logo
19 NİSAN 2024

Sosyal devlet projeleri kalkınmada zorunluluktur

28.08.2006 00:00:00


Devletlerin vatandaşlarına sunduğu hizmetler, yardımlar ve kolaylıklar, her bir ekonomik modelin bakış açısına göre değişmektedir.Gerek kapitalist ekonomilerde gerekse ona tepki olarak ortaya çıkan sosyalist ekonomilerde devletin bu hizmetleri vatandaşına sunması ciddi bir yük olarak görülmektedir.Bu bakış açısı sebebiyle devletler en ufak bir sıkıntı yaşadıklarında ilk kestikleri bütçe, bu hizmetlere ayırdıkları olmuş ve genel olarak bu tür konularda cömertçe davranmamışlardır.İlk defa bir ekonomik model bu bakış açısını tamamen değiştirdi.Yüzlerce bilim adamının Nobel'e aday gösterdiği Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in ortaya koyduğu Milli Ekonomi Modeli, devletin milletine sunduğu hizmetleri ifade eden sosyal devlet projelerini bir yük olarak değil, kalkınmada ekonomik bir zorunluluk olarak tanımladı.Diğer bir ifade ile, sosyal devlet projeleri ile vatandaşa hizmet sunulmadan bir ülkenin ekonomik olarak kalkınması asla mümkün değildir.Nasıl mı?   Öncelikle diğer ekonomilerin konuya bakışlarındaki yanlışlığı ortaya koyalım.Onlara göre her arz kendi talebini oluşturmaktadır. Yani üretilen her mamul, hiçbir müdahaleye gerek kalmadan, kendi müşterisini ortaya çıkarır. İşte bu serbest piyasa ekonomisinin temel mantığı.Dünyanın bugün yaşadığı tablo, bu mantığın tamamen yanlış olduğunu ispatlamaktadır.Bir tarafta stoklarda artış söz konusuyken, üretilen ürünlere pazar imkanı bulunamazken, diğer tarafta da o ürünlere ihtiyacı olan insanlar artmaktadır.   Talep var, ama stok da var. Stokla talep bir türlü buluşamıyor.Gelir dağılımındaki dengesizlik, paranın ve kaynakların belli ellerde tekelleşmesi, belirli bir gelir düzeyinin üstünde olan insanların taleplerindeki durağanlaşma ve paranın bu sebeple tasarrufa kayması, insanların çoğunluğunun ise ihtiyaçlarını karşılayacak bir gelir düzeyine sahip olmaması işte bu duruma sebeptir.Bu problemlerin çözülmesi, üretilen mamullere pazar olacak çoğunluğun gelir düzeyinin artması asla kendi kendine olmaz, mutlaka bir iradenin bu duruma müdahil olması ve dengesizliği gidermesi gerekmektedir.Milli Ekonomi Modeli'nde ise arz her zaman talepten büyüktür. Buna durumu basitleştirerek şöyle bir misal verilebilir. Diyelim ki, bir çiftçi bir çuval mısır eksin ve karşılığında 10 çuval mısır elde etsin. Başlangıçta mevcut olan para 1 çuval mısırın parası, ama üretim neticesinde 10 çuval mısır elde edildi. Piyasada 1 çuvalın parası var, ama 9 çuvalı satın alacak para mevcut değil. Bu durum arzın talepten her zaman fazla olduğunu göstermektedir.Böyle tabii bir durumda tüketicinin, yani vatandaşın yapabileceği çok fazla bir şey yoktur. Ürün vardır, ona ihtiyaç da vardır, ama para yetersiz olduğundan ürüne ulaşmak mümkün değildir, dolayısıyla stok artışı yaşanmaktadır.Bir irade, arada açık olan bu miktarı satın alabilecek parayı piyasaya sürmesi lazım. İşte bu irade devlettir. Senyorajla, yani para basarak tedavüldeki para miktarını arttırır.9 çuvalı daha satın alacak parayı bastınız, ama diyelim ki çoğunu, elinde zaten para olan şahıslara