Silahın icat olup mertliğin bozulmadığı zamanlarda, anlaşamayan iki kuvvet karşı karşıya gelir, güçlü olan güçsüz olanı mağlup ederdi. Düşmanlar dahi birbirine mertçe davranırdı. Silah icat olunca, mertlikte bozuldu. Zamanla soğuk ve sıcak savaşlarda her türlü fitne ve alçaklık da hâkim olmaya başladı. Teknoloji ile fitne birleşince de türlü çeşitli patlayıcılarla, kimyasallarla en acımasız katliamlar gerçekleşmeye başladı. Fitnenin ve her türlü alçaklığın kullanıldığı yeni dönem savaşlarda ne insan hukukuna ne savaş hukukuna kimsenin aldırış ettiği de yoktur. Güçlü olan, kendini haklı zannedip kazanmak için her türlü zalimliği yapabilmektedir. Bu şartlarda yapılacak hiçbir savaşın, kimseye faydası yoktur. Haklı olan da haksız olanda zarar görecektir. İşin en acı tarafı, mutlaka masum insanlar yok olacaklar. Malları, namusları ve canları tarumar olacaktır. Madem savaş sonunda herkes zarar görecektir, o zaman insanlar sorunlarına mutlaka siyasi çözümler bulmak zorundalar. Suriye'ye müdahale için can atan siyasilerimiz, savaşın hem dünya ile alakalı hem de ahretle alakalı yönünü kırk ölçüp bir biçmek zorundalar. Sebep olunabilecek ölümlerin, meydana gelebilecek maddi manevi zararların, sonrasında meydana gelebilecek siyasi krizlerin bedeline hazırlıklı olmalıdırlar. Gerçekte de Suriye'ye karşı düşünülen müdahalenin 3. Dünya savaşının fitilini dahi ateşleme olasılığı vardır. Kendini dünyanın jandarması yerine koyan ABD'nin ve BOP eş başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın savaş çığırtkanlığına karşı, Rusya'da atağa kalmış, Ortadoğu'daki varlığına zarar gelmemesi için savaşta karşı taraf olmaya hazırlanmaktadır. İran, olası bir Suriye müdahalesine karşılık misilleme olarak İsrail'e saldıracağını duyurmaktadır. Türk siyaseti ve yandaş medya, çok ciddi bir akıl tutulması yaşamaktadır. Siyasiler "biz savaşa hazırız" mesajları verirken, yandaş medya da savaşa evet anketleri yayınlamaktadır. Masa başı anket sonucu olarak % 70 küsur oranda "Türkiye savaşa evet diyor" saçmalıklarını yaymaya kakışmaktadır. Ortalık toz duman, Müslüman kanı dökülmeye hazırlanılıyor. Elimizden dua etmekten başka çare de gelmiyor. Son sözümüz Kur'an-ı Kerimden bir dua olsun: "Ya Rabbi! İçimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helak etme." (A'raf Suresi / Ayet 155)
Uğur Kepekçi / diğer yazıları
- Hüseyin Baş’tan gençlere mesaj / 29.03.2024
- ‘Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz!’ / 28.03.2024
- İkiyüzlü siyaset kaldığı yerden / 27.03.2024
- Siyaset deccalları / 26.03.2024
- Oyları bölün! / 25.03.2024
- Atatürk’ün her ilkesi önemlidir / 23.03.2024
- Yerelden genele değişimi başlatalım / 22.03.2024
- Sayılı gün çabuk geçer / 21.03.2024
- Atatürk diyor ki! / 20.03.2024
- Haydi, artık karar verin! / 19.03.2024
- ‘Oyları böleceğiz, vatanı böldürmeyeceğiz!’ / 28.03.2024
- İkiyüzlü siyaset kaldığı yerden / 27.03.2024
- Siyaset deccalları / 26.03.2024
- Oyları bölün! / 25.03.2024
- Atatürk’ün her ilkesi önemlidir / 23.03.2024
- Yerelden genele değişimi başlatalım / 22.03.2024
- Sayılı gün çabuk geçer / 21.03.2024
- Atatürk diyor ki! / 20.03.2024
- Haydi, artık karar verin! / 19.03.2024