Avrupa futbolunun ne kadar üst seviyelerde olduğunu Salı akşamı Lyon'un oynadığı futbolla bir kez daha gördük. Fenerbahçe, Türkiye liginin en kaliteli ve en geniş kadrosuna sahip. Diğer Avrupa takımlarına oranla Avrupa futbolunun sadece %50-60'ı ile oynayan Lyon, Fenerbahçe'ye yetti bile. İddia ediyorum bu Fenerbahçe UEFA Kupası'nda çeyrek final bile göremez.
Neden böyle oluyor? Bizim neyimiz eksik? Bu soruların cevabı aslında çok basit. Altyapı ve eğitim sistemi. Bunları çok kısa açabilirim. Altyapı; Türkiye'de küçük yaştaki çocukların oynayabileceği kaç tane çim saha var veya 3. ligden başlayarak 1. ve 2. Amatör liglerimizde kaç tane çim saha var. İkincisi; eğitim sistemi. Türkiye'de hangi ilkokul ve lisenin kendine ait çim sahası var. Avrupa'daki eğitim sisteminde çocuklar okullarda 7 yaşından itibaren futbol dersi almaya başlıyorlar. Lise yıllarında ise bizim 1. ligde oynayan futbolcumuzdan daha fazla teorik ve pratik bilgiye sahip oluyorlar. Avrupa'da futbolculuk bir meslek. Biz de hala futbola boş iş olarak bakan insanlar var. Bundan 10-15 yıl öncesini ise hiç düşünemiyorum. Hal böyle olunca bu problemi biz kendimizde aramalıyız.
Çözüm nedir? Çözüm belli bu mantığı bilen ve anlayan insanlar ve en önemlisi Milli Ekonomi, Milli İrade ve Milli Eğitim. Bu saydıklarım olduğu taktirde, Türkiye'de kayakçıdan sırıkla atmalaya, 100 metre koşucusundan buz patencisine, yüzücüsünden tenisçisine kadar hepsi yetişir. Yoksa bu kafayla ancak televizyon başında ağzımız açık olimpiyatları veya Dünya Kupalarını seyrederiz. Aynı Salı akşamı Lyon'u seyrettiğimiz gibi.
Neden böyle oluyor? Bizim neyimiz eksik? Bu soruların cevabı aslında çok basit. Altyapı ve eğitim sistemi. Bunları çok kısa açabilirim. Altyapı; Türkiye'de küçük yaştaki çocukların oynayabileceği kaç tane çim saha var veya 3. ligden başlayarak 1. ve 2. Amatör liglerimizde kaç tane çim saha var. İkincisi; eğitim sistemi. Türkiye'de hangi ilkokul ve lisenin kendine ait çim sahası var. Avrupa'daki eğitim sisteminde çocuklar okullarda 7 yaşından itibaren futbol dersi almaya başlıyorlar. Lise yıllarında ise bizim 1. ligde oynayan futbolcumuzdan daha fazla teorik ve pratik bilgiye sahip oluyorlar. Avrupa'da futbolculuk bir meslek. Biz de hala futbola boş iş olarak bakan insanlar var. Bundan 10-15 yıl öncesini ise hiç düşünemiyorum. Hal böyle olunca bu problemi biz kendimizde aramalıyız.
Çözüm nedir? Çözüm belli bu mantığı bilen ve anlayan insanlar ve en önemlisi Milli Ekonomi, Milli İrade ve Milli Eğitim. Bu saydıklarım olduğu taktirde, Türkiye'de kayakçıdan sırıkla atmalaya, 100 metre koşucusundan buz patencisine, yüzücüsünden tenisçisine kadar hepsi yetişir. Yoksa bu kafayla ancak televizyon başında ağzımız açık olimpiyatları veya Dünya Kupalarını seyrederiz. Aynı Salı akşamı Lyon'u seyrettiğimiz gibi.
M. Yasin Erkol / diğer yazıları
- Gençlere muhtaç olun / 25.09.2017
- Sporumuz nereye gidiyor? / 21.09.2017
- Kritik 3 mevki! / 14.08.2015
- Tek eksik 'Gol secdesi' / 20.08.2014
- İlk maçların ardından! / 19.06.2014
- Milli atlet! / 26.07.2013
- 6+0+4 ve Avrupa'nın iki yüzü / 13.07.2013
- Ağustos böceği / 27.03.2013
- Şirazemiz kaymış / 21.05.2012
- Şirazemiz kaymış / 18.05.2012
- Sporumuz nereye gidiyor? / 21.09.2017
- Kritik 3 mevki! / 14.08.2015
- Tek eksik 'Gol secdesi' / 20.08.2014
- İlk maçların ardından! / 19.06.2014
- Milli atlet! / 26.07.2013
- 6+0+4 ve Avrupa'nın iki yüzü / 13.07.2013
- Ağustos böceği / 27.03.2013
- Şirazemiz kaymış / 21.05.2012
- Şirazemiz kaymış / 18.05.2012