulullah" bile yazılmamış" derler. Mecdeddin de:
"Bu elbise Resulullah zamanından önce dikilmiştir"
Padişah değiliz ki...
Bir gün Sunkur Mirza, Baba Sevdayi'ye takılır: "Bu büyük ayakkabılarla ve patır kütür, bu kadar gürültüyle yürüyerek evine gidiyorsun. Demiyor musun ki, haneye misafir gelmiştir, ev halkı ile yiyip, içip, sohbet edip eğlenmektedir? Şimdi bunun gürültüsünü işitip öbür kapıdan çıkıp giderler?". Sevdayi: "Hay iyilikler sultanı, söyle ben ne yapayım? Padişah değiliz ki davulla dümbelekle varayım!."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.