Başucu kitaplarımızdan Safahat'ın sahibi, İstiklal Marşımızın şairi merhum Mehmet Akif'in vefatının yetmişinci yıl dönümünde yurt çapında çeşitli etkinlikler yapılıyor ve bu etkinliklerde iktidar çevresinden bazı zevatın da boy gösterdiğine şahit oluyoruz.Mehmet Akif gibi bir değerimizin, bir hazinemizin yeni nesiller tarafından yeniden keşfedilmesi için, yeniden okunması için bu tür etkinlikler daha da yaygınlaştırılmalıdır ve kabinenin bakanları, bu milletin vekilleri de mutlaka böylesi önemli programlara iştirak etmelidirler. Fakat, iktidar koltuğunda beşinci yılını devam ettiren hükumetin icraatlarıyla Mehmet Akif'in tesbitleri, ikazları ve tavsiyeleri arasında çok ciddi çelişkiler gördüğümüz için Mehmet Akif aynasında şu iktidarı bir seyredelim dedik.İstiklal Marşımızı güzel okuma yarışmasında dereceye giren çocuklarımızı dinlerken Meclis Başkanı gibi bizim de gözlerimiz yaşardı, her mısraı adeta yaşayarak okuyan o minikleri yürekten alkışladık.İstiklal Marşımızın güzel okunması karşısında duygulanıp ağlamak güzel de, protokolde ülkenin ikinci adamı olan Meclis Başkanı sıfatıyla, dört yıldır İstiklal Marşında dile getirilen hakikatlerin tam zıddı icraatlar karşısında sessiz kalmak hiç de güzel değil.Marşımızın hangi kıtasını alırsanız alın, sayın Arınç'ın başkanı bulunduğu mecliste oylanıp kanunlaşan tasarılarla çelişmekte olduğunu göreceksiniz. Mehmet Akif'in ısrarla üzerinde durduğu, sadece İstiklal Marşında birkaç defa tekrarladığı "hürriyet" kavramı ciddi şekilde yara almıştır. AB uyum yasaları çerçevesinde atılan imzalar, "kabul edilmiştir" ilanları "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ilkesine onulmaz darbeler indirmiştir."Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarımHangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım"mısraları ile çıkarılan yasaları birlikte düşünürseniz, ezelden beridir hür yaşamış olan Türk milletinin hürriyeti, kıblesini Brüksel'e çevirmiş olan mevcut iktidarın AB kara sevdası yüzünden büyük ölçüde "haçlıların merhameti kadar hürriyet" anlayışına dönüşmüştür. AB çılgınlığı ile ne yaptığını bilemeyen bu iktidar maalesef aziz Türk milletine kat kat zincirler vurmuştur. Dışarıdan, yüz yıllar boyunca süren haçlı seferleri neticesinde bu kahraman millete hiçbir çılgın zincir vuramamışken, kendi içinden çıkan bir grup, zincirlemeyi başarmıştır. Bu mısralar okunurken gözleri dolan Meclis Başkanımız da maalesef bu ekibin ilk halkasını teşkil etmektedir.Son söz yine Akif'in olsun:"Sen şehit oğlusun incitme yazıktır atanı:Verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Misafir Kalem (A) / diğer yazıları
- RESUL BALCI: Karlar düşerken / 22.02.2025
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012
- Niçin organik cilt ürünlerini tercih etmeliyiz? / 01.06.2014
- Ali Ekber ARAS / 17.12.2013
- İbretlik ve dramatik bir olay: Yassıçemen Savaşı / 15.10.2012
- Savaşsız işgal ya da kaldırım taşlarını yemek / 12.10.2012
- Gavur Kadı / 21.09.2012
- Doğru söze ne denir? / 14.09.2012
- Süslü cümleler.... / 14.09.2012
- Çözümün önünden çekil! / 07.09.2012
- 2011'de neler olmadı' (Hüsamettin Çalışkan) / 04.01.2012