Taliban yakın zamanda Afganistan'da yönetimi ele geçiren, kelime olarak da, öğrenciler, manasına gelen grubun kendisine verdiği isimdir.
Taliban, Afgan halkını savaş ağalarından kurtarmak ve şeriata uygun şekilde halkı idare etmek için yönetimi ele geçirdiğini açıklamaktadır.
Dünyamızda her rejimin bir idare sistemi, her idare sisteminin de uyguladığı çeşitli ekonomik modeller vardır. Monarşi rejiminin uyguladığı demokratik sistemle uygulamaya koyduğu ekonomik sistem, Cumhuriyetçi rejimin uyguladığı demokratik sistemin, kapitalist ekonomisine uymaz.
Teşbihte hata olmaz, kaidesinden hareketle bir örnek vererek olayı açalım.
İran İslam Cumhuriyetinin uyguladığı ekonomik sistemle, Suudi Arabistan İslam Krallığının uyguladığı ekonomik sisteminin birbirine benzerliği, kullandıkları "İslam" isminden öteye geçmemektedir.
İran'ın uyguladığı ekonomik modelindeki yatırımlar, kaynaklardan eşit şekilde istifade etme, kur politikası ile alakalı konular başta olmak üzere; iktidar, ambargolar neticesinde halkının yaşadığı ekonomik sıkıntıları bitirememiş, kendine ait inandığı değerleri, ölçü alacak bir ekonomik sistemi hayata geçirebilmiş değildir.
Suudi Krallığının uyguladığı ekonomik sistemin de, İslam ile bağlantısını kurabilmek mümkün değildir. İçki, kumar, zina gibi fiillerin kesin olarak yasaklanıp, bu suçları işleyenlere ağır cezaların verildiği Krallık'ta, Suudi Arabistan Krallığının resmi kurumu olan Merkez bankası, olmazsa olmaz deyip uyguladığı repo faizleri ile faize bağlı iş yapmakta, krallığın monarşi yapısında, faizsiz bir ekonomik sistemi uygulayamamaktadır.
İsmi 'İslam' olan her hangi bir rejim veya sistem, şu anda İslam dininin önemle belirlediği kırmızıçizgileri, başta faiz olmak üzere, senyoraj hakkı, vatandaşlık maaşı, eşit emeğe eşit ücret, üretimde devlet millet ortaklığı, karaborsayı yasaklayan, ranttan arındırılmış bürokrasi, imkânları eşit şekilde adaletle halka dağıtan, piyasadaki istikrarı sağlayıp, üretim ve tüketim çarklarını çalıştırabilmiş bir yapıyı, hiçbir ekonomik sistem uygulayamamış veya uygulamamıştır.
Gelelim yeni kurulan Taliban hükümetine; Afganistan'da yoksullara iş imkânı sağlamak amacıyla hayata geçirilecek projede çalışacak işçilerin her birine 10 kilogram, mühendisler için 16,5 kilogram buğday vereceğinin haberini bültenlerde duymuşsunuzdur.
Şaşıracaksınız ama aklıma Firavunların ekonomik sistemi geldi. Firavunların zamanında para olmadığı için ekonomik sistemlerinde maaşlar et, ekmek ve bira olarak işçilere ödeniyordu. Birçoğumuz piramitleri kölelerin yaptığını zanneder. Aslında piramitleri köleler değil ücretli işçiler inşa etmişti ve ortalama yevmiyeleri de, 10 somun ekmek ve 2 testi biraydı.
Peygamber Efendimiz (s.a.a.) zamanında ve Hülafâ-i Raşidin zamanlarında Medine İslam devleti para politikasına gereken önemi göstermiş. Sasanilerin gümüş dirhemleri eritilerek İslami motiflerle tekrardan basılmış, piyasadaki takas unsuru olan para devletin bağımsızlığı ile alakalı olarak yürürlüğe sokulmuştur.
Taliban'ın hangi rejimi uyguladığı, hangi sistemi kullandığı, hangi ekonomik modeli yaşamak veya yaşatmak istediği hiç mi hiç umurumda değil, yalnızca ismine 'İslam' demeyin de, o güzel o yüce ismi kendi hatalarınızla lütfen lekelemeyin, talebeliğinizi bilip araştırın öğrenin.
Bu arada İslami ekonomik sistem üzere menfi ve müspet fikirleri olanların da Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in kaleme aldığı Milli Ekonomi Modelini iyice okumalarının üzerlerine vacip olduğunu yazıyorum.
- Sizce zulüm nedir? / 08.03.2024
- Allah adına konuşmak / 26.02.2024
- Kimi sevmemiz lazım! / 25.12.2023
- Diyanet’e açık mektup / 17.11.2023
- ‘Ne mutlu Türk’üm’ diyen olun! / 10.11.2023
- Vatandaşlık hakları ve Alucralılık! / 04.11.2023
- Nice yüzyıllara / 30.10.2023
- Eğitimden ne anlıyoruz? / 21.09.2023
- Aldananlar ve aldatanlar / 07.09.2023