NATO'nun alacağı bazı kararlar
Hikmet Çetin'in Afganistan görevi uzatılacak. Hikmet Çetin'in NATO'daki Afganistan görevi sona ermektedir. Ama bu görevinin tekrar uzama ihtimalinin çok yüksek olduğu söylenmektedir. Öte yandan Afganistan'daki (İSAF) görevinin komutasına yine Türkiye'nin getirilmesi teklifi yapılmış bulunmaktadır. Büyük ihtimalle bu teklif kabul görecektir. İstanbul'daki toplantının büyük kısmını Afganistan'da ve Irak'taki durumlar olacaktır. Türkiye için her iki konu da çok önemli olmaktadır. NATO'nun Irak'ta görev alması tartışılacaktır.
Genişlemiş Ortadoğu Projesi ve NATO
Gündemin en önemli konuları arasında ise Genişletilmiş Ortadoğu Projesi yer alacaktır. Bu bakımdan bu konu Akdeniz ülkeleri ile derinlemesine konuşulacak ve tartışılacaktır. Diğer çok önemli konu ise Arap ülkeleri ile NATO arasında ikili işbirliğini kapsayan İstanbul işbirliği girişimi olacaktır. Fransa'nın kısmen bu durumda karşı çıkacağı zannedilmektedir. Ama ABD yine de İstanbul toplantısından çok ümitli. Ayrıca İstanbul toplantısında terörizm ile mücadele programı şeklinde 8 maddelik bir paket program hazırlanmaktadır.
ABD'nin yaptığı terslikler
Türkiye PKK terörünün belini kırdı deyebilmekteyiz. Ama o kırık belin yarısı (Yaklaşık olarak 4-5 bin kadar PKK'lı) şu anda "KANDİL" Dağları'nda bulunmaktadır. Bu dağlar ise Irak'tadır. Ancak Saddam zamanında gerek Türk uçakları, gerekse Türk askerleri oralara girip terör odaklarına kadar ulaşabiliyordu. Şimdi ise orada ABD var. ABD'den ise Türk askerine Irak'a sınır dışı yasağı koydu. O bakımdan Kandil'deki PKK'ya bir nevi arka çıktı sayılır. Sebebi de gayet basit görülmektedir:
1 - ABD teröristleri ikiye ayırmaktadır. Bunlar:
a - Kötü terörist: ABD'ye ve AB dahil Hıristiyanlara saldıranlardır,
b - İyi terörist: Onlara değil bize saldıranlar. Ama onlara saldırmayanlardır. PKK da ne ABD'ye, ne de AB'ye saldırmamaktadırlar. Onlar sadece Türkiye'ye saldırılar yapmaktadırlar. Türk askerlerini ve Türk halkını öldürüp yok etmeye çalışmaktadırlar. Onun için ABD, ne PKK'ya, ne de isim değişikliği yapan KONGRA-GEL'e hiçbir hareket yapmamaktadır. Hatta belki de ABD onları ABD'nin bazı isteklerine karşı Türkiye'yle pazarlık konusu bile yapacaktır.
Daha önceki tarihlerde ABD'nin Türkiye'ye karşı verdiği bazı sözler de vardı. Ama galiba bunlar unutuldu.
Şu anda KONGRA-GEL terör örgütü Kandil Dağları'ndan Türkiye'ye gelip eylem yapmaya tekrar başladılar. Güneydoğu illerimizde yeniden mayınlar patlamakta ve şehitler verilmektedir. Türkiye lokal olarak kendi sınırları içinde operasyonlar yapmaktadır, ama onlar kolayca Irak'a geçmekte ve ABD kanatları altına sığınmaktadırlar. ABD ise onlara karşı bir operasyon yapmadığı gibi, Türkiye'nin yapmasına da mani olmaktadır!
ABD himayesinde
Kuzey Irak'taki hazırlıklar
Kuzey Irak'ta bazı yeni düzenlemeler yapılacaktır. Bunlar arasında:
1 - Ekim ayında Musul ve Kerkük'te nüfus sayımı planlanmaktadır.
