Nelere inandık da...

Türk Halkı olarak bizler aslında kolay inanan, saf ve temiz insanlarız. Başka ülkelerde yaşayan insanların hiç de kolaylıkla kabullenemeyeceği birçok şeye biz yıllardır öyle bir inandık, söyleyenlere öyle bir güvendik ki bu inanç inşallah sonumuzun gelmesine sebep olmaz.Nelere mi inandık? Buyrun yakın tarihli birkaç tanesi:Şah Süleyman Türbesi operasyonunu büyük bir başarıyla tamamladık ve atamızı kurtardık. (Halbuki vatan toprağını terk edip geldik).Papa'nın Ermeni Soykırımı ile ilgili açıklamalarını şiddetle kınıyoruz. (Halbuki daha dün sarayımızın açılış konuğu idi).IMF'ye olan borcumuzu kapattık. Dış borcumuzu öder duruma geldik. Yakında onlara borç vermeye başlayacağız. (Halbuki cari açık cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesinde).Bu Merkez Bankası yok mu? Faizleri düşürmediği için enflasyon oluyor. (Halbuki devlet Hazine üzerinden % 12 ile borçlanıyor, Merkez Bankası'nın faizi %7'lerde).İmralı ile görüşmeyiz. (Halbuki aylardır heyetler İmralı'ya gidip geliyor ve İmralı'nın her dediği yapılıyor).Yolsuzluk hırsızlık değildir, üstelik ayakkabı kutularındaki paralarla imam hatip yapılacaktı. (Halbuki Peygamberimiz Beytü'l-Mal'dan bir boncuk aşıranın cenaze namazını kılmamıştı).Hedef 2023. Amaç dindar bir nesil yetiştirmek. (Halbuki 40 bin kilise ev açıldı. Domuz eti kasaplık et konumunda. Zina artık suç değil).Bu Parelel Yapı var ya, bizi kandırdılar. Aslında ne istediler de vermedik? (Halbuki Prof. Haydar Baş, bizzat Sayın Cumhurbaşkanımızı daha iktidara gelmeden evvel Paralel Yapı denilenler hakkında uyarmış ve dinlerarası diyaloğun tehlikeleri konusunda ikaz etmişti).Ve daha neler neler... Bu liste öyle uzuyor ki hepsini yazmaya kalksak bütün Yeni Mesaj sayfalarını kaplayabilir.Ama?Prof. Dr. Haydar Baş,Sınavsız üniversite, 1500 TL ev hanımlığı maaşı, 500 TL vatandaşlık maaşı, 250 TL çocuk maaşı, tam istihdam, yeraltı ve yerüstü kaynaklarının devlet millet işbirliği ile işletilmesi, yeniden tarım ve hayvancılık ülkesi olmamız... gibi Sosyal Devlet projelerini anlattığında kaynağı ne, nasıl yapacak? Yapamaz ki deyip inanmıyoruz. Halbuki biz yapılamayacağını bildiğimiz halde iki anahtar vereceğim diyenlere inanmamış mıydık? Seçim meydanlarında döner ekmek dağıtıyor diye Cem Uzan'a %7 oy vermemiş miydik? 950 lira asgari ücrete bizi mahkûm edip seçimden önce bir poşet erzak, bir torba kömür verenlere oyumuzu vermedik mi? Bunların hiçbirini sorgulamazken konu Haydar Hoca olunca birdenbire bu sorgulama neden?Yoksa bu söylemlerinin Rusya'da ve birçok dünya ülkesinde zaten uyguladığını bilen, bunların boş seçim vaadi değil Milli Ekonomi Modelinin bir gereği olarak söylendiğini ve ütopya değil uygulanabilir projeler olduğunu ve böyle bir yönetimi ancak Haydar Baş ve kadrosunun sergileyebileceğini ve bu sayede Türkiye'mizin dünya devleti olabileceğini, özlediğimiz refah ve huzura kavuşabileceğimizi bilenlerin ve buna engel olmaya çalışanların oyununa mı geliyoruz? Asıl sorgulamamız gereken bu değil mi?