Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt paşanın PKK, peşmerge ve Kuzey Irak ile ilgili yaptığı açıklamalardan sonra terör destekçileri ABD ve AB'de, peşmergede, PKK'da ve içerideki işbirlikçilerde ciddi bir panik başladı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terör ve Kuzey Irak konusundaki kararlılığı ve gerekirse sınırötesi operasyon yapma niyeti bu cepheyi fena halde ürküttü. Nitekim TSK'nın Irak sınırına kaydırdığı birliklerin her an Kuzey Irak'a operasyon yapma ihtimali, bu kesimde kabuslara dönüştü. ABD helikopterleri Türkiye - Irak sınırında keşif uçuşları yapmaya başlarken, ABD'li yetkililer de peşpeşe açıklamalar yapmak zorunda kaldılar. Büyükanıt paşa 12 Nisan'da yaptığı basın toplantısında konuyla ilgili ne demişti, kısaca hatırlayalım:"Kuzey Irak'a operasyon yapılmalı mı? Evet, yapılmalı. Fayda sağlar mı? Evet, sağlar. Bir hudut ötesi operasyon için siyasi kararın çıkması lazım. Asker olarak bakınca, o söylediklerini (Barzani'nin Türkiye'yi tehditlerini kastediyor) kabul etmek mümkün değil... Geldiğimiz noktaya ibretle bakıyorum. Gerçekten, sarfettiği sözler çok seviyesiz sözler. Ben, ona söylettirenlere bakıyorum. Onları şımartanların kimler olduğunu sizler benden daha iyi biliyorsunuz... Türkiye'nin başından bu belayı defetmek zorundayız."Büyükanıt paşa tam anlamıyla taşı gediğine oturtmuştu. ABD, peşmerge ve PKK'nın yüreğine korku salınmış ve Türk askerinin her an tepelerine bineceği endişesiyle yaşamaya başlamışlardı. Bütün nezaketini ve devlet adamı olgunluğunu koruyan Büyükanıt paşanın bu açıklamalarından sonra Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının sonuna kadar bu açıklamaların arkasında durması gerekmez miydi? Evet gerekirdi.Çünkü Büyükanıt paşanın ifade ettiği görüşler ve ortaya koyduğu kararlılık bu ülkenin birliği, bütünlüğü ve bağımsızlığının devam için olmazsa olmaz niteliğinde. Terör belasından kurtulmak, Kuzey Irak'taki kırmızı çizgilerin yeniden temini ve uydu olmayan üniter bağımsız bir Türkiye için bu kararlılığın sonuna kadar desteklenmesi gerekiyor. Fakat sadece askeri olarak bu kararlılık tek başına yeterli olmuyor. Bu askeri kararlılığın ardında çok sağlam bir siyasi irade gerekli. Ama maalesef Başbakan Erdoğan yaptığı açıklamalarla bu siyasi iradeyi ortaya koyamadığı gibi, tıpkı ABD yetkilileri konuşuyor. Erdoğan, Büyükanıt paşanın sınırötesi operasyon kararlılığıyla ilgili olarak, "Öfkeyle kalkan zararla oturur'' diyor. Benzer açıklamaları Barzani, Talabani ve ABD de yapıyor.ABD Savunma Bakanı Robert Gates, "Türkiye'nin kaygısı anlaşılabilir. Ancak aynı şekilde Türkiye'nin bu soruna karşı tek taraflı bir eyleme girişmesi de muhtemelen çözüm olmaz" diyor. ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Kurt Volker, "Hedefimiz, Türkiye ve Irak hükümetiyle birlikte çalışmaya devam ederek, PKK sorununa çözüm bulunması için yakın bir işbirliği yapmaları yönünde onları (iki ülkeyi) teşvik etmektir" diyor. Barzani ve Talabani, "sınırötesi operasyon çözüm değil" diyor.Peki Başbakan Erdoğan ne diyor?Öfkeyle kalkan zararla oturur!Ne öfkesi, ne zararı?Türkiye birliğini, dirliğini, bağımsızlığını ve vatan evlatlarını kaybediyor. Sınırlarımıza yönelik ciddi bir tehdit ve bu tehdidi besleyen şer odakları var. Böyle bir ortamda askerin arkasında durması gereken siyasi iradenin şer odaklarıyla benzer açıklamalar yapması anlaşılır şey değil.