Biz PKK'nın Türkiye içerisinde siyasallaşma çabalarını gözlemlerken, PKK Kuzey Irak'ta çoktan siyasallaşmış durumda. ABD, PKK'ya bu uygun zemini hazırlayarak Türkiye ile olan "stratejik müttefik", "ortak" gibi söylemlerin sözden öteye gitmediğini de fiilen göstermiş oldu. Oysa ABD, PKK ile tam anlamıyla stratejik bir müttefik olduğunu onu Türk ordusunun darbelerinden koruyarak göstermektedir.Zaten ABD, PKK'ya hiçbir zaman bir terör örgütüymüş gibi davranmadı. ABD'nin etkili gazetelerinden olan International Herald Tribune'de yakın geçmişte yayınlanan Türkiye'deki terör saldırılarının değerlendirildiği bir yazıda PKK'dan bahsedilirken "İsyancı Kürtler" ifadesi kullanılması genel ABD politikasını yansıtmaktadır. Türkiye'yi dize getirmek için veya Türk siyasilerinin ABD'den emir almaya devam etmeleri için ABD kontrolündeki PKK terörü bitmemelidir. Bundan dolayıdır ki, ABD yeri belli olan Kuzey Irak'taki terör yuvalarını ne kendisi vurmaktadır, ne de vurulmasına müsaade etmektedir.ABD bölgede Türkiye karşıtı güçlere destek vermektedir. Bu bağlamda biz Irak'ın kuzeyini "Kuzey Irak" diye ifade ederken, ABD'nin verdiği cesaretten olsa gerek Kürdistan bölge başkanı Barzani aynı bölgeyi "Güney Kürdistan" olarak ifade edebilmektedir.Artık fiili olarak kuzey Irak'ta biz kabul etmesek de bir Kürt devleti kurulmuş durumda. Hatta bu Kürt devleti artık Avrupalı devlet adamlarını ağırlamaktadır. Gelen devlet adamları için düzenlenen törenlerde Kürt bayrağı göndere çekilmekte ve Kürdistan milli marşı çalınmaktadır. Bu kapsamda Kuzey Irak'ta Kürt bölgesini ziyaret eden ilk Batılı lider Polonya Başbakanı Marek Belka olmuştur. Kurulmuş olan bu Kürt devletiyle PKK aynı idealleri paylaşmaktadır. Yani açıkça söylemek gerekirse Barzani ve PKK için bölgede en büyük tehdit Türkiye Cumhuriyetidir. Bundan dolayıdır ki, bu iki güç birbiriyle çatışmaz ve Türkiye böyle istiyor diye birbirlerine zarar vermezler. Türk askeri elini Kuzey Irak'tan çektikten bu yana ABD kontrolündeki bölge PKK için güçlenip palazlanmak için en uygun şartlara kavuşmuştur. Daha önce PKK ile Kuzey ırak'ta mücadele eden Türk ordusu artık bu mücadeleyi kendi sınırları içerisinde yapmak zorunda kalmıştır. Türkiye kendi sınırları içerisine hapsedilmiş ve terörle mücadelede Türk askerinin yetkisi kısıtlanıp eli kolu bağlanmış olduğundan PKK bayrağını özgürce dalgalandıracak bir ortama kavuşmuştur.Yeni mesaj gazetesinin 1 Ağustos tarihli nüshasında yer alan PKK'nın bir Türkmen kenti olan Kerkük'te bir büro açarak örgütü simgeleyen bayrak asması Türkiye'ye bir meydan okumadır. Türkiye devletini küçük düşürmek için yapılan bir eylemdir. Ayrıca bölgedeki Türkmen soydaşlarımıza da sahipsiz olduklarını ve Türkiye'den bir şey beklememelerini ima eden bir gözdağı anlamına gelmektedir.Büro açan ve bayrağını asan PKK'ya engel olmayan ABD ve Barzani'den PKK'ya karşı eylem yapmasını beklemenin boş bir ümit olduğunu hükümet dâhil herkes anlamalıdır.Bu büro açma ve bayrak asma PKK'nın Kuzey Irak'ta siyasallaşma sürecinin sonuna geldiğini göstermektedir.Belki Türk ordusunun sınır ötesi harekât yapması tek başına PKK'yı bitirmeyecektir, ama böyle bir harekât yapılması, hem Türkiye Cumhuriyeti devletinin PKK terörü konusunda kararlılığını dünyaya gösterecek hem de Türkiye'den terörle bir taviz alınamayacağı herkese ifade edilmiş olacaktır. Böyle bir harekât yapılması terörle mücadelenin yalnızca bir adımı olacaktır. Ardından bu mücadele askeri sahada olduğu gibi siyasi, sosyal ve kültürel sahada da devam etmelidir ki sağlıklı bir netice alınabilsin.Tabii bu dediklerimizi yapacak olan irade, yazar ve işadamlarından oluşan bir heyetle toplantılar yaparak terör örgütü PKK'ya kur yapan hükümet değildir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Orhan Dede / diğer yazıları
- Çağdaş Nemrutların ateşinden hiç korkmadı! / 13.04.2025
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024
- Ya Öcalan cumhurbaşkanı olursa... / 10.04.2025
- DEM Parti’ye mağdur rolü mü biçildi? / 05.11.2024
- Bin tane Öcalan’ın çağrısı terörü bitirir mi? / 29.10.2024
- Türkiye’nin refleksleri yok edildi / 24.10.2024
- Vatikan çok üzüldü… / 22.10.2024
- Bir savcı çok şeyi değiştirir / 20.10.2024
- Kaç Erdoğan var? / 19.10.2024
- Kürecik’teki üs İsrail’in hizmetinde / 18.10.2024
- Neçirvan Barzani neden geldi? / 17.10.2024