Meltem Televizyonunda Cuma günleri saat 21.30'da canlı olarak Analiz programı yayınlanmaktadır. Programda ülke gündemi, uzman konuklar tarafından değerlendirilmekte ve çözümler sunulmaktadır. Bu haftaki Analiz programındaki konuşmacılardan Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, Patirot füzelerinin ülkemizin topraklarına yerleştirilmesinin arkasında başka sebepler olduğunu söylediler. Ben bu konuşmaları duyunca hayretimden adeta küçük dilimi yuttum. Öneminden dolayı, programı izleyemeyen değerli okurlarımıza konuşmadan bazı bölümler aktarmaya çalışayım:
"Türkiye'ye gelen Patriot füzeleri donanım olarak çok geri kalmış bir teknolojidir. ABD ve diğer füze sistemini bize gönderen devletler PAC-3 versiyonunu kullanmakta bize de daha geri kalmış PAC-2 versiyonunu göndermektedirler. Menzilleri başka ülke sınırlarını vuracak bir güçte değil, bu füzelerin menzilleri 20 kilometredir. Patriot füze sistemleri, karşıdan atılan bir füzenin yere düşmeden karşı bir füzeyle yukarıda imha edilmesi için kullanılır. Diyelim ki gönderilen füze kimyasal bir başlık taşıyorsa, siz onu havada da imha etseniz bu kimyasal füzenin parçaları yine kendi topraklarımıza düşecek ve bu sefer de kimyasal tehditle karşı karşıya kalacağız.
Bu füzelerin kurulmaya çalışıldığı illere bakarsanız, Malatya kürecikle başlayan füze kalkanlarının konuşlanması; daha sonra da Adana, Gaziantep, Kahramanmaraş'a konuşlanması göstermektedir ki; Bu füzeler bizi savunma amaçlı değil, başka amaçlara hizmet etmek için konuşlanmaktadır. Gelelim Patriot füze sistemlerinin kullanılmasına ve bu füzelerin maliyetine. Patriot füze sistemi; Füzeler, fırlatıcı, radar anteni, enerji santral kamyonu, gibi dört beş kısımdan oluşur ve bunları da birkaç kişi kullanır. Her memlekete 2 Patriot geliyor ve sözüm ona bunları kullanmak üzere 400 asker geliyor. Bir Patriot füze sisteminin maliyeti 1,5 milyon dolardır. Ancak Almanya ve Hollanda Türkiye'ye gelen füze sistemlerinin maliyeti ve askerlerinin harcamalarını talep etmeye başladılar bile. Hollandalı bir parlamenterler, Türkiye'ye gönderecekleri 2 Patriotun 40 milyon dolara mal olacağını, Lojistik harcamalar ve 360 personelin giderinin Türkiye tarafından karşılanmasını istiyorlar. Ülkemize konuşlanacak olan füzelerin kumandası ve kullanımı yabancı askerlere ait olacak, masraflarını da biz karşılayacağız. Bu ne kadar büyük bir saçmalıktır. Hâlbuki bu sistemlerin maliyeti 1,5 milyon dolardır. Eğer bu füze sistemine gerçekten ihtiyaç varsa ve asıl amacı bizi korumaksa, sadece Başbakanlığın kullandığı bir yıllık örtülü ödeneğe 100 tane füze sistemi alındırdı ve kumandası da bizim askerlerimizde olurdu. Buradan da anlıyoruz ki Patriot işi sıradan bir iş değil, büyük bir bilmeceyi andırmaktadır. Ve bu bilmecenin arkasında ülkenin işgali fikriyatı yatmaktadır."
Sayın Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, gerçekten de milletimizin bilgisi olmayan çok ciddi bir konuda, milletimizi uyarmaya çalışmıştır. Kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır.
Biz de bu vesile ile milletimize sesleniyoruz; ne olur etrafınızda dönen dolaplara, başımıza örülen çoraplara aklıselim bir mantıkla bakın, anlamaya çalışın. Adım adım işgale doğru sürükleniyoruz. Patriotlar ve gelen bu askerler başka amaçlara hizmet etmek için gelmektedir. İncirlik gibi, kürecik ve diğer üsler gibi karargâhlar oluşturmaya geliyorlar. Hem de yediklerinin, içtiklerinin, eğlendiklerinin parasını da bizden, sizden alacaklar. Kuruş kuruş verdiğimiz vergilerden alacaklar. Şöyle bir hafızalarınızı yoklayın; dün ülkemize gelen çekiç gücün bize nelere mal olduğunu hatırlayın. Çekiç güç olarak, sözüm ona bizi korumak için geldiler; terör örgütünü beslediler, bölgeye yerleştirdiler, başımıza türlü belaları açtı da öylece gittiler. Patriot bahanesiyle gelenler de çekiç güç gibi farklı bir bela olacak başımıza. Eğer bugün bu endişelerimize değer vermez, sözlerimize kulak vermezseniz, korkarız ki millet olarak bedelini çok ağır ödeyeceğiz. Allah sonumuzu hayreyliye. Âmin.
"Türkiye'ye gelen Patriot füzeleri donanım olarak çok geri kalmış bir teknolojidir. ABD ve diğer füze sistemini bize gönderen devletler PAC-3 versiyonunu kullanmakta bize de daha geri kalmış PAC-2 versiyonunu göndermektedirler. Menzilleri başka ülke sınırlarını vuracak bir güçte değil, bu füzelerin menzilleri 20 kilometredir. Patriot füze sistemleri, karşıdan atılan bir füzenin yere düşmeden karşı bir füzeyle yukarıda imha edilmesi için kullanılır. Diyelim ki gönderilen füze kimyasal bir başlık taşıyorsa, siz onu havada da imha etseniz bu kimyasal füzenin parçaları yine kendi topraklarımıza düşecek ve bu sefer de kimyasal tehditle karşı karşıya kalacağız.
Bu füzelerin kurulmaya çalışıldığı illere bakarsanız, Malatya kürecikle başlayan füze kalkanlarının konuşlanması; daha sonra da Adana, Gaziantep, Kahramanmaraş'a konuşlanması göstermektedir ki; Bu füzeler bizi savunma amaçlı değil, başka amaçlara hizmet etmek için konuşlanmaktadır. Gelelim Patriot füze sistemlerinin kullanılmasına ve bu füzelerin maliyetine. Patriot füze sistemi; Füzeler, fırlatıcı, radar anteni, enerji santral kamyonu, gibi dört beş kısımdan oluşur ve bunları da birkaç kişi kullanır. Her memlekete 2 Patriot geliyor ve sözüm ona bunları kullanmak üzere 400 asker geliyor. Bir Patriot füze sisteminin maliyeti 1,5 milyon dolardır. Ancak Almanya ve Hollanda Türkiye'ye gelen füze sistemlerinin maliyeti ve askerlerinin harcamalarını talep etmeye başladılar bile. Hollandalı bir parlamenterler, Türkiye'ye gönderecekleri 2 Patriotun 40 milyon dolara mal olacağını, Lojistik harcamalar ve 360 personelin giderinin Türkiye tarafından karşılanmasını istiyorlar. Ülkemize konuşlanacak olan füzelerin kumandası ve kullanımı yabancı askerlere ait olacak, masraflarını da biz karşılayacağız. Bu ne kadar büyük bir saçmalıktır. Hâlbuki bu sistemlerin maliyeti 1,5 milyon dolardır. Eğer bu füze sistemine gerçekten ihtiyaç varsa ve asıl amacı bizi korumaksa, sadece Başbakanlığın kullandığı bir yıllık örtülü ödeneğe 100 tane füze sistemi alındırdı ve kumandası da bizim askerlerimizde olurdu. Buradan da anlıyoruz ki Patriot işi sıradan bir iş değil, büyük bir bilmeceyi andırmaktadır. Ve bu bilmecenin arkasında ülkenin işgali fikriyatı yatmaktadır."
Sayın Prof. Dr. Ömer Eyercioğlu, gerçekten de milletimizin bilgisi olmayan çok ciddi bir konuda, milletimizi uyarmaya çalışmıştır. Kendilerine ne kadar teşekkür etsek azdır.
Biz de bu vesile ile milletimize sesleniyoruz; ne olur etrafınızda dönen dolaplara, başımıza örülen çoraplara aklıselim bir mantıkla bakın, anlamaya çalışın. Adım adım işgale doğru sürükleniyoruz. Patriotlar ve gelen bu askerler başka amaçlara hizmet etmek için gelmektedir. İncirlik gibi, kürecik ve diğer üsler gibi karargâhlar oluşturmaya geliyorlar. Hem de yediklerinin, içtiklerinin, eğlendiklerinin parasını da bizden, sizden alacaklar. Kuruş kuruş verdiğimiz vergilerden alacaklar. Şöyle bir hafızalarınızı yoklayın; dün ülkemize gelen çekiç gücün bize nelere mal olduğunu hatırlayın. Çekiç güç olarak, sözüm ona bizi korumak için geldiler; terör örgütünü beslediler, bölgeye yerleştirdiler, başımıza türlü belaları açtı da öylece gittiler. Patriot bahanesiyle gelenler de çekiç güç gibi farklı bir bela olacak başımıza. Eğer bugün bu endişelerimize değer vermez, sözlerimize kulak vermezseniz, korkarız ki millet olarak bedelini çok ağır ödeyeceğiz. Allah sonumuzu hayreyliye. Âmin.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Yalan dünya için değer mi bunlar? / 17.05.2025
- Terörsüz Türkiye projesi bir deccal oyunu olmasın? / 16.05.2025
- Suça giden yollar kesilmeden suç bitmez / 15.05.2025
- Kanunsuzluk ve şiddet neden artıyor? / 14.05.2025
- Yalancının şerrinden korunmalıyız / 13.05.2025
- Söz, özün tercümanıdır / 12.05.2025
- Doğruluk hayra ve iyiliğe yöneltir / 11.05.2025
- Peygambersiz din arayışları insanı dinden uzaklaştırır / 10.05.2025
- Sünnet, Allah’ın rızasını kazanmada en kestirme yoldur / 09.05.2025
- Allah’tan korkan aldatmaz / 08.05.2025
- Terörsüz Türkiye projesi bir deccal oyunu olmasın? / 16.05.2025
- Suça giden yollar kesilmeden suç bitmez / 15.05.2025
- Kanunsuzluk ve şiddet neden artıyor? / 14.05.2025
- Yalancının şerrinden korunmalıyız / 13.05.2025
- Söz, özün tercümanıdır / 12.05.2025
- Doğruluk hayra ve iyiliğe yöneltir / 11.05.2025
- Peygambersiz din arayışları insanı dinden uzaklaştırır / 10.05.2025
- Sünnet, Allah’ın rızasını kazanmada en kestirme yoldur / 09.05.2025
- Allah’tan korkan aldatmaz / 08.05.2025