logo
20 NİSAN 2024

Milli duruşun istismarı

15.08.2002 00:00:00
Seçim tarihi yaklaştıkça, partilerin de telâşı artıyor. Seçim kampanyalarında halka neler söyleyeceklerini, neler vaat edeceklerini partiler, yavaş yavaş netleştiriyorlar. Yalnız, erken seçim kararı alınmadan önce, netleşen bir şey var. Bu seçimde yarış, AB'cilerle Türkiye'ciler arasında geçecektir. Yani bir tarafta AB'ye, IMF'ye, küreselleşmeye "evet" diyen partiler, diğer tarafta "her alanda milli duruş" diyen Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) yer alacaktır. Tablo bu kadar net, ayrılık bu kadar kesindir. Fakat iki parti, bu netliği bulandırmak, diğer bir deyişle milli duruşu istismar etmek istemektedir. Ankara'da küreselleşme rügzarına kapılıp yolunu ve yönünü kaybeden bu partilerin milletvekilleri, Anadolu'ya ayak basar basmaz, "eyvah biz ne yaptık?" diyerek, eski söylemlerini hatırlamaya başladılar. Şimdi iki arada, bir derede kalmış söylemler, geliştirme gayretine düştüler.

Bu iki partinin birisi MHP, diğeri de Saadet Partisi'dir (SP). İlk önce MHP'yi ele alalım. MHP; AB konusunda ne diyor? MHP, AB'ye sonuna kadar "evet" diyor. Halkın önüne çıkınca, şerh düşmeye başlıyor. Diyor ki: "AB'ye evet, fakat teslimiyete, küreselleşmeye hayır". Peki, böyle bir şey olabilir mi? Elcevap: Olamaz. Çünkü Kopenhag Kriterleri, buna imkân vermiyor. Onun için AB'ye evet demekle, teslimiyete, küreselleşmeye evet demek arasında hiçbir fark bulunmamaktadır. Bundan dolayıdır ki, milliliği savunan, küreselleşmeye karşı çıkan Avrupalılar bile, Kopenhag Kriterlerini reddediyorlar.

Saadet Partisi (SP) de, MHP gibi, "AB'ye evet, IMF'ye hayır" demeye çalışıyor. Bu da mümkün değildir. Neden? Kopenhag Kriterleri'nin bir bölümü, ekonomik kriterlerden oluşur. Türkiye'nin bu kriterlere uyması için neler yapması gerektiği "Katılım Ortaklığı Belgesi'nde şu ifadelerle yer almıştır: "Yapısal ekonomik reformlar devam etmeli ve enflasyonla mücadele geliştirilmeli. IMF ve Dünya Bankası'yla yapılan programa devam edilmeli. Tarım sektöründeki reformlar hızlandırılmalı. Özelleştirme sürdürülmeli". Görüldüğü gibi, AB açıkça "benimle olmak istiyorsan, IMF ve Dünya Bankası'nın dediklerini aynen yapacaksın?" diyor.

Türkiye, bu isteğe 19 Mart 2001 tarihinde Bakanlar Kurulu'nda kabul edilen "Ulusal Program'da şöyle cevap verdi: "Türkiye, son zamanlarda yaşanan ve daha çok ülkenin mali yapısına ilişkin sorunlardan kaynaklanan krize rağmen, serbest piyasa ekonomisini tüm kurum ve kurallarıyla güçlendirici politikaları sürdürmektedir. Bu çerçevede, enflasyonun uzun yıllardan beri Türk ekonomisine verdiği zararın giderilebilmesi, kamu açıklarının sürdürülebilir bir boyutta tutulması ve makro ekonomik dengesizliklerin ortadan kaldırılabilmesi amacıyla, mali sektör reformu, tarım reformu, sosyal güvenlik reformu gibi yapısal değişikliklerin tamamlanması ve özelleştirme sürecine hız verilmesi hedeflerini benimsemiştir. Türkiye, Kopenhag ekonomik kriterlerine bu hedeflere ulaşmak suretiyle uyum sağlayacaktır". Özetlersek, AB, "Kopenhag ekonomik kriterlerini yerine getirebilmen için IMF ve Dünya Bankası'nın söylediklerini aynen yapacaksın" diyor, Türkiye de "Ulusal program'la, bunu kabul ettiğini resmen duyuruyor. Demek ki, Saadet Partilerin dediği gibi, "AB'ye evet, IMF'ye hayır" denilemez. AB, buna izin vermiyor.

Hal böyle iken, MHP ve SP, neden böyle hareket ediyor? Sebebi gayet açık. Bu iki parti, kendilerinden beklenen milli duruşu gösteremediler. Küresel güçlere boyun eğdiler, taviz verdiler. Şimdi küresel güçler ile halk arasında sıkışıp kaldılar. Ne yârdan geçebiliyorlar, ne de serden. Kendilerince orta bir yol bulmaya, daha doğrusu milli duruşu istismar etmeye çalışıyorlar. Halbuki bu yolun ortası, milli duruşun istismarı olmaz. Ya küresel güçlerin yanında olunur, ya da halkın. Hem orada, hem burada olmak isteyenler, hiçbir tarafta olamazlar. Atalarımızın deyimiyle "bitaraf olan bertaraf olur".

MHP ve SP'nin bu hali, "ateşe gireceğim, fakat yanmayacağım, denize atlayacağım, fakat ıslanmayacağım" diyen adamın haline benziyor. Başka bir deyimle MHP ve SP, muhali talep ediyor. Halbuki muhali talep etmek de muhaldir. Bunu yapacaklarına, kendi kendilerine "bu ne haldir?" diye sorsalar, daha iyi ederler.
 
M. Hilmi Yıldırım / diğer yazıları
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
Karar Resmi Gazete'de yayımlandı
Mirasçılara İstiklal Madalyası
Istakoza değil balinaya bakın
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
1 Haşdi Şabi mensubu öldü, 8 asker yaralandı
Hava saldırısı mı, patlama mı?
'Takmaya devam edeceğim'
Rolex müdafaası!
Yerlikaya, Mardin ve Diyarbakır için düğmeye bastı
İki ile kayyum mu atanacak?
Özel'e İmamoğlu ve Yavaş da eşlik etti
CHP'den Anıtkabir ziyareti
Vali Gül'den boşaltılan evler hakkında açıklama
Heyelan nedeniyle 30 ev boşaltıldı
'Biz de bu programı tavsiye ederdik'
IMF'den Şimşek programına destek
Armutlu hayalet şehre döndü
'Berzeg Sendromu' mahalleyi boşalttı
15 üyeden 9'unu Erdoğan atamış oldu
Erdoğan'dan AYM'ye yeni atama
Para vermeyen annesini benzin dökerek yaktı
Tutuklanırken dikkat çeken sözler
'Vay sana düşman olup yalanlayanın haline’
'İsim nedir?' dedim. Buyurdular: Alamet
'Şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım'
Mültecilerin kaçak işyerlerini mühürledi
Karar Resmi Gazete'de yayımlandı
Mirasçılara İstiklal Madalyası
Istakoza değil balinaya bakın
Devletin malı deniz, yiyen ıstakoz
Galibiyet Serdar Topraktepe yönetiminde geldi
Beşiktaş 5 maç sonra kazandı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.