verdiniz. Bu problemi çözmeyecektir. Çünkü elinde sermaye olan o şahıslar ihtiyacı kadar olan mısırı alacaktır, elindeki diğer parayı ise tasarrufa kaydıracaktır. Böyle bir durumda da üretimle tüketim buluşamayacak, yine birçok insanın mısır ihtiyacı olduğu halde, stoklarda artış yaşanacaktır.Olması gereken, sosyal devlet projeleri vesilesiyle o üretilen o mısıra ihtiyacı olan şahısların gelirini arttırabilmek ve böylece mısırla, o mısıra ihtiyacı olanı buluşturmaktır.Bu basit misali bütün sektörlere genellersek, ekonominin tıkanmaması için, sürekli kalkınabilmesi için:1) Üretilen ürünü satın alabilecek paranın piyasada mevcut olmasının sağlanması(Senyoraj)2) Bu paranın bu ürüne ihtiyacı olanlara, diğer bir ifadeyle tüketme kabiliyetini yitirmemiş olanlara ulaşımının sağlanması(Sosyal Devlet Projeleri)3) Üretimin karşılığı olan bu paranın tasarruf yoluyla ekonominin dışına çıkışının, ya da belli ellerde bloke olarak atıl durumda olmasının önlenmesi(Tasarrufa, parayla para kazanmaya değil, üretime teşvik, sıfır faizle kredi imkanı tanınması)gerekmektedir.Görüldüğü gibi arz talepten her zaman fazladır ve oluşan eksik talebin devlet eliyle sosyal devlet projeleri kapsamında karşılanması ekonomik bir zorunluluktur.Milli Ekonomi Modeli'nde sosyal devlet projeleriyle devlet, bir taraftan ekonomik kalkınmasını gerçekleştirirken, bir taraftan da sunduğu imkanlarla vatandaşının rahat ve huzurlu bir ortamda yaşamasını temin etmiş olacaktır.Bu manada her bir fert tüketim kabiliyeti olması hasebiyle devlet için, devlet ise veren el olması hasebiyle her bir fert için büyük bir nimettir.Milli Ekonomi Modeli'nde devlet milletine hizmeti asla bir yük olarak görmeyecektir. Vatandaş da devletini elinde maşa sürekli vergi toplayan, sürekli alan ama verirken cimri davranan bir irade olarak görmeyecektir.Bu açıdan da bakıldığında devlet millet kaynaşmasını sağlayabilecek tek model Milli Ekonomi Modeli'dir.
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
Geçen yılki yatırım tutarı 3.7 milyar dolar
5 yılda 11.2 milyar dolarlık yatırım yaptı
Randevusunu iptal etmeyen yandı
Koca'dan MHRS açıklaması
Seçim sonrası ilk karşılaşma
Özel ve Kılıçdaroğlu aynı karede
Polis aracında ağlayarak pişman olduğunu söyledi
Jandarma üniforması ile GBT yapıyordu
İsviçre'de çıkan haber tartışma yaratmıştı
Beypazarı'ndan 'mevzuat' açıklaması
Yeni seçilen CHP’li başkanların ‘genelge’ sıkıntısı
Liyakat mi sadakat mi?
İsrail, Suriye'nin hava savunma sistemlerini hedef aldı
Saldırıda maddi hasar meydana geldi
Polat çiftine 'vergi usul kanuna muhalefet'ten tahliye
Diğer suçlardan 'tutukluluk' devam ediyor
CHP'den iktidarın arazi satışlarına tepki
'AKP enkaz bırakarak çöküyor'
Yüksek et fiyatı sorunu ithalatla çözülemez
Et ürünlerinde KDV kaldırılsın
Merkez Bankası anketi açıklandı
Dolar, enflasyon, faiz tahminleri belli oldu
Gelecek burada
10 yılda 20 kat büyüyecek
Çocuk nüfusumuz açıklandı
Nüfusumuzun yüzde 26'sı çocuk
İran'dan saldırıya ilişkin açıklama geldi
'3 mini İHA saldırısı püskürtüldü'
Şehit edilen babasının koltuğuna oturdu
29 yıl önce babası o koltuktaydı
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.