Kürtler bu hususta ellerinden geleni yapmaktadırlar. Onlar daha Irak savaşı esnasında bu hazırlıklara başlamışlardır. Nitekim:
A - Nüfus daireleri ile tapu ve kadastro dairelerini yağmalayıp bütün yazılı belgeleri yok etmişlerdi.
B - Şimdi de oralara yeni nüfus planlaması yaparcasına Kürt nüfusunun yerleşimlerine süratle yardımcı olmaktadırlar.
C - Sayım yapıldığında Kürt nüfusun çoğunluk olması için Kerkük'te ve Musul'da yaşayan Türkmenlere gözdağı vermekte ve orada kaçırmak için ellerinden geleni yapmaktadırlar.
D - Türkiye'nin dikkatlerinin dağıtılması ve bunlarda uzaklaştırılması için de Türkiye'deki terör uygulamalarına yeniden başlamaktadırlar. Türkiye'nin bunu görmesi ve tedbirlerinin alması gerekmektedir. Aksi takdirde Kuzey Irak'ta hadiseler tamamen aleyhimize gelişerek Türkiye'ye karşı Türkmen kardeşlerimizin güvenleri sarsılacaktır! ABD Türkiye'ye karşı acaba şu anda kendi istediklerini yaptırmak için PKK'yı bir "koz" olarak mı kullanmak istemektedir?
Halbuki ABD bir müddet önce PKK'ya karşı Türk askeriyle beraber ortak hareket edeceklerine dair söz vermişlerdi! Ülkemizin bütün bunlara karşı ise tedbirli olması gerekir.
Hikmet Çetin'in Afganistan görevi uzatılacak. Hikmet Çetin'in NATO'daki Afganistan görevi sona ermektedir. Ama bu görevinin tekrar uzama ihtimalinin çok yüksek olduğu söylenmektedir. Öte yandan Afganistan'daki (İSAF) görevinin komutasına yine Türkiye'nin getirilmesi teklifi yapılmış bulunmaktadır. Büyük ihtimalle bu teklif kabul görecektir. İstanbul'daki toplantının büyük kısmını Afganistan'da ve Irak'taki durumlar olacaktır. Türkiye için her iki konu da çok önemli olmaktadır. NATO'nun Irak'ta görev alması tartışılacaktır.
Genişlemiş Ortadoğu Projesi ve NATO
Gündemin en önemli konuları arasında ise Genişletilmiş Ortadoğu Projesi yer alacaktır. Bu bakımdan bu konu Akdeniz ülkeleri ile derinlemesine konuşulacak ve tartışılacaktır. Diğer çok önemli konu ise Arap ülkeleri ile NATO arasında ikili işbirliğini kapsayan İstanbul işbirliği girişimi olacaktır. Fransa'nın kısmen bu durumda karşı çıkacağı zannedilmektedir. Ama ABD yine de İstanbul toplantısından çok ümitli. Ayrıca İstanbul toplantısında terörizm ile mücadele programı şeklinde 8 maddelik bir paket program hazırlanmaktadır.
ABD'nin yaptığı terslikler
Türkiye PKK terörünün belini kırdı deyebilmekteyiz. Ama o kırık belin yarısı (Yaklaşık olarak 4-5 bin kadar PKK'lı) şu anda "KANDİL" Dağları'nda bulunmaktadır. Bu dağlar ise Irak'tadır. Ancak Saddam zamanında gerek Türk uçakları, gerekse Türk askerleri oralara girip terör odaklarına kadar ulaşabiliyordu. Şimdi ise orada ABD var. ABD'den ise Türk askerine Irak'a sınır dışı yasağı koydu. O bakımdan Kandil'deki PKK'ya bir nevi arka çıktı sayılır. Sebebi de gayet basit görülmektedir:
1 - ABD teröristleri ikiye ayırmaktadır. Bunlar:
a - Kötü terörist: ABD'ye ve AB dahil Hıristiyanlara saldıranlardır,
b - İyi terörist: Onlara değil bize saldıranlar. Ama onlara saldırmayanlardır. PKK da ne ABD'ye, ne de AB'ye saldırmamaktadırlar. Onlar sadece Türkiye'ye saldırılar yapmaktadırlar. Türk askerlerini ve Türk halkını öldürüp yok etmeye çalışmaktadırlar. Onun için ABD, ne PKK'ya, ne de isim değişikliği yapan KONGRA-GEL'e hiçbir hareket yapmamaktadır. Hatta belki de ABD onları ABD'nin bazı isteklerine karşı Türkiye'yle pazarlık konusu bile yapacaktır.
Daha önceki tarihlerde ABD'nin Türkiye'ye karşı verdiği bazı sözler de vardı. Ama galiba bunlar unutuldu.
Şu anda KONGRA-GEL terör örgütü Kandil Dağları'ndan Türkiye'ye gelip eylem yapmaya tekrar başladılar. Güneydoğu illerimizde yeniden mayınlar patlamakta ve şehitler verilmektedir. Türkiye lokal olarak kendi sınırları içinde operasyonlar yapmaktadır, ama onlar kolayca Irak'a geçmekte ve ABD kanatları altına sığınmaktadırlar. ABD ise onlara karşı bir operasyon yapmadığı gibi, Türkiye'nin yapmasına da mani olmaktadır!
ABD himayesinde
Kuzey Irak'taki hazırlıklar
Kuzey Irak'ta bazı yeni düzenlemeler yapılacaktır. Bunlar arasında:
1 - Ekim ayında Musul ve Kerkük'te nüfus sayımı planlanmaktadır.
Kürtler bu hususta ellerinden geleni yapmaktadırlar. Onlar daha Irak savaşı esnasında bu hazırlıklara başlamışlardır. Nitekim:
A - Nüfus daireleri ile tapu ve kadastro dairelerini yağmalayıp bütün yazılı belgeleri yok etmişlerdi.
B - Şimdi de oralara yeni nüfus planlaması yaparcasına Kürt nüfusunun yerleşimlerine süratle yardımcı olmaktadırlar.
C - Sayım yapıldığında Kürt nüfusun çoğunluk olması için Kerkük'te ve Musul'da yaşayan Türkmenlere gözdağı vermekte ve orada kaçırmak için ellerinden geleni yapmaktadırlar.
D - Türkiye'nin dikkatlerinin dağıtılması ve bunlarda uzaklaştırılması için de Türkiye'deki terör uygulamalarına yeniden başlamaktadırlar. Türkiye'nin bunu görmesi ve tedbirlerinin alması gerekmektedir. Aksi takdirde Kuzey Irak'ta hadiseler tamamen aleyhimize gelişerek Türkiye'ye karşı Türkmen kardeşlerimizin güvenleri sarsılacaktır! ABD Türkiye'ye karşı acaba şu anda kendi istediklerini yaptırmak için PKK'yı bir "koz" olarak mı kullanmak istemektedir?
Halbuki ABD bir müddet önce PKK'ya karşı Türk askeriyle beraber ortak hareket edeceklerine dair söz vermişlerdi! Ülkemizin bütün bunlara karşı ise tedbirli olması gerekir.
Prof. Dr. Cahit Babuna / diğer yazıları
- Batı kültüründe toplumsal çöküş -2- / 22.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006
- Batı kültüründe toplumsal çöküş / 21.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 20.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler -2- / 19.10.2006
- Ramazan'da kazanılan değerler / 18.10.2006
- Oruç tutmak, aç kalmak değildir / 15.10.2006
- Ramazan-ı Şerif temizlenme ayı / 14.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 09.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -4- / 08.10.2006
- İbadetin insan sağlığına faydaları -3- / 07.10.2006