Dünkü yazımızda yapay zekânın madencilik sektöründe kullanımının önemine vurgu yapmıştık.
En basit şekilde yapay zekâ (AI); teknik altyapı üzerinde (algoritmalarla); öğrenme, anlama, akıl yürütme şeklinde insan gibi bilişsel performans gösteren makineler olarak tanımlanıyor.
Neden böyle bir konuya giriş yaptık. Dünyada yapay zekâ temelli patentler dikkat çekecek oranda yükselişte de ondan.
Patent başvurularının üçte ikisi; Japonya, Güney Kore ve ABD kökenli… Çin de yükselişte.
Özellikle Covid-19 sürecinde büyük şirketlerin madencilikte yapay zekâ üzerine yoğunlaşmalarını iyi okumamız gerekiyor da ondan.
Yapay zekânın madenciliğimize getireceği katma değer
Yapay zekâ temelli teknolojilerin özellikle madenciliğe uygulanması ile verimlilik, zaman yönetimi ve üretimde katma değer ortaya çıkacaktır. Bu da madenlerden elde edeceğimiz gelirin şimdiki teknolojilere göre çok fazla olacağı anlamına gelmektedir. Ya da şu anda madenlerimizi kimlerin elinde ise onların kârlarına kâr katacakları anlamına geliyor. "Bizde yeterince maden kaynağı yok ki!" diyenlerin dilini hâlâ eşek arası sokmamışsa onları; "Zır cahiller için kaynak rehberi" başlıklı yazımızla baş başa bırakalım. (http://www.yenimesaj.com.tr/zir-cahiller-icin-kaynak-rehberi-H1252712.htm)
Hatırlarsanız Prof. Dr. Haydar Baş 17.01.2020 tarihli konuşmasında; "Biz 1 yılda Türkiye'yi dünyanın en güçlü devleti yaparız. Milletimiz de dünyanın en zengin milleti olur. En rahat şartlarda yaşayan halk bizim milletimiz olur" demişti.
İşte bu söz öylesine söylenmiş bir söz değildir. Bu söz; dünyadaki yapay zekâ temelli gelişmelerin madencilik sektörüne getireceği tahminlerimizin ötesindeki katkının hesap edilmesi ile söylenmiş bir sözdü. Baş Hoca; yeraltındaki servetin değerini, bunu nasıl katma değere dönüştürülerek çıkarılacağını ve ekonomiye nasıl kazandırılacağını çok iyi biliyordu. Bunun için Baş Hocayı milletten gizlediler. (http://www.yenimesaj.com.tr/prof-dr-haydar-bas-1-yil-sure-verdi-H1334380.htm)
Zira madenciliğin yapay zekâ ile entegrasyonu Türkiye'ye sanayi devrimi hamlesini getirecektir. Bu da madenlerimizde hesapları olan global güçlerin hiç de istemediği bir şeydir. Biliyorlardı ki bu, mevcut maden politikasından 180 derecelik bir dönüş demektir.
Yine çok iyi biliyorlar ki madenler; "Madenler millete aittiri esas alan, madenleri Türk milletinin bağımsızlığı olarak gören ve Atatürk'ün izinde yürümeye ant içmiş, gerçek vatansever kadroların elinde ancak ülke ekonomisine kazandırılabilir. Ancak bu şekilde Türkiye, yukarıda bahsettiğimiz yapay zekâ entegrasyonu ile çağ atlayabilir. Mevcut duruma seyirci kaldığımız takdirde global şirketler, gelişen teknolojileri kullanarak ülkemizin altını kısa sürede posa haline getirecektir.
Mevcut politikadan 180 derecelik dönüş yapılmasını mı bekleyeceksiniz? Yoksa zaten yönünü bu istikamete çevirmiş olanlara mı kulak vereceksiniz?
- ABD’nin Afganistan aynası -2- / 10.07.2021
- ABD’nin Afganistan aynası -1- / 09.07.2021
- Aşı emperyalizmi savaşları / 11.06.2021
- Atatürk’ün harp sanatının sırrı / 25.05.2021
- Dijital Ramazan Bayramı / 13.05.2021
- İsrail’in saldırısına hangi dizi ile karşılık vereceğiz! / 09.05.2021
- Çin Ortadoğu’da ABD’ye ‘şah’ dedi / 02.04.2021
- İnsanın sayısallaşması / 25.03.2021
- ABD, Kuzey Kore’ye neden demokrasi getiremiyor? / 18.03.